TARIK IŞIK / NEFES
Kızılay, yurt dışındaki firmalar tarafından üretilen erişkin mamalarının Türk damak tadına hitap etmediği görüşünde. Bu nedenle, mercimek, tarhana ve ezogelin aromalı çorbaları bir yıl içinde ruhsatlandırarak hastaların kullanımına sunmayı hedefliyor.
Erişkin mamaları, kanser tedavisi görenler, yaşlılar ve yutma güçlüğü çeken bireyler tarafından tercih ediliyor. Tıbbi beslenme gereksinimi olan hastalar için püre veya sıvı formda üretilen bu mamalar, yüksek protein, vitamin ve mineral içeriğiyle dikkat çekiyor.
Tatları Karşılayamıyorlar!
Kızılay Genel Başkanı Fatma Meriç Yılmaz, yurt dışındaki firmaların ürettiği kakao, çilek, muz ve vanilya aromalı mamaların Türk halkı için alışılmadık olduğunu belirtti. Yılmaz, “Biz tuzlu tatlara alışkınız. Sarımsak ve acı tatları seviyoruz” ifadesini kullandı.
Kızılay’ın ürünlerinin ruhsatlandırma aşamasında olduğunu aktaran Yılmaz, “İki solüsyonumuz tamamlandı. Biri bisküvili portakallı, diğeri ise cacık aromalı. Tat tomurcukları çok nötrlendiği için hastalar, yalnızca çok acı ve keskin tatları algılayabiliyor. Koknu, çok sarımsaklı, naneli, acılı bir cacık tadı ile geliyor.” şeklinde konuştu.
Ayrıca, mercimek, tarhana ve ezogelin çorbası hazırlıkları devam ediyor. Bu ürünler, içinde hiçbir partikül bulunmadan, ısıtıldığında çorba gibi tüketilebilecek. Hastaların bu ürünleri çok seveceği düşünülüyor. Yılmaz, bir bilim kurulu oluşturduklarını ve Sağlık Bakanlığı ile iş birliği içinde çalıştıklarını da belirtti.
Yılmaz, “Babam 65 yaşında MDS hastalığına yakalandı ve sonrasında lösemi oldu. Kemik iliği nakli geçirdi, fakat bağırsaklarda ciddi reaksiyonlar yaşadı ve yemek yiyememeye başladı. Yaklaşık altı ay boyunca yalnızca bu mamalardan beslenebildi” dedi.
