

CHP'nin bu haftaki mitingi, görevden alınan ve ev hapsi kararı verilen Abdurrahman Tutdere'nin belediye başkanı olduğu Adıyaman'da gerçekleştirildi.
Mitingde ilk olarak söz alan CHP Adıyaman İl Başkanı Engin Doğan, kalabalığın dikkatini çekerken, CHP lideri Özgür Özel’in 6 Şubat tarihinde yanlarında bulunduğunu hatırlatarak, Adıyaman'da halk iradesinin hiçe sayıldığını ifade etti.
16.43 ÖZEL: HER İKİ KİŞİDEN BİRİ OY VERDİ
İmamoğlu'nun mesajı okunduktan sonra sahneye Özgür Özel çıktı.
Özel, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“6 Şubat depreminde ilk haberi Adıyaman'dan aldık. Depremin ardından iki ay boyunca bölgede bulundum. Defalarca buraya geldim. 'İyi günlerde görüşelim' diyerek ayrıldık. Ancak bugün acı bir olayla bir aradayız.
Raporlarda, 'Genel başkanım anket falan yaptırma, Adıyaman kararını çoktan vermiş: Abdurrahman Tutdere' deniyor. Adıyamanlılar iki oydan birini Abdurrahman'a verdi. Diğer rakiplerine oranla iki kat farkla bu şehremini seçti. Solcusu da sağcısı da oy verdi.
Sevdiğiniz ve 23'ünde 15,5 milyon kişiyle desteklediğiniz Ekrem İmamoğlu başkanınızı gözaltına aldılar, tutukladılar ve Silivri'ye koydular.
'Birbirlerinin bir ay sonra yüzüne bakamayacaklar' demişti. Ben bugün Abdurrahman'ın evinden geldim. 'Kıskanıyorlar, bu yüzden böyle yapıyorlar' diyor.
Bugün bir cenaze töreni vardı. O cenazede oğlu ile birlikte, zamanı çok sert eleştirilen bakara makara bakanı bile birbirinin yüzüne bakmıyordu. Biz CHP olarak birbirini seven, bu ülkede barış isteyenlerin temsilcisiyiz. Sizin partiniz ise yüzüne bakamayanların partisi.”
Bir iletişim başkanının Erdoğan'ı kızdırdığını söyleyerek devam etti; “Neden? Çünkü bütün medya onun kontrolünde. 19 Mart'ta adamlar darbe diyor, ben yolsuzluk diyorum. Ülkenin yüzde 25'i Erdoğan'a inanıyor, yüzde 75'i ise Özgür Özel'e.”
Onun yerine geçmek için RTÜK başkanının ne taklalar attığını tüm Ankara biliyor.”
'İFTİRA ATTIKLARINI GÖZALTINA ALIYORLAR'
“Bu süreçte Abdurrahman Başkan'a bir kumpas kurdular. Bir iftira atılan biri serbest kalıyor, iftira atan kişiyi ise gözaltına alıyorlar. O kişi, 'Alacaklıydım, Abdurrahman Tutdere'yi gördüm, beni birine gönder, onlar da benden rüşvet aldılar' demiş. Bu iddia tamamen yalan. O kişinin Adıyaman'a geldiği, belediyeye girdiği ve görüşme yaptığına dair hiçbir kanıt yok. Ödemelere bakıldığında Abdurrahman’ın ödeme almadığını gösteren hiçbir kanıt yok. Her ay düzenli ödemelerini almış. Anlaşmayı ise Abdurrahman değil, ondan önceki AK Parti'li belediye başkanı yapmış.
Ödemeler bitince Abdurrahman yeni bir ihale açmamış. Belediyeye 103 araç almış. İhaleyle yaptırılan işlerin çoğunu belediyenin kendi işlerine yaptırmış, büyük tasarruf sağlamış.
Tutdere’nin avukatları delilleri sunduğunda ne yapacaklar? Adı büyük, ama ev hapsine koydular.
Abdurrahman Tutdere yerinde dönüşümde yüzde 90'ı aştı.
Abdurrahman Tutdere, canlı yayında 'Memleketimde bademe ve cevize don vurdu. Büyük zarar var. Bu zararın telafisi için söz verdiler, ancak ertelediler. Dayanacak gücüm kalmadı' dedi. Adıyaman’ın sesini yükseltmek istedi.
Biz Abdurrahman’ın ve tüm belediye başkanlarımızın arkasındayız.
Adıyaman ve Abdurrahman, Türkler ile Kürtlerin el ele, kol kola omuz omuza verebilecekleri bir kişiyi temsil ediyor. Abdurrahman’ı hem Kürt hem Türk analarının ortak anaları adaylaştırdı.”
