Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde meydana gelen Grand Kartal Otel yangınında 78 kişi yaşamını yitirmiş, 133 kişi de yaralanmıştı. Yangınla ilgili olarak otel sahibi ve yerel yönetim yetkililerinin de aralarında bulunduğu 19’u tutuklu toplam 32 sanık hakkında süren davanın altıncı günü, müşteki ifadeleriyle sürdü.
Yangında eşini ve kızını kaybeden Yaprak Yeşilada Yalçın, büyük kızını kurtarabildiğini belirterek, “Eşim harika bir babaydı. Yüzlerce öğrenci yetiştirmiş bir insandı. Ben neden kurtuldum, o neden kurtulamadı? Orası öyle bir tabut ki kimse çıkamadı. Koridora çıktık ve o, bana son olarak ‘Anne ölmek istemiyorum’ dedi.” ifadelerini kullandı.
Yalçın, olay anında ciğerlerinde yanma hissettiğini ve bilinç kaybı yaşadığını aktararak, “Kendimi diğer odaya atmak zorunda kaldım. Büyük kızım yanımdaydı. Kızımın telefonuyla eşimi aradım. O sadece yan odaya geçebilmişti ve ‘Kapatmam gerekiyor’ dedi. O, benim eşimle son görüşmem oldu.” dedi.
“KENDİLERİNİ BU KADAR KÜÇÜLTÜBİLECEKLERİNİ DÜŞÜNMEDİM”
Yalçın, devamında sözlerine, “Beş gün boyunca bütün sanıklardan nasıl sorumluluk almadıklarını dinledik. Bu unvanları olan kişilerin bu kadar küçülebileceklerini düşünmemiştim. En büyük güvencem yüce Türk yargısı. Sizlerin en adaletli kararı vereceğinize güvenim tam.” şeklinde devam etti.
“YANGIN MERDİVENİ KAPISI TAHTADANDI”
Müşteki Nazmiye Şişli, o akşam arkadaşlarıyla otelin 11. katında konakladıklarını belirterek olay gecesini şöyle anlattı: “O gece uyumakta zorluk çektim. İçimde bir huzursuzluk vardı. Orman okulu etkinliği için oradaydık. Arkadaşım Elif Vanlıoğlu beni saat 03.29’da aradı ve ‘Merve’yi uyandır, asansöre binmeyin, aşağı inin’ dedi.”
Şişli, dumanların odayı sarmaya başladığını ve otelde herhangi bir uyarı sistemi bulunmadığını dile getirerek, “Merve abla panik yaptı ve dışarı çıkmaya çalıştı. Benim bulunduğum odanın yanındaki yangın merdiveninden duman geliyordu. Göz gözü görmüyordu. Asansörü bulmak için bağırarak ilerledik. Merdiven boşluğuna ulaştığımızda, 5. katta resepsiyona gidebildik. Saat 03.33 civarında Elif ve Emir Aras’ı, kızlarıyla birlikte otel çalışanlarıyla dışarıda gördüm. Panik içindeydiler. Yangın merdiveni kapısının tahtadan yapıldığını söylemek zorundayım.” şeklinde konuştu.
