Ünlülerin Yogacısına ‘Cinsel İstismar’ Suçlaması

Dünyaca ünlü Hint yoga gurusu Jaggi Vasudev, takipçileri tarafından Sadhguru olarak biliniyor, kurucusu olduğu Isha Vakfı’nın merkezinde ortaya atılan cinsel saldırı, çocuk istismarı ve taciz iddialarıyla kamuoyunun dikkatini çekiyor.

1992 yılında kurulmuş olan Isha Yoga Merkezi, Hindistan’ın güneyindeki Coimbatore yakınlarında bulunmakta ve “kişisel dönüşüm için kutsal bir alan” olarak dünya çapında tanınmaktadır.

Sadhguru’nun liderliğinde büyük bir marka haline gelen Isha Vakfı’nın ABD’deki şubesinin 2023 verilerine göre 132 milyon dolar varlığa sahip olduğu belirtildi. İngiltere’deki vakfın banka hesabında ise 9 milyon sterlin bulunuyor.

Çevre kampanyaları ve uluslararası zirvelerdeki konuşmalarıyla tanınan Sadhguru’nun takipçileri arasında ünlü isimler de yer almakta; Will Smith, SZA ve Jonny Wilkinson gibi isimler dikkat çekiyor.

Fakat bu ruhani merkezin ve kurucusunun itibarı, ciddi suçlamalarla sarsılıyor.

İngiliz The Times gazetesi, vakfın Hindistan’daki merkezinde cinsel istismara maruz kaldığını iddia eden üç kişiyle görüştü. ABD’li bir kadın, 2008-2010 yılları arasında öğrenci olarak bulunduğu Isha Home School’da bir öğretmen tarafından defalarca tecavüze uğradığını öne sürdü. Kadın, 2013 yılında ABD’de katıldığı bir etkinlikte Sadhguru’ya yaşadıklarını anlattığını ancak herhangi bir yanıt alamadığını dile getirdi.

Bugün 20’li yaşlarında olan bir erkek ise, 2019 yılında aynı okulda başka bir öğrenci tarafından cinsel tacize uğradığını belirtti ve ailesi konuyla ilgili resmi şikayette bulundu.

Avustralya’da yaşayan eski bir gönüllü yoga eğitmeni de, 2016 yılında bir rahibin kendisine uygunsuz dokunmalarda bulunduğunu ve ardından cinsel içerikli mesajlar aldığını söyledi. Vakfın kendisine herhangi bir yanıt vermediğini öne sürerek hukuki süreci başlattı.

Vakfın sözcüsü ise, tüm suçlamaların “gerçek dışı” olduğunu ifade ederek her bir iddia için kurum içi soruşturma başlatıldığını dile getirdi.

Ancak vakıf, şikayetçi annelerin Hindistan’da düzenlediği basın toplantıları sonrasında kamuoyu baskısıyla karşı karşıya kaldı.