İzmir’in Bayraklı ilçesinde, 10 Nisan 2024 günü Ramazan Bayramı’nın ilk gününde saat 07.00 civarında, ayakkabı toptancılığı ve inşaat işleriyle uğraşan Mehmet Akgül, kamyonetinin direksiyonunda kanlar içinde hareketsiz bulunmuştu.
Aracın sol camının kırıldığı ve Akgül’ün başından tabancayla vurulduğu belirtildi. Evli ve bir çocuk babası Akgül, kaldırıldığı özel hastanede kurtarılamadı. 33 yıllık bir süre boyunca İngiltere’de çalışan 10 kardeşi bulunan Akgül’ün, kardeşlerinin Türkiye’ye düzenli olarak gelir gönderdiği ifade edildi. Mehmet Akgül’ün, boşanma kararı alacağından 20 gün önce eşine bu durumu açıkladığı öğrenildi.
Kamera Kayıtları İncelendi
Soruşturma kapsamında, Akgül’ün hem dükkanının hem de evinin bulunduğu sokakta öldürüldüğü belirlenmişti. Ekipler, bölgedeki 30’dan fazla güvenlik kamerasının görüntülerini inceledi ve Akgül’ün kamyonetiyle saat 05.00 civarında mahalleye girdiğini saptadı.
Mehmet Akgül’ün mahalleye girişine ve olay yerinde bulunduğu saatler arasındaki görüntülerde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde işçi olarak çalışan Rojhat Kızılban ve Gültekin Uslu üzerinde yoğunlaşıldı. Bu iki şüpheli gözaltına alındı. Çelişkili davranışlar sergileyen Anıl Akgül de gözaltına alındı.
Kızılban ve Uslu, polisteki suçlamaları kabul etmedi. Ancak Anıl Akgül, cinayeti itiraf etti. Akgül, ifadesinde, Mehmet Akgül’ün kendisiyle ilgilenmediğini ve Rojhat Kızılban ile gönül ilişkisi kurduğunu, cinayeti Kızılban’ın 500 bin TL karşılığında Gültekin Uslu’ya işlettirdiğini söyledi. Uslu’ya anlaşılan paranın ödenmediği bilgisi de alındı.
Mahkemeye sevk edilen şüphelilerden Rojhat Kızılban ve Gültekin Uslu tutuklanırken, Anıl Akgül adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak savcılığın yeni değerlendirmesi neticesinde Akgül bir gün sonra tekrar gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Anıl Akgül de tutuklandı.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlandı ve iddianame hazırlandı. Alınan ifadeler ve toplanan deliller doğrultusunda Anıl Akgül hakkında ‘Eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi. Gültekin Uslu ve Rojhat Kızılban hakkında da ‘Kasten öldürme’ suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezası ve ‘Ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma’ suçundan 3’er yıla kadar hapis cezası istendi.
“Geçim Sıkıntısı Yaşıyordum”
Sanıklar, İzmir 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Tutuklu sanıklar haricinde taraf avukatları ile Mehmet Akgül’ün ağabeyi Hasan Akgül ve kardeşi Hüseyin Akgül de duruşmaya katıldı. Duruşmanın başında iddianame sanıklara okundu. İlk olarak tutuklu sanıklardan Anıl Akgül’e söz verildi.
Anıl Akgül, “Eşim maddi ve manevi olarak yalnız bırakıyordu. Geçim sıkıntısı yaşıyordum. 2020 yılından beri eşimle ayrı yaşıyordum. 2022 yılından beri Rojhat Kızılban ile sevgiliydim. Eşimin bu şekilde ölmesini asla istemiyordum. Oğlum babasız ve annesiz kaldı. Boşanmayı ben istiyordum ancak eşim istemiyordu” dedi.
Mahkeme Başkanı Çelişkileri Sordu
Mahkeme başkanının, “Kim öldürdü?” sorusuna Anıl Akgül, “Bu sorunun muhatabı ben değilim, ben öldürmedim. Rojhat ile Gültekin arasında ne konuşuldu bilmiyorum; plan yapıp yapmadıklarını da bilmiyorum. Rojhat ile eşimin öldürülmesinden sonra konuşmadım. Olaydan birkaç ay önce ‘Size eziyet eden bu adamı öldüreceğim’ dedim. Ondan dolayı konuşmadım” diye yanıt verdi.
Mahkeme başkanının, “Cinayetten hemen sonra sanık Rojhat ile iletişimi neden kestin?” sorusuna Akgül sessiz kaldı. Ayrıca, “İfadenizde Rojhat’ın eşinizin mal varlığından haberi olduğunu söylediniz. Neden bunu konuşuyordunuz?” sorusuna Akgül, “Eşimin mal varlığının tam olarak ne olduğunu bilmiyorum” dedi.
