

Kırım Tatar Türkleri, Sovyet lideri Josef Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te bir gecede öz vatanlarından sürgün edildi. Bu karar sonucunda, yalnızca 15 dakika içinde yataklarından kaldırılarak, hayvan taşımak için kullanılan vagonlara doldurulan çoğunluğu kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan yaklaşık 250 bin Kırım Tatarı, aç ve susuz bir şekilde Orta Asya‘ya gönderildi. Bu yolculuğun çoğu, yeni topraklarına ulaşamadan hayatını kaybetti.
Sovyetler Birliği’nin lideri Josef Stalin‘in, 81 yıl önce verdiği bu karar sonucunda Kırım Tatar Türkleri‘nin insanlık dışı koşullarda sürgün edilişi, günümüzde hâlâ hafızalarda canlılığını koruyor.
Kırım Tatarlarını Yok Etme Politikası
Sürgünlerin tarihi, Rus Çariçesi 2. Katerina dönemine kadar uzanırken; bu süreç Sovyetler Birliği döneminde de genişleyerek devam etti. Rusya, Kırım Tatarlarına yönelik bu yok etme politikalarını farklı yöntemlerle sürdürdü.
Kırım‘ın Osmanlı Devleti‘nin kontrolünden çıkmasıyla birlikte, Kırım Tatar Türk halkının acıları bitmedi. Sürgün yaşayan Kırım Türkleri için ilk sığınak Anadolu toprakları oldu. Rus Çarlığının baskıları sonucu birçok Kırım Tatar Türkü, Osmanlı’nın korumasına sığındı.
İkinci Dünya Savaşı‘nın patlak vermesiyle birlikte, Kırım Yarımadası‘nı kaybeden Sovyet Rusyası, Nazi Almanyası‘nı geri aldıktan sonra Kırım Tatarlarına baskı yapmaya başladı.
Nazi Almanyası ile İşbirliği Suçlaması
Kırım Tatar Türkleri, Nazi Almanyası ile işbirliği suçlamalarına maruz kaldı ve bu uydurma gerekçelerle yeni bir sürgün süreci başladı. Josef Stalin, Kırım Tatarlarının Orta Asya‘daki farklı bölgelere sürgün edilmesine dair gizli bir kararname çıkardı.
Kırım Tatarları, 3 Günde Aç Susuz Orta Asya’ya Sürgün Edildi
Stalin’in kararı, 18 Mayıs 1944‘te gece yarısı uygulamaya kondu. 15 dakika içinde yataklarından kaldırılan çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 250 bin Kırım Tatarı, 3 gün boyunca aç ve susuz bir şekilde Orta Asya‘ya gönderildi. Bu insanlık dışı koşullarda vagonlarda sürgün edilenlerin yaklaşık yarısı, varış bölgelerine ulaşamadan hayatını kaybetti.
Stalin’in ardından, Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti‘ne devredilen Kırım, 2014‘te Rusya tarafından yasa dışı olarak ilhak edildi ve hâlâ Rus kontrolünde bulunuyor.
Rusya Tarafından Kırım’a Giriş Yasağı
Çariçe 2. Katerina‘dan bu yana vatanlarından ayrılmamak için mücadele eden Kırım Tatar Türkleri‘nin bugünkü lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve diğer birçok önde gelen isim, sürgün hayatı yaşamaktadır. Kırımoğlu da dahil olmak üzere pek çok isme Rusya tarafından Kırım’a giriş yasağı getirildi.
“Aşırıcı Örgüt”
Bu süreçte, Kırım Tatarları’nın iradesini temsil eden Kırım Tatar Milli Meclisi de Rus mahkemeleri tarafından “aşırıcı örgüt” olarak nitelendirildi ve yarımadadaki faaliyetleri sona erdirildi. Rusya‘nın Kırım’ı ilhak etmesi sonrasında birçok Kırım Tatarı, yurtlarını terk etmek zorunda kaldı.
Bugün 81 yıldır geçmiş olan 1944 sürgününün acısını yüreklerinde yaşatan Kırım Tatarları, halen öz vatanlarına dönmek ve topraklarını geri almak için mücadelesini sürdürmektedir. Bu mücadele, uluslararası alanda diplomatik yollarla sürdürülmekte ve Ukrayna‘da yaşayan Kırım Tatarları, Rusya‘nın Ukrayna‘da başlattığı savaş nedeniyle büyük zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır.
Pek çok Kırım Tatar Türkü, ana vatanlarını terk ederek Türkiye ve diğer ülkelerde yaşamaya devam etmektedir.