Sağlık Çalışanları Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER), sağlık personelinin barınma sorunlarına dikkat çeken kapsamlı bir rapor yayımladı. Raporda, kamu lojmanları ve misafirhane altyapısının, görev yoğunluğu ve artan kira fiyatları karşısında sağlık personelinin barınma ihtiyacını karşılamaktan uzak olduğu belirtildi.
Raporda, sağlık emekçilerinin yaşam koşullarındaki olumsuzluklara dikkat çekildi. SAHADER’e göre, özellikle büyükşehirlerde görev yapan sağlık çalışanları, maaşlarının önemli bir kısmını kira giderlerine ayırmak zorunda kalıyor.
“Lojman Planlaması Yeni Hastanelerde Yok”
SAHADER’den Behiye Civelek’in hazırladığı raporda, yeni inşa edilen şehir hastanelerinde lojman planlamasının genellikle yer almadığına dikkat çekildi. Atama, tayin ve geçici görevlendirmelerin sık yaşandığı sağlık sektöründeki bu eksiklik, hizmet sürekliliğini tehdit eden bir unsur olarak öne çıkıyor.
İstanbul gibi büyükşehirlerde görev yapan sağlık çalışanlarının, yüksek kiralar nedeniyle ekonomik baskı altında olduğu ve bu durumun personeli daha küçük yerleşim yerlerine yönlendirdiği ifade edildi. Bu tercihlerin, büyükşehirlerde sağlık hizmetinin sürdürülebilirliğini zora soktuğu kaydedildi.
“Geçici Görevler, Kalıcı Sorunlar”
SAHADER, geçici görevlendirme, eğitim ve sertifikasyon gibi süreçlerin sağlık sektöründe yoğun olarak yaşandığını, ancak bu hareketliliğe uygun konaklama altyapısının bulunmadığını raporuna ekledi. Mevcut misafirhanelerin genellikle çok amaçlı kullanıldığı, sağlık personeline özel kontenjan ya da öncelik tanınmadığı belirtildi.
Bu durumun, sağlık çalışanlarını çoğu zaman yüksek maliyetli ve geçici bireysel çözümler üretmeye zorladığı ifade edildi.
Raporun sonunda sorunun çözümüne yönelik dört temel öneri sıralandı:
Yeni yapılan hastanelere lojmanların entegre edilmesi
Sağlık personeline özel misafirhanelerin kurulması
Büyükşehirlerde kira destek programlarının başlatılması
Atıl durumdaki lojmanların onarılarak yeniden kullanıma açılması
SAHADER, barınma sorununun yalnızca konut ihtiyacı olmadığına dikkat çekerek, “Barınma sorunu, yalnızca bir konut meselesi değil; kamu hizmetinin devamlılığı ve kalitesiyle doğrudan bağlantılı bir ihtiyaçtır. Sağlık çalışanlarının yaşam koşullarını görmezden gelen her politika, hizmetin kendisini riske atar” ifadelerine yer verdi.
