Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Mamak Metro Hattı Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, 2019’dan beri belediyeye eklenen metro borçlarını ve çeşitli engellemeleri detaylı bir şekilde aktardı.
Yavaş, “Bize metro yapmamamız konusunda eleştiriler yöneltiyorlar ancak göreve geldiğimizden itibaren toplamda 6 milyar lira değerinde metro borcu ödedik. Bu miktar, yaklaşık 45 kilometre uzunluğunda bir metro hattına eşdeğer. Normalde Sayın Mustafa Tuna döneminde bu metrolar devredilmişti ve bilet gelirlerinin yüzde 15’inin Ulaştırma Bakanlığı’na ödenmesi bekleniyordu. Fakat 2019 seçiminden 20 gün sonra alınan bir kararla, bu gelirden yüzde 15 kesintisi kaldırıldı ve belediyenin İller Bankası payından yüzde 5 kesilmeye başlandı.” şeklinde konuştu.
Yavaş, ödenilen borçların, kendilerinden önce yapılan Çayyolu, Batıkent ve Keçiören metrolarına ait olduğunu vurguladı:
- “Bu metroların bilet gelirlerinden yüzde 15 kesintinin Ulaştırma Bakanlığı’na ödenmesi gerekiyordu. Ancak 2019 seçiminden 20 gün sonra, bu kesinti sıfırlandı ve bunun yerine belediyenin İller Bankası payından yüzde 5 kesilmeye başlandı.”
“Şimdi kim yaptı?”
Bu durum nedeniyle sadece 246 milyon lira ödeme yapmaları gerekirken, toplamda 6 milyar lira kesinti ile karşılaştıklarını belirten Yavaş, “Borç bitti ama bu ağır yükü biz taşıdık. Şimdi soruyorum: O metroları kim yaptı?” ifadelerini kullandı.
“Havaalanından kent merkezine metro yok…”
Yavaş, Ankara’da yeni metro hatları inşa etmeye çalışırken çeşitli engellerle karşılaştıklarını da dile getirdi. Havaalanı metrosunun yapımına talip olduklarını ancak bakanlık tarafından engellendiklerini kaydetti:
- “Eğer siz yapmayacaksanız, Havaalanı metrosu hazır projeye sahip, ben yaparım dedim. Hayır, biz yapacağız dediler.”
- “İstanbul’da metro açılışları yapılırken, Ankara’da, bakanlığın yapması beklenen Havaalanı metrosunu hala yapmamış olmaları üzücü.”
- “Dünyadaki gelişmiş ülkeler arasında, havaalanından kent merkezine metro olmaması şerefine de sahip olmaya devam ediyoruz.”
Alt geçitlere harcanan para göz korkutuyor
Kentte geçmişte yapılan çok sayıda alt ve üst geçidin, yeni raylı sistem projelerinin teknik olarak uygulanamaz hale gelmesine yol açtığını belirten Yavaş, “Alt geçitlere harcanan para günümüz rakamlarıyla 1,5 milyar euro. Bu parayla 4-5 metro hattı inşa edilebilirdi.” dedi.
“Yani bir Ankapark parası”
Yavaş, Mamak metrosunun yanı sıra 4 yeni metro projesinin onaylandığını ve yatırım programına alınmasını beklediklerini duyurdu.
Projeler arasında Dikmen metrosu, Koru-Bağlıca uzatması, Şehitler-Forum uzatması ve Çayyolu-Sincan bağlantı hattı yer alıyor. Yalnızca Dikmen metrosunun yatırım bedelinin 977 milyon dolar olduğunu belirten Yavaş, şu şekilde konuştu:
- “Bu yılki yatırım programına alınmasını istedik. Eğer bunu gerçekleştirebilirsek, Çankaya Kızılay’dan Sinpaş’a kadar uzanan Dikmen metrosunu ihale edeceğiz. Bu proje 15.2 km uzunluğunda ve 11 istasyondan oluşuyor. Öne çıkan duraklar arasında Esad Kuğlu Park, Dikmen Vadisi, Öveçler, Malazgirt ve Keklikpınarı var. Yatırım bedeli ise 977 milyon dolar. Yani bir Anka Park miktarı.”
Belediye yetkileri tartışması
Yavaş, merkezi iktidarın CHP’li belediyeleri zayıflatmak için çeşitli taktikler kullandığını ifade etti:
- “Görevde olduğumuz süre zarfında CHP’li belediyelerin hizmetlerinin halk tarafından desteklendiğini gördüler. Bu nedenle şimdi yetkilerimizi kısıtlamaya çalışıyorlar. 2019’da seçilmeseydik, 6 milyar lira borç da bizden kesilmezdi.”
Belediyelere ait sosyal yardımların merkezi hükümete devredilme çabalarının, halk desteklerini engelleme amacı taşıdığını illüzyon eden Yavaş, bu durumun kaygı verici olduğunu sözlerine ekledi.
Gaziosmanpaşa tepkisi
Yavaş, seçilmiş belediye başkanlarının tutuklanmasının siyasi bir müdahale olarak nitelendirerek Gaziosmanpaşa örneğine dikkat çekti:
- “Bu durum, kanuna uygundur. Gaziosmanpaşa Belediyesi’nde yaşananlar hukuki olarak doğru. Ancak hukukun ve ahlakın bütünlüğü açısından değerlendirmemiz gerekir. Kanun, bir durumda belediye başkanının görevden alınmasını öngörüyor. Peki, bu davranış ahlak ve hukuki açıdan ne kadar doğru?”
