

Orta Doğu’daki artan gerilim, enerji piyasalarında kaygılara yol açtı.
İsrail’in İran’a yönelik saldırıda bulunduğunu açıklamasının ardından, küresel petrol fiyatları hızla yukarı yönlü bir hareket sergiledi. Brent petrol, haftayı varil başına 74,23 dolarla tamamladı ve haftalık artış yüzde 10’u aştı.
Petrol piyasasında, İsrail ile İran arasındaki çatışmaların enerji açısından zengin bölgelerde arzı olumsuz etkileyebileceği yönündeki endişeler artıyor.
Petrol fiyatlarındaki dalgalanmalar, yalnızca akaryakıt maliyetlerini değil, aynı zamanda gıda fiyatları gibi pek çok temel tüketim ürününü de etkiliyor.
Gerilimin Enerji Ticareti Üzerindeki Etkisi Ne Olacak?
Enerji piyasaları, önümüzdeki günlerde çatışmanın ne düzeyde tırmanacağını dikkatle takip edecek.
Capital Economics danışmanlık firmasına göre, eğer İran’ın petrol üretim ve ihracat altyapısına yönelik bir saldırı gerçekleşirse, Brent petrol fiyatları 80 ila 100 dolar aralığına yükselebilir. Ancak bu tür bir artış, diğer petrol üreticilerini arzı artırmaya yönlendirebilir ve bu durumda fiyatlar yeniden dengelenebilir.
Ayrıca yüksek petrol fiyatlarının akaryakıt maliyetlerine etkisi, enflasyonist gelişmeleri tekrar gündeme getirebilir.
Hürmuz Boğazı Riski
İran’ın, Hürmüz Boğazı’ndaki altyapıya veya deniz taşımacılığına saldırı düzenlemesi durumunda, günlük milyonlarca varil petrol arzı tehlikeye girebilir. Dünya petrol ticaretinin yaklaşık beşte biri bu stratejik boğazdan geçiyor. İran’ın kuzeyinde, Umman ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin güneyinde bulunduğu bu boğaz, Körfez ile Umman Denizi’ni birbirine bağlıyor.
Enerji analisti Saul Kavonic, “Piyasa şu anda riskleri bir nebze fiyatlıyor. Ancak önümüzdeki bir iki gün içerisinde bu krizin seyrinin daha net bir şekilde değerlendirileceği aşikâr,” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.