reklam
reklam
DOLAR39,2937% -0.01
EURO45,0315% 0.04
STERLIN53,3527% -0.04
FRANG47,9367% -0.1
ALTIN4.235,95% -0,02
BITCOIN100.844,99-3.595
reklam

Öcalan’ın PKK Kongresinde Okuduğu Mesaj: ‘Beni Anlamıyorsunuz’ Diyerek Eleştirilerde Bulundu

Yayınlanma Tarihi : Google News
Öcalan’ın PKK Kongresinde Okuduğu Mesaj: ‘Beni Anlamıyorsunuz’ Diyerek Eleştirilerde Bulundu
reklam

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde gerçekleştirilen kongre, 5-7 Mayıs tarihleri arasında yapıldı ve terör örgütünün silah bırakma kararı alması süreci hızlandırdı. Bu kritik süreçle ilgili önemli bir mesaj ortaya çıktı.

Abdullah Öcalan’ın PKK’nın tarihi kongresine gönderdiği mesaj, iktidar medyası Takvim Gazetesi’nde yayımlandı.

GÖRÜNTÜLÜ BAĞLANTIYLA KATILDI

Öcalan’ın kongreye ‘teknik bağlantı’ ile katıldığı bilgisi verildi. Mesajını görüntülü olarak aktardığı bildirildi.

Mektubun Avrupa’da yayınlanan Serxwebun dergisinde “Perspektif” başlığıyla yayımlandığı duyuruldu.

Öcalan, mektubunda PKK yöneticilerini sert bir dille eleştirdi. Takvim’in haberine göre, Öcalan şunları söyledi: “Apo gökten inen bir mesih değil, artık yeter! 50 yıldır beni anlamıyorsunuz gerilikte ısrar ediyorsunuz. Kendinizi çözümsüzlük olarak dayatıyorsunuz.”

Bahçeli’nin çağrısı için “Hem tutarlı hem de barışçıl. Uzatılan eli havada bırakamazdık” diyen Öcalan, sürecin Türkiye’nin inisiyatifinde olmasının “hem aklın hem de gerçekliğin ifadesi” olduğunu belirtti. Bu gelişmelerin Irak, İran, Suriye’ye de etkisi olacağına dikkat çekti.

Öcalan, Bahçeli’nin DEM heyetine “Yeni bir dönem başlatmak istiyorum” dediğini aktararak, Bahçeli için “yeni süreçte devletin en yetkili sesi ve eli” ifadesini kullandı.

Öcalan’ın kongrede okuduğu “Perspektif” başlıklı yazısında yer alan bazı başlıklar ise şöyle:

“Bu çok zorlu ve tarihi bir çalışma olacak. Yeniden yapılanmaya giderken sorunu farklı başlıklarda ele almaya ihtiyaç var. Bu başlıkların derin analizler gerektirdiği bir süreçte, acele edilmemesi gerektiğini belirtiyorum. ‘Giriş’ ana metnin ruhunu verir ve arkadaşlar bu taslağa dayanarak kongre süreçlerini ele alabilirler. Çalışmanın tamamı bir ay sürebilir, bu da süreci sıkıntıya sokabilir.

Kürtlerdeki varlık bilinci ve farkındalık konusunu ele almak istiyorum: Hani o meşhur Kürtler var mı yok mu? Varlarsa ne kadar var olabildiler? Önemli olan varoluş ile özgürlük arasındaki ilişkiyi anlamaktır.

“ÖNDERLİK NEDİR ANLMIYORSUNUZ?”

Önderlik, karakteri itibarıyla az anlaşıldı ve hala anlaşılmıyor. Önderlik gerçeğini diyorsunuz ama anlamıyorsunuz. Halk dağılmış, felç olmuş, anlama gücü yok. Kadro donanımsız. Elli yıldır Kürtlerin şaşkınlığı Mesihçiliği ile bağlantılıdır. PKK’de önderlik, Kürt tarihinde bir dönüm noktasıdır. Apo gökten inen bir Mesih değil, emekle kendini yaratan bir önderliktir.

