

ÇAY KUR Genel Müdürü Yusuf Ziya Alim, Rize Aktif Gazeteciler Derneği’ni ziyaret ederek gazetecilerle bir araya geldi. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Alim, 2025 yaş çay sezonu hakkında bilgiler aktardı.
Çay hasadında birinci sürgünün tamamlanmasına kısa bir süre kaldığını belirten Alim, şu ifadeleri kullandı:
– “Birinci sürgünün sonuna geliyoruz. 5-10 günlük bir süre var ama bu 10 günü bile bulmayabilir, daha kısa sürede de tamamlanabilir. Geçen seneye göre, geçen yıl mayıs ayında aldığımız çayın birazcık üzerine çıkacak şekilde alımlarımız devam ediyor.”
– “Üreticilerimiz acele ediyor, aslında etti de. Normal şartlarda çaylarımızın hasadını yapacak olursak, makinelerle çay toplamak daha rahat olmalıyken, biz bunu çayı erkenden bitirmek için kullanıyoruz.”
– “Yarım gün toplayıp, dinlenerek, bayram havasında toplasak hem değeri aşağıya düşmeyecek hem normal şartlarda olması gereken 25-30 günde çay bitecek. Hem de özel sektör, kamu, üretici, çalışan hiç kimse sıkıntı çekmeden bitirilebiliriz diye sürekli söyledik.”
‘MOTORLA DERİN KESİM YAPILDIĞINDA ÇAYIN YEŞİL TABAKASI KALMIYOR’
Rekolte düşüklüğünün yanlış hasattan kaynaklandığını belirten Alim, şöyle devam etti:
– “Rekoltenin düşmesi sadece hava şartları kaynaklı değil; geçen sene motorla çay hasadı oldukça arttı; bu sene daha da ileriye gitti. Çaylıkların yeşil bir tabaka kalması lazım ki çay kendine gelebilsin. Güzel sürgünler gelsin.”
– “Motorla derin kesim yapıldığında, çayın yeşil tabakası kalmıyor. Kalmayınca verim ve kalite kaybı yaşanıyor. Biraz daha dikkat edersek, aslında ‘bindiğimiz dalı kesiyoruz’ diye bir durum var. Sadece hava koşullarına bağlı değil, toplama tekniğiyle ilgili gerilemeler daha önemli bence.”
– “Kendi bahçemde de görüyorum; çayı ne kadar dipten alırsanız, sonraki sürgün filiz değil, yaprak olarak kalıyor. Bunu çözebilmenin en doğal yolu, yeşil tabakanın bırakılmasıdır. Yeşil tabakayı biz genelde bırakmıyoruz.”
– “Makineli tarımın en güzel özelliği şu oluyor. Üreticiler artık onu bunu çağırıp, ‘gel bu bahçeyi topla’ demiyor. Kendisi topluyor. Kendi çayını toplayan da kesinlikle odun tabakasına kadar inmiyor. Çayın nasıl toplanacağını biliyor. Ama yevmiye usulü ya da kilo işi çalışanlar rastgele topluyor ve bahçeyi mahvediyor.”
– “Aslında orada en büyük zarar üreticiye veriyor. Bu yıl belki dekardan 1 ton alınır ama gelecek sene bu mümkün olmayacak. Rekolte düşüklüğünün hava şartlarından çok toplama tekniğinden yaşanacağını düşünüyorum.”
‘TOPRAĞIMIZ HER GEÇEN GÜN DAHA DA KÖTÜYE GİDİYOR’
Çay bahçelerindeki toprak kalitesinin azaldığını dile getiren Yusuf Ziya Alim, şunları ifade etti:
– “Araştırma Enstitüsü’nde yaptırdığımız toprak analizleri de gösteriyor ki toprağımız her geçen gün daha da kötüye gidiyor. Toprağımızın pH’ı düştü, diğer yapısal özellikleri kaybolmaya başladı.”
– “Bakmaz, ilgilenmezsek daha kötü günler bizi bekliyor olacak. Ama zararın neresinden dönülse kardır. Üreticilere sürekli olarak toprağın havalandırılması, bakım yapılması, gübrelemenin düzgün ve zamanında yapılması gerektiğini söylüyoruz.”
– “Aslında bunları hepimiz biliyoruz ama uygulama konusunda eksiklerimiz var. Bahçede çay zaten var, ‘toplayalım da ne olursa olsun’ mantığıyla bakıldığı için sıkıntı oluyor. Oysa bilinçli bir hasat ve bakım yapılırsa uzun vadede hem verim hem kalite artar.”