SİLAH BIRAKMA SÜRECİNE DAİR AÇIKLAMALAR
“Türkiye tarihi bir süreçten geçiyor. Terör örgütü silah bırakıyor. CHP, tarihsel tutarlılığı ile bunun millete fayda sağlayacağını düşünüyor. Gidenler bir daha gelmeyecek ama yeni analar ağlamayacak diyor. Şehit ailelerine ve gazilere dokunulmadan mecliste olumlu katkılar sağlamak istiyoruz.”
Erdoğan'ın tarihi bir konuşma yaptığını, ancak gaflet içinde olduğunu belirtti.
Düne kadar DEM'liler ve DEM'e oy verenler teröristti. Şimdi 'Biz MHP ve DEM Parti ile anlaştık, birlikte yürüyüşe geçiyoruz' diyorlar.
DEM Parti'nin kurumsal kimliğine saygılıyım, ancak CHP'nin Kürtlerle ilişki kurmak için DEM Parti'ye ihtiyacı yok. DEM Parti'nin de Türklerle ilişki kurmak için CHP'ye ihtiyacı yok. Ama Türkiye'nin geleceği için birbirimize ihtiyacımız var.
Buradan açıkça ifade ediyorum; terör biterse, barış ve kardeşlik varsa, kaçırılan treni yakalayabiliriz. AB'ye tam üye olabiliriz. CHP, kalkınma, ülke gelişimi, doğru dış politika ve savaşların sona ermesi için kimseyi ötekileştirmeden barışı ve kardeşliği gönülden arzuluyor.”
Birilerini şeytanlaştırarak kalabalık oluşturma devri sona erdi.
Şimdi diyor ki, 'Biz üçümüz birlikteyiz'. Orada bir siyasi birliktelik yok. Ama Erdoğan kendini yalnız hissediyor, yüzde 29'a gerilemiş tek başına hissediyor. Yaşlandı ve artık yönetemiyor.
AK Parti yeni bir hamle peşinde.
Bundan sonra AK Partili gençler, MHP'li ve DEM Parti'li gençler ile CHP'li gençlere de iş ve aş vereceğiz. Yasaksız bir Türkiye'yi hep birlikte inşa edeceğiz.
Tayyip Erdoğan'ın istediği için onunla kavga etmeyeceğim. Azıcık daha iktidarını sürdürsün diye yeni bir ittifak görüntüsü vermeye çalışıyor.
Kuracağı sistemle vatandaşlık olgusunu zedeleyecek. Bir santim eğilsem, bu millete diz çöktürecek. Bu millet 7 düvele diz çökmedi, Tayyip Erdoğan da sana diz çökmeyecek.”
'HODRİ MEYDAN'
2 Kasım Pazar günü erken seçim için davet ediyorum. Milletin sorunlarını çözecek adayım var. Çıkın karşımıza, hodri meydan.
Sanmayın ki tüm planları Tayyip Erdoğan yapar. O günler geride kaldı. Artık bakan evlatlarının değil, vatan evlatlarının yüzü gülecek.”
16.35 İMAMOĞLU'NUN MESAJI OKUNDU
Mesele, evlatlarına harçlık veremeyen babaların ve annelerin meselesidir. Umutlarını kaybederek memleketlerini terk eden Adıyamanlı gençlerin de meselesidir, dedi Doğan. İBB Başkanı İmamoğlu’nun mesajını okudu:
“Adaletsizliğe karşı dimdik duruyorsunuz. Ben de burada Silivri zindanında aynı hisleri taşıyorum. Memleketimizi karanlığa teslim etmeyeceğiz.
6 Şubat sabahında yaşadığınız yıkımı ben de unutmuyorum. Ama ne yazık ki unutmaması gerekenler unuttu. Üzerinden neredeyse 30 ay geçti ve hala yaralar tam olarak sarılmadı.
Sizin oylarınızla göreve gelen Abdurrahman Tutdere, bu boşluğu kapatmak için tüm gücüyle çalışıyordu. Ancak o iradeye ev hapsiyle zincir vuruldu.
Bu yapılan, yalnızca hukuka değil, sizin iradenize yapılan bir darbedir.
Unutmasınlar, bu millet susmaz ve razı olmaz. Hele Adıyaman gibi onurlu şehirler asla boyun eğmeyecek.
Bizi zindana da koysanız, bu millete olan sevgimi yok edemezsiniz.
Bu milletle yürüdüğümü biliyorum, bu yüzden kendimi sizlere emanet ettim.
Hiç umutsuzluğa kapılmayın.
Her geçen gün bu hukuksuz düzenin sonuna biraz daha yaklaşıyoruz. Bu şehir de, ülke de yeniden ayağa kalkacak.
Abdurrahman Başkan'a selamlarımı iletiyorum.
Hep birlikte bu memlekete adalet, refah ve özgürlük getireceğiz.
Her şey çok güzel olacak.”