‘ARTIK YETER; 50 YILDIR DOĞRU ANLAŞILMAYI BEKLİYORUM!’

Önderlik sürecinde Kürtlük dağılmış, geleneksel önderlik iflas etmiştir. Böyle bir ortamda gelişmiş olmasına anlamlar yüklemek anlaşılır. Ancak artık yeter! 50 yıldır doğru anlaşılmayı bekliyorum. PKK’de önderlik gerçeğini anlamamak, özgür Kürt’ü anlamamak demektir. Gelişmiyorsunuz, 50 yıldır amansız bir emek ve mücadele içindeyim.

‘KENDİNİZİ DAHİ TAŞIYAMIYORSUNUZ’

Önderlik gerçeğini anlamadan topluma öncülük edemezsiniz. Kendinizi dahi taşıyamıyorsunuz. Muazzam bir söylem ve eylem gücüm var, bunları zorla vermeye çalışıyorum ama almıyorsunuz. Kendinizi çözümsüzlük olarak dayatmakta ısrar ediyorsunuz.

‘SIÇRAMA YAPMAK, EŞİK ATLAMAK GEREKİYOR’

PKK’de bir açmaza geldik. Burada bir anın tekrarı var, yaratım değeri fazla değil; bir sıçrama ve eşik atlama gerekmektedir.

“İDAMIM İÇİN HER ŞEYİ YAPAN TÜRK…”

Bizzat benimle idamım için her şeyi yapan bir Türk, Devlet Bahçeli açtı bu yeni dönemi. “Ben bütün ömrümü buna adamıştım ama şimdi yeni bir dönem başlatmak istiyorum” dedi. Bu, bir barış ve demokratik çözüm çağrısı ifadelerini içermektedir.

“ANCAK SAVAŞANLAR BARİŞABİLİR”

Sonuç olarak, “ancak savaşanlar barışabilir” gerçeği şurada. Barış, ciddi bir olaydır ve bunun sorumluluğunu taşıyanlar üstlenebilir. Devlet savaşı yürütmektedir ve yeni bir başlangıca dönüşme gereği vardır. Bu ses son altı ayda duyuldu. Cevap vermek zorundaydık.

‘DEVLET DENETİMİNDE PROGRAMI HAZIRLIYORUZ’

Bu rotaya girdiğimizde sağlıklı bir yöntem uyguluyoruz. Devlet denetiminde programımızı hazırlıyoruz. Barış ve demokratik bütünleşme sürecine geçmek istiyoruz. Diğer devletlerde de benzer süreçler yaşanacaktır ve Türkiye’nin inisiyatifinde olması gerekir.

YENİ DÖNEM İÇİN 7 ANA BAŞLIK

Yeni dönemi yedi ana başlık halinde sunmayı deniyorum. Bu başlıklarla ilgili derin tartışmalar yürütmekteyiz.

‘Demokratik toplum sosyalizmi’

Öcalan, tarihsel değerlendirmelerle bu yedi başlıkta doğa, toplum, kadın ve toplumsal cinsiyetle ilgili görüşlerini aktardı.

Yazısının sonunda şu mesajı verdi: “Mücadele tarihimizin 52 yıl 1 ay 1 haftasının ardından, ulus-devlet sosyalizminden demokratik toplum sosyalizmine geçiş yapmak istiyoruz. Yeni bir tarihi döneme geçiş için gereklidir.”

Silahlı mücadele, ulus-devlet stratejisine dayandığından, demokratik siyaset ve hukuka dayanmayı gerektiren bir dönüşüm zorunludur.

Yeni bir tarihi döneme geçmek için “Barış ve Demokratik Toplum” aşamasına gereksinim vardır. Ulus devletçi sosyalizm yenilgiye, demokratik toplum sosyalizmi ise zafere götürür.

Demokratik konfederalizm de mevcut sorunların panzehiri olacaktır. Bu süreç yalnızca Kürtler için değil, bölge için de önemli bir başarıyı mümkün kılacaktır.

reklam

YORUM YAP