

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, erken seçim talepleri, İBB’ye yönelik operasyonlar, adaylık hususundaki iddialar ve Saraçhane sürecine dair açıklamalarda bulundu.
Özgür Özel, Ekol TV’de Armağan Çağlayan’ın sorularını yanıtladı.
“Sandık için ölmeyi göze alırım” diyen CHP lideri, “Hala erken seçim istiyor musunuz? Bir ay sonra erken seçim kararı çıksa, adayınızın seçime girip giremeyeceği tartışmalı” sorusuna şu şekilde yanıt verdi:
– Şu anda baktığınızda diploması var. Diğer yandan kesinleşmiş bir karar nedeniyle siyasi yasak yok. Önceki seçimde bazı cumhurbaşkanı adayları hapiste olmasına rağmen aday gösterilebildi. Biz de aday gösteririz.
– Ekrem Bey, en az hareket eden cumhurbaşkanı adayı olarak tarihin en yüksek oyunu, yüzde 70 ile alır. Ekrem Bey Silivri’de olsa bile Türkiye’nin dört bir yanında otobüsler olur, birinin üstünde ben olurum, birinde Mansur Bey olur. Biz bu seçimi kazanırız.
“İKNA EDEBİLDİĞİ YÜZDE 25”
Dün Panorama TR’nin araştırması yayımlandı. AK Parti, Anadolu Ajansı (AA), TRT gibi merkez medya ve yandaş kanallar, Erdoğan gece uykusunda sayıklasa bile televizyonlar canlı yayına geçiyor. Her kelimesi canlı yayınlanan, günde dört kez konuşan cumhurbaşkanı, 17 bakan ve bir cumhurbaşkanı yardımcısı hepsi aynı anda konuşuyor, ancak ikna edebildikleri oran sadece yüzde 25. ‘Bu davalar hukukidir ve yolsuzluk vardır’ diyorlar. O nedenle adayın konumunun hiç önemi yok. Hapiste de kazansa, sürgünde de kazansa, uzaya yollasalar yine kazanır.
“BEN KATI CHP’LİYİM”
Özgür Özel, kendi adaylığı konusunda şunları ifade etti:
– Başından beri böyle bir niyetim yok. Ben katı bir CHP’liyim, organik CHP’liyim, orijinal CHP’liyim. Bu sistemde bir aday CHP’li olmalı fakat siyasi yelpazenin tüm taraflarından oy alabilecek bir aday olmalı. Bu sebepten dolayı, ben bu oyunun doğru bir şekilde kurgulanması ve hataların tekrarlanmaması için ilk baştan ve ilkesel olarak böyle bir hevesten vazgeçtim.
– Benim amacım şu: 100 yıl sonra bir kez daha CHP’yi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini, büyük bir sıkıntıdan kurtaran ve yeniden şahlanmaya geçen süreçte partinin başında olup bu zaferin mimarı olmak. Çocuğa, toruna bırakılacak daha büyük bir miras mı var? Ben kazanmak istiyorum. Ben kaybetmemek istiyorum, kaybettirmemek istiyorum.
“EN UFAK PAZARLIK OLMADI”
Özel, “Saraçhane sürecinde iktidarla kayyum atanmaması için pazarlık yapıldı” iddialarına yanıt verirken şunları söyledi:
“Bir pazarlık yok, ama şöyle düşündülerse ‘Biz oraya kayyım atarsak buradaki 1 milyon olur 10 milyon’ diye atayamadılarsa ben buna katılıyorum. Niyetleri atamaktı. Ben istediğimi aldığım gün zaten oradan çekileceğimi söylemiştim. Kitle de bunu biliyordu. Oraya milyonlarca kişi gelmese kayyum gelirdi. Kayyum atanmayınca da o şeyler bitti. Ama bu bir pazarlığın değil, güçlerin yarışmasının doğal sonucuydu. Zaten onun için 1 milyon kişi gittik oraya. Ne arka kapıdan ne de ön kapıdan en ufak bir pazarlık olmadı.”
“İMAMOĞLU ADAY OLSA ERDOĞAN’I YENİYORDU”
Özel, “İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır” retoriğinin geçtiğimiz seçimde çalışmadığını değerlendirerek, “Cumhurbaşkanlığı seçimine giderken anketleri incelerseniz, İmamoğlu aday olsa Erdoğan’ı geçiyor. Biz geçen seçimde İstanbul’u kazananı Cumhurbaşkanı adayı yapmadık ki. Eğer İstanbul’u kazanan Cumhurbaşkanı adayı olsaydı, o seçimi kazanırdı” ifadelerini kullandı.