İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu ile aynı gün gözaltına alınarak tutuklanan Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan hakkında yürütülen soruşturma kapsamında tutukluluk inceleme süreci başladı.
Cuma günü gerçekleştirilecek inceleme öncesi sosyal medya hesabından açıklamada bulunan Şahan’ın avukatı Hüseyin Ersöz, tahliye talebine ilişkin dilekçenin detaylarını paylaştı.
Süreç Tahliye Dilekçelerine Girdi!
Resul Emrah Şahan’ın tutukluluk incelemesinde dikkate alınmasını istedikleri noktaları içeren dilekçeyi mahkemeye sunan Avukat Ersöz, Şahan’a yöneltilen suçlamaların kesinlikle hukuki bir temeli bulunmayan soyut varsayımlar olduğunu ve kamuoyunda “kent uzlaşısı” gibi kavramlarla oluşturulmaya çalışılan algıların delilden yoksun olduğunu belirtti.
Ersöz, tahliye talebinde “Mesleki ve siyasi geçmişi ile çalışmaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, herhangi bir terör örgütüne yardım ile suçlanmasının imkânsız olduğunu” ifade etti.
Konuya ilişkin ayrıntıları aktaran Av. Hüseyin Ersöz, PKK’nın fesih ve silah bırakma açıklamasının ardından ‘örgüte yardım’ suçunun tüm unsurlarının hukuki ve fiilî olarak ortadan kalktığını vurguladı.
Resul Emrah Şahan’ın Avukatı: PKK Feshedildi, Suç Yok
PKK’nın açıklamasından sonra dilekçeye şu ifadeler eklendi:
“12 Mayıs 2025 tarihinde PKK/KCK örgütünün kendisini feshettiğini ve silahlı mücadeleyi bıraktığını ilan etmesi, isnat edilen ‘örgüte yardım’ suçunun tüm unsurlarını hukuki ve fiilî olarak ortadan kaldırmıştır. Suçun maddi ve manevi unsurlarının mevcut olmaması bir yana, halihazırda örgütün dağılmış olması karşısında “örgüte yardım” suçlaması her açıdan geçersizdir. Ortada artık var olmayan bir örgüte yardım edildiği iddiasıyla tutukluluğun devam etmesi, açık bir hak ihlali ve kişi özgürlüğü ile güvenliği hakkının haksız kısıtlanması demektir.”
Av. Hüseyin Ersöz’ün dilekçesinde dikkat çeken bir diğer husus ise, tutukluluk incelemelerinin CMK 108. maddeye aykırı olarak, avukatlar haberdar edilmeden ve duruşmasız gerçekleştirilmesi oldu. Bu durumun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi içtihatları çerçevesinde adil yargılanma hakkının ihlali sonucunu doğurduğuna dikkat çekildi.
Halkın İradesine Saygı
“Siyasi saiklerle hukukun çiğnenerek uygulandığı bu süreçte, Resul Emrah Şahan’ın tutukluluğu bir yargılama tedbiri olmaktan çıkmış, cezalandırma aracına dönüşmüştür. Bu, bir siyasi linç kampanyası ve demokratik iradeye karşı yargının müdahalesidir” diyen Ersöz, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bir belediye başkanını, partilerin yasal bir seçim stratejisi kapsamında illegal yapılarla ilişkilendirmeye çalışmak, hukuk devleti ilkesine aykırıdır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin ‘Türkiye İttifakı’ adı altında bir araya geldiği yerel yönetim vizyonunu terörle ilişkilendirmek, partileri siyaset üretemez bir noktaya sürükler.
Bu nedenlerle, içinde bulunduğumuz süreç göz önüne alındığında, Resul Emrah Şahan’ın serbest bırakılması yalnızca hukuki olarak değil; aynı zamanda demokratik ilkeler ve halkın iradesine saygı açısından da bir zorunluluktur.”