‘Şiddet Görüp de Neden Şikayetçi Olunmadığı’ Soruldu
Mehmet Akgül’ün ailesinin avukatı, “Şiddet ve hakarete uğradığınızı şimdi söylediniz, karakola şikayetçi olmadınız mı?” diye sordu. Sanık Akgül, “Hayır, şikayette bulunmadım” cevabını verdi. Sanık Anıl Akgül’ün avukatı, cinayeti nasıl duyduğunu sorduğunda Akgül, “Komşum söyledi” yanıtını verdi. Mahkeme başkanı, komşusunun adını sorduğunda Akgül bilmediğini söyledi.
“Otomobilinin Penceresini Tıklattım”
Ardından söz alan sanık Gültekin Uslu ise, Anıl Akgül ile 2 yıl önce Kemalpaşa’da, Rojhat’ın çiftliğinde tanıştıklarını ifade etti. Uslu, “Anıl, bana maktul Mehmet’in eşi olduğunu söylememişti. Anıl, Mehmet Akgül’ün sattığı malları hesabına alarak hırsızlık yaptıklarını söyledi. Olay günü Rojhat ile birlikte oraya gittik. Ben dolaştım, o arabada kaldı. Mehmet, otomobilinde uyuyordu. Penceresini tıklattım. Konuşmak istediğimi söyledim ama karşılık olarak ‘Sen kimsin?’ dedi. Küfretti, ben de orayı terk ettim. Cinayeti ben işlemedim” dedi.
Mahkeme başkanı, Uslu’ya, “Daha önce maktulü tanıdığını söylemişken, ‘Sen kimsin?’ diyor. Ayrıca ifadenizde, ‘Mehmet’in aracının camına elinizdeki tabancayla şaka amaçlı tıklattığınız’ demişken, şimdi neden bahsetmiyorsunuz?” sorusunu sordu. Uslu, “Böyle bir şey yaşanmadı” yanıtını verdi.
Soruları Yalanladı
Diğer sanık Rojhat Kızılban ise, “Anıl’ın evli olduğunu bilmiyordum; aramızda böyle bir konu geçmedi. Eşinin mal varlığından da haberim yoktu” dedi. Mahkeme başkanı, Anıl Akgül’ün “Mehmet’i takip ettikleri yönünde kendisinin söylemi olduğunu ifade ettiğini hatırlatarak bu durumu sordu. Kızılban, “Hayır, ne takip ettim ne ettirdim. Ayrıca öldüreceğimi de öldürteceğimi de söylemedim” dedi.
Yine mahkeme başkanı, otomobilini 500 bin liraya satıp tetikçi olarak Gültekin’e vereceği yönünde bir şey söyleyip söylemediğini sorduğunda Kızılban, “Hayır, böyle bir şey söylemedim” dedi.
“Şikayetçiyiz”
Öldürülen Mehmet Akgül’ün ağabeyi Hasan Akgül, “Sanık Anıl’ın maddi problemleri yoktu. Rojhat’ı kardeşime ‘öğretmen’ diye tanıttılar. Kardeşim bana öğretmene para yetiştiremediklerini söylüyordu. Tüm bu cinayeti Anıl organize etti, kardeşimi öldürdüler. Şikayetçiyim” ifadelerini kullandı.
Hüseyin Akgül ise, “Kardeşimle eşi birlikte yaşıyordu. Pandemi döneminde aşı olmadığı gerekçesiyle eşi 1 yıl eve sokmadı. Öldürülen kardeşim bana da pek bir şey anlatmazdı. Sanıklardan ben de şikayetçiyim” dedi.
Davada bazı tanıklar da dinlendi. Öldürülen Mehmet Akgül ile sanık Anıl Akgül’ün 17 yaşındaki oğlu U.A., “Annemin, Rojhat ile ilişkisi vardı. Birlikte uyuyorlardı. Babamın ölümünden 20 gün önce annem boşanmak istediğini söyledi ve sürekli talep ediyordu” dedi.
Mahkeme başkanı, “Bu durumu babana söyledin mi?” dediğinde U.A., “Hayır” yanıtını verdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı nedenini sordu, U.A. yanıt veremedi.
Salon Karıştı
Duruşma savcısı, sanıkların tutukluluğunun devamını istedi. Mahkeme başkanı, yeni tanıkların dinlenmesi, sanıkların HTS kayıtlarının istenmesi ve tutuklulukların devamına karar verdi. Bu esnada Mehmet Akgül’ün yakınları, sanıklara bağırmaya başladı. Bir yakını, sanıklara cep telefonu fırlattı. Bu kişi hakkında işlem yapıldı. Mahkeme başkanı, Mehmet Akgül’ün yakınlarının bir sonraki duruşmaya alınmayacağını duyurdu ve duruşmayı sonlandırdı.
