Bilim insanları, Kronik Yorgunluk Sendromu (CFS) olarak bilinen Myalgik Ensefalomiyelit (ME) hastalarının kanında tespit ettikleri biyolojik izlerle, bu zor tanı konan hastalık için ilk defa kan testi geliştirme yolunda önemli bir adım attı.
Dünyada milyonlarca kişiyi etkileyen Kronik Yorgunluk Sendromu, şiddetli yorgunluk, beyin sisi, ağrı ve dinlenmeyle geçmeyen enerji düşüklüğü gibi belirtilerle kendini gösteriyor.
Hastalığın nedeni hâlâ bilinmiyor ve kesin bir tedavisi bulunmuyor. Teşhis ise genellikle diğer hastalıkların dışlanması yoluyla, yani “elenerek” konuluyor ve bu süreç yıllar sürebiliyor.
Ezber Bozan Sonuçlar
Ancak Edinburgh Üniversitesi liderliğinde yürütülen yeni bir araştırma, bu alanda bir dönüm noktası olabilir.
Araştırmacılar, Birleşik Krallık Biyobankası verilerini kullanarak 1455 ME hastasının kan örneklerini 131 binden fazla sağlıklı bireyin örnekleriyle karşılaştırdı. Sonuçta ME hastalarının kanında 116 farklı molekül ve hücre sayısında belirgin farklar tespit edildi.
Bu belirteçlerin büyük kısmı kronik inflamasyon, insülin direnci ve karaciğer fonksiyon bozukluklarıyla ilişkiliydi. Bulgular, ABD’den alınan benzer bir hasta ve kontrol grubu üzerinde de doğrulandı.
Edinburgh Üniversitesi Genetik ve Kanser Enstitüsü’nden Profesör Chris Ponting, “Yıllardır ME/CFS hastalarına bunun sadece psikolojik olduğu söylendi. Artık kanlarında bu hastalığın izlerini görüyoruz. Bu çalışma, hastalığın kondisyon eksikliği veya egzersiz intoleransı gibi yanlış inanışlarla açıklanamayacağını gösteriyor” dedi.
Araştırma henüz erken aşamada ve geliştirilecek bir testin kesin olup olmayacağı net değil. Ancak bulgular, ME’nin biyolojik bir temeli olduğunu gösteren en güçlü kanıtlardan biri olarak değerlendiriliyor.
