reklam
reklam
DOLAR39,2387% -0.13
EURO44,7205% -0.54
STERLIN53,0996% -0.44
FRANG47,7356% -0.45
ALTIN4.174,95% -1,46
BITCOIN104.420,003.221
reklam

Psikolojik Eziyet Devam Ediyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
Psikolojik Eziyet Devam Ediyor
reklam

İktidar, gözaltına alınmış ve tutuklanmış CHP üyelerine yönelik psikolojik baskıyı sürdürmektedir.

Gözaltına alınan belediye başkanları ve yöneticileri, kötü şartlarda dört gün boyunca tutulmakta ve bu süre dolmadan savcılığa sevk edilmemektedir.

Dört gün boyunca, bu kişilerin psikolojilerini bozmaya ve dirençlerini kırmaya yönelik bir çaba gösterilmektedir.

Emniyetten savcılığa götürülürken, iki polis memuru her birinin kollarından tutarak tek sıra halinde taşımaktadır.

Sanki azılı teröristler ya da savaş suçluları gibi bir atmosfer yaratılmaktadır.

Toplumda, bu kişilerin peşinen suçlu olduğu algısını oluşmasına çalışılmaktadır.

Oysaki götürülen bireyler, milyonlarca oyla seçilmiş belediye başkanları ve üst düzey belediye yöneticileridir.

Bu kötü muamele sadece gözaltındaki ve tutuklu olan başkanlar ile yöneticilere değil, onları seçen milyonlara da yapılmaktadır.

Vatandaşlar, bu durumu gözyaşlarıyla izlemektedir.

Psikolojik eziyet bununla sınırlı kalmamaktadır.

Silivri’de tutulan belediye başkanları ve diğer tutuklular, farklı illere nakil edilmektedir.

Aralarında Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık’ın da bulunduğu 12 tutuklu, başka illere sevk edilmiştir.

Son nakillerle birlikte, Silivri’de bulunup başka illere gönderilen tutuklu sayısı 26’ya ulaşmıştır.

Bu durum, tutuklular ve ailelerine yönelik bir eziyet niteliği taşımaktadır.

İzmir, Düzce, Afyon ve Kütahya gibi şehirlere gönderilen tutuklular bulunmaktadır.

Bu nakiller, ailelerin tutukluları ziyaret etmesini oldukça zorlaştırmaktadır.

İstanbul’daki aileler, tutuklu yakınlarını görebilmek için uzun yolculuklar yapmak ve gittikleri ilde kalmak zorunda kalmaktadırlar.

Bu durum, fiilen tutukluları ve ailelerini cezalandırmaktan başka bir şey değildir.

Oysaki gözaltında ve tutuklularda kötü muamele yapmak, hem evrensel hem de ulusal hukuk çerçevesinde suç teşkil etmektedir.

Savaşta bile esirlere kötü muamele yapılması yasaktır.

Savaş hukuku, bu tür uygulamalara izin vermez.

Ancak Türkiye’de tutuklu belediye başkanlarına ve diğer görevlere açıkça kötü muamele yapılmaktadır.

Psikolojilerini bozmak, kamuoyunda suçlu algısı oluşturmak ve aileleriyle görüşmelerini zorlaştırmak için her türlü yöntem kullanılmaktadır.

Demokratik sistemlerde vatandaşların hakları hukuksal güvencelerle korunmaktadır.

Demokrasilerde hukukun üstünlüğü ilkesi, bu bağlamda büyük önem taşımaktadır.

Bu nedenle demokratik ülkelerin anayasalarında “hukuk devleti” kavramı yer almaktadır.

Türkiye’nin anayasasında da ‘demokratik, laik, sosyal hukuk devleti’ ifadesi bulunmaktadır.

Ancak bu noktada, anayasamızda yazılı olan maddeler mevcut iktidar döneminde sadece birer kelime olarak kalmıştır.

Bu hükümlere ve daha birçok koşula uyulmamaktadır.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına riayet edilmediği açıkça görülmektedir.

Sonrasında iktidar, haktan ve hukuktan bahsedebilmektedir.

Bayram günlerinde bile psikolojik baskı devam etmektedir.

CHP, haklı bir şekilde vatandaşların bayramını kutlamaktadır ama diğer siyasi partilerle bayramlaşmamaktadır.

CHP Lideri Özgür Özel’in de belirttiği gibi, “bayramı çalınmış bir parti neden diğer partilerle, özellikle iktidar partileriyle bayramlaşsın?”

reklam

YORUM YAP