reklam
reklam
DOLAR39,1011% 0.04
EURO44,4609% 0.52
STERLIN53,0381% 0.6
FRANG47,6494% 1.01
ALTIN4.204,13% 1,96
BITCOIN107.788,65-0.277
reklam

Vahap Seçer’den Erdoğan’ın Açıklamasına Tepki

Yayınlanma Tarihi : Google News
Vahap Seçer’den Erdoğan’ın Açıklamasına Tepki
reklam

CHP’nin ev sahipliğinde İstanbul’da gerçekleştirilen Sosyalist Enternasyonal’in altı ayda bir düzenlenen Konsey Toplantısı devam ediyor. Toplantının ikinci gününde, katılımcılar arasında yer alan Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer açıklamalarda bulundu.

Toplantıda, dünyadaki demokrasi sorunları ve otoriter rejimler gibi konuların ele alındığını belirten Seçer, belediye başkanları olarak katılımlarının temel amacının Sosyalist Enternasyonal bünyesinde oluşturulan Yerel ve Bölgesel Yönetimler Başkanlığı’nın ilk toplantısına katılmak olduğunu söyledi.

“Ülkelerde Genel İktidarı Belirleyen Unsurlar Yerel Yönetimler”

“Ülkelerde genel iktidarı belirleyen unsurlar yerel yönetimler. Bunu önemsiyoruz ve Sosyalist Enternasyonal de bunun önemini biliyor” diyen Seçer, yeni teşkilatın kuruluşuna ilişkin şunları kaydetti:

– “Yerel yönetimler, demokrasinin en temel unsurlarından biri olan muhtarlar, belediye başkanları ve belediye meclis üyeleri aracılığıyla halkın en yakınında yer alan yöneticilerdir. Bu anlamda, görevlerimizi yerine getirirken bölgemizin ve şehrimizin hizmetlerini sunmanın yanı sıra, demokrasiye de önemli katkılar sağlamaktayız.

– Dünyada sol, sosyal demokrat ve sosyalist yönetim biçimlerinin gelişimi, yerel yönetimlerden başlayacak. Bu gerçekliği göz önünde bulundurarak yerel yönetimler ağı kurmaya karar verdik. İlk toplantı yapıldı ve bundan sonra bu yapının daha da güçlenerek kurumsal bir kimlik kazanması hedefleniyor.”

“Demokrasiyi Nasıl Geliştiririz Diye Düşünürken, Türkiye’de Tam Tersine Uygulamalar Oluyor”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Yerel yönetimler ve belediyeler meselesinin tüm boyutlarıyla tartışılması ve yeni bir düzene kavuşturulması kaçınılmaz hale gelmiştir. Yeni bir belediye yönetimi statüsüne ihtiyaç vardır. Yetki paylaşımı gözden geçirilmelidir” açıklamasını değerlendiren Seçer, “Bir taraftan demokrasiyi nasıl geliştiririz diye düşünürken, yerel yönetim anlayışının daha ne kadar güçlenebileceği üzerinde duruyoruz; ancak Türkiye’de tam tersine uygulamalar yaşanıyor” dedi.

Seçer, sözlerine şu şekilde devam etti:

– “Son günlerde Cumhurbaşkanı’nın gündeme taşıdığı bir tartışma var; yerel yönetimlerin yetkileri fazlaymış, bunları kısıtlayalım, yetkileri atanmışlara verelim. Bu, demokrasinin geriye doğru gitmesi demektir. Bizim demokrasi tarihimiz 19’uncu yüzyıla kadar uzanıyor; birçok demokrasi mücadelesi, siyasi cinayetler ve darbelerle bu ülke pek çok zorlukla karşılaştı. Demokrasi, kurum ve kurallarıyla yerleşmelidir; bu mücadeleler bunun içindir. Bugün geldiğimiz noktada bu tip otoriter yönetim yaklaşımları, demokrasimizi ciddi şekilde tahrip ediyor.

– Bunun temel nedeni, Cumhuriyet Halk Partisi’nin son yerel seçimlerde Türkiye’nin önemli şehirlerini kazanmış olması. Yüzde 65 nüfusun yaşadığı ve ekonominin yüzde 75’inin döndüğü şehirlerde CHP’li belediye başkanları görev yapıyor. Bu başkanlar, bölgelerinde halkın büyük desteğini alıyorlar. Dolayısıyla önümüzdeki genel seçimlerde bu başkanların seçim sonuçlarına büyük etkisi olacak. İktidar bunu görmekte ve bu nedenle bu kadar tepki gösteriyor.”

Seçer, Erdoğan’ın Söylemlerini Hatırlattı

– “Sayın İmamoğlu’nun yanı sıra diğer belediye başkanlarımız, parti genel başkanlarımız ve basın mensuplarının, mevcut düzene karşı olan ve toplumu bilgilendirmeye çalışan tüm sesler, hukuk dışı yöntemlerle cezaevine konulmakta ve tutsak edilmektedir. Tüm bu uygulamaların nedeni, iktidarlarını korumaktır.

– En büyük tehlike yerel yönetimleri yok etmek ve belediye başkanlarını hapsedip, mevzuatta değişiklikler yaparak yetkilerini almak, seçilmişleri bir kenara bırakıp atanmışlara yetki vermektir. Oysa hatırlayın, AK Parti iktidara geldiğinde Erdoğan’ın ‘seçilmişler mi atanmışlar mı’ sözleri kulağımızda yankılanıyor. ‘Biz seçilmişiz, atanmışlardan önce geliyoruz’ diyerek bu söylemleri benimsemişlerdi.”

reklam

YORUM YAP