Hatay’ın Samandağ ilçesinde Mağaracık, Kurtderesi ve Vakıflı mahallelerinde, geçtiğimiz aylarda toplu deprem konutları için kamulaştırma işlemleri gerçekleştirildi. Uzun bir süredir eylem yapan mahalle sakinleri, arazilerini bırakmamak için seslerini duyurmaya çalışıyor. Bugün, Mağaracık’taki vatandaşların kamulaştırma işlemlerinin iptali için açtığı davanın duruşması gerçekleştirildi. Mahalleden üç kişinin bireysel olarak açtığı davaların tümü, dün arka arkaya görüldü.
Antakya 3’üncü İdare Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya, arazileri kamulaştırılan Mağaracıklılar, avukatları, mağdur aileler, TOKİ’nin avukatları ve çevre ile ekoloji savunucuları katıldı.
‘Hazine Arazisi Varken Bizim Arazilerimizde Bloklar Yükseliyor’
Arazisi kamulaştırılan Semir Turunç, yıllarca çalışarak elde ettiği arazilerin kendileri için geçim kaynağı olduğunu belirtti. Mağaracıklılara, tapulu arazilerinin yanında binlerce dönüm Hazine arazisi bulunduğunu hatırlatan Turunç, devletin kendi arazilerini kullanmak yerine, tapulu arazilere dokunmasının mantıksız olduğunu ifade etti. “Hazine arazisi varken bizim arazilerde bloklar yükseliyor. Buradan geçim sağlayan aileler bundan sonra ne yapacak?” diye sordu.
‘Satın Alınan Arazi Değil Hayatlar’
Davayı reddetmek isteyen TOKİ avukatı, “Konuşmalarda ‘AFAD çadır sattı’ deniyor; o meselede adı geçen kurum Kızılay. Zemin etüdü her parsel için yapılmaz, yan yana iki parsel var ise ikisi de aynı zemin ve renge sahiptir. Samandağ’da binlerce dönüm arazi kamulaştırıldı. Her parsele ayrı zemin etüdü yapılması bilimsel açıdan mümkün değil. Müşteki avukatı ‘burada satın alınan arazi değil hayatlar’ dedi. Peki, konteynerde kalan 40 bin hayatı ne yapalım?” diyerek ekledi: “Depremzedenin konuta ihtiyacı var, yani burada bir kamu yararı durumu söz konusu.”
Zemin etüdünün inşaat yapılması için gerekli bir engel teşkil etmediğini vurgulayan TOKİ avukatı, “TOKİ’nin 1984’den beri inşa ettiği hiçbir bina yıkılmadı.” dedi.
‘Zemin Etüdü Her Yerde Yapılmadı’
Müşteki avukatı Cuma Irmak, TOKİ’nin her yere zemin etüdü yaptığını iddia ettiğini belirtirken, “Biz sahadayız ve her yere zemin etüdü yapılmadığını görüyoruz. Sağlam birkaç noktada zemin etüdü yapılıp raporlanıyor.” şeklinde konuştu.
‘İnsanların Eline Para Verip Git Diyorsunuz’
Müşteki avukatı Ecevit Alkan, TOKİ avukatının ‘Bu insanlar kamulaştırmadan memnun çünkü para alıyor’ iddiasına karşı çıkarak, “Hiç kimse memnun değil. Ne Dikmece’de ne de Mağaracık’ta yapılan kamulaştırmadan kimse memnun değil. İnsanlar bu yoksulluk içinde avukat ücreti ödeyip, toplantılar yapıyorsa istemedikleri içindir. Yıllarca çalışıp mal edinmişler; bu insanlar sanayici değil. Daha iyi alternatifler sunulursa kabul ederiz ama vatandaş arazisinden çıkmak istemeyince, kolluk güçleri müdahale ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
‘Zemin Uygun Değil’
Mağaracıklılar, zemin kaygan olduğunu belirttiklerine dikkat çeken Alkan, “Devlet zemin etüdü yaptım diyor ama zemin uygun değil. Mağaracık’ta bina kayarsa milli servet kaybolacak. Samandağ’da 4 bin hak sahibi TOKİ kabul etmedi, kendi imkanlarıyla prefabrik evler kurdular. Devlet yerinde dönüşümü desteklemeli.” dedi.
‘Bizim Adımıza Karar Vererek Yaptınız’
Mahkeme çıkışında El Koymalara Karşı Direniş Platformu’ndan Çağla Cemali, “Bugün biz içeride şunları sorduk: 500 askerle bize saldırdıkları zaman kamu yararı neredeydi? Ağaçlarımız söküldüğünde kamu yararı neredeydi? TOKİ, topraklarımızı gasp ettiklerini kamu yararı için yaptıklarını savunuyor. Konteyner kentlerde yaşayan insanlar için bunu yaptıklarını söylüyorlar. Bize nerede yaşamak istediğimiz, nasıl bir yer planlamalıyız diye sormadılar. Rant yok diyorlar fakat duruşma salonunda buna açıkça itiraf ettiler. Köylülere köy evi yerine lüks tarım evleri yapıyorlar; bizim ihtiyacımız bu değil.” şeklinde konuştu.
‘Vatandaşın Canını Hiçe Sayıyorsunuz’
Avukat Cuma Irmak, zemin etüdü ile ilgili yaptığı açıklamada, “Davalı idarenin kabul ettiği, bizim de söylediğimiz gibi zemin etüdü yapılmadı. Burada bilimsellikten uzak bir çalışma vardı. Davalı idare, ada bazlı bakıyoruz dedi; her parsel için zemin etüdü yapmamıza gerek yok, o adaya bakıyoruz diyorlar. Normal bir araziye ev yaptığınızda, belediyeden ilk başta zemin etüdü istenir ki bunun parsel bazında olması gerekir. Ancak TOKİ’nin bunu yapmadığını biliyoruz. 20 dönümlük araziye el koyuyorsanız, bunun zemin etüdünü yapmanız gerekir. Eğer bunu yapmıyorsanız, vatandaşların canını hiçe saydığınızı kabul ediyorsunuz demektir. Yarın 6 Şubat benzeri bir deprem olursa, burada oluşacak felaketten herkesin vebali boynuna olacaktır.” ifadesini kullandı.
