reklam
reklam
DOLAR39,3022% 0.32
EURO44,9570% 0.28
STERLIN52,9693% -0.2
FRANG47,8245% 0.41
ALTIN4.148,96% -0,55
BITCOIN104.718,060.046
reklam

Tahliye Olan Gazeteci Tar: Silivri’nin Yolunu Tutan Kalmadı

Yayınlanma Tarihi : Google News
Tahliye Olan Gazeteci Tar: Silivri’nin Yolunu Tutan Kalmadı
reklam

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) soruşturması çerçevesinde gözaltına alınan gazeteci Yıldız Tar, bugün serbest bırakıldı.

Tutuklu kaldığı 102 günün ardından tahliye edilen Tar, bu süreçte şunları ifade etti: “Artık Türkiye’de neredeyse herkes tutuklanıyor ve Silivri’nin yolunu tutmayan kalmadı. Sıra bize gelmiş dedim. Gazeteciler Silivri’de nöbet tutar hale geldi. Bu nöbet bizdeymiş diye düşündük. Ancak tutuklandıktan sonra ülkede pek çok başka tutuklama da yaşandı. En büyük zorluk, bir gazeteci olarak gündemden kopmak ve kaçırılan haberlere üzülmek oldu.”

Gazeteci Yıldız Tar Tahliye Oldu

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı HDK soruşturması gereği 18 Şubat’ta Ankara’daki evinden gözaltına alınan Yıldız Tar, 21 Şubat’ta tutuklandı ve bugün serbest bırakıldı.

“Türkiye’de Neredeyse Herkes Tutuklanıyor”

Tahliye sonrası bir açıklama yapan Tar, şu sözleri sarf etti:

“Evet, aslında 102 gün o kadar da zor geçmedi. Çünkü artık Türkiye’de neredeyse herkes tutuklanıyor ve Silivri’nin yolunu tutmayan kalmadı. Sıra bize gelmiş dedim. Gazeteciler Silivri’de nöbet tutar hale geldi. Bu nöbet bizdeymiş diye düşündük. Tabii biz tutuklandıktan sonra ülkede çok fazla başka tutuklama da oldu. En büyük sıkıntı, bir gazeteci olarak gündemden kopmak ve kaçan haberlere üzülmek oldu.”

“Kendi adıma her kaçan habere üzülmekle geçti diyebilirim. Tutukluluk baştan hukuksuzdu. 12-13 yıl önce mesleğe ilk başladığım dönemde muhabirlik yaptığım dönemdeki 1 Mayıs eylemleri, çeşitli semtlerdeki gösteriler, toplumsal olaylar ve İstanbul Üniversitesi’ndeki öğrenci eylemlerinde yaptığım haberler soruldu bana. Daha doğrusu yaptığım haberler bile sorulmadı.”

“O dönemde telefonla canlı yayın teknolojisi daha gerideydi. WhatsApp yoktu. Ses kaydıyla haberi gönderemiyorduk. Telefonla anlık dikte ediyorduk ve editörüme telefonla haberleri yazdırmam suç unsuru olarak önüme konuldu. Bununla ilgili yargılanmaya devam ediyoruz. Buradan açılan dava zaten temelde hukuksuz bir meseleydi. Ama umuyorum ki gazeteci dayanışması, içeride de yakından hissettiğimiz gibi, meslek örgütleri ve çalıştığımız kurumlar sürekli gelip hal hatır sordular. Gazeteci dayanışması, ifade ve örgütlenme özgürlüğünü ihlal eden uygulamaların üstesinden gelecektir.”

reklam

YORUM YAP