Başkent Ankara'da, emniyet mensupları arasında yaşanan rüşvet olayına ilişkin davada, 4'ü polis toplam 5 kişi yargılanmaya devam ediyor. Sanıklar, “rüşvet” ve “mal varlığı bildirilmesi kanununa muhalefet” suçlamaları ile karşı karşıya.
Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen duruşmaya, tutuksuz sanıklar arasında bulunan dönemin Asayiş Şube Müdürlüğü'nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Oben Özay ile Ercan Karagöz ve Serdar Coşkun katılım sağlarken, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Alp Aslan ile bir başka davada tutuklu olan Ayhan Bora Kaplan duruşmada yer almadı.
Mahkeme Başkanı, dava dosyasındaki belgeleri okuduktan sonra sanık avukatlarına söz verdi. Avukatlar, müvekkillerinin banka hesaplarındaki gelir ve gider hareketlerinin bilirkişi heyeti tarafından detaylı bir şekilde incelenmesini talep etti.
Cumhuriyet savcısı, sanıkların mali durumlarının netleştirilmesi amacıyla 5 emekli Sayıştay denetçisinden oluşacak bir heyetten bilirkişi raporu alınmasını istedi.
Ara kararını veren mahkeme, sanıkların banka hesaplarındaki para hareketlerinin emekli Sayıştay denetçilerine gönderilmesine hükmetti ve duruşmayı 2 Aralık'a erteledi.
NE OLMUŞTU?
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturmada, Ankara Emniyeti'nde Organize Suçlarla Mücadele Şubesinden sorumlu eski İl Emniyet Müdür Yardımcısı Alp Aslan, eski Ankara Asayiş Şube Müdürü Oben Özay, Başkomiser Ercan Karagöz ve polis Serdar Coşkun'un mali profilleri ile uyumlu olmayan bankacılık hareketleri tespit edilmişti.
İddianamede, Ayhan Bora Kaplan'ın ifadeleri ve telefon kayıtlarının da delil olarak yer aldığı belirtildi. Sanıklar Aslan ve Özay'ın “mal varlığı bildirilmesi kanununa muhalefet” suçundan 5 yıla kadar hapis ve 10 milyon lira para cezasıyla cezalandırılması isteniyor. Ayrıca Aslan için “rüşvet” suçundan 12 yıl hapis cezası talep edilmiştir. Her iki emniyet müdürünün de “ömür boyu kamu hizmetinden men edilmesi” istenmektedir.
Şüpheliler hakkında ayrıca “suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama” iddiası ile soruşturma yürütüldüğü ve bu süreçte “mal varlıklarına el koyma kararı talep edildiği” ifade edilmiştir.
