reklam
reklam
DOLAR39,3022% 0.32
EURO44,9570% 0.28
STERLIN52,9693% -0.2
FRANG47,8245% 0.41
ALTIN4.148,96% -0,55
BITCOIN104.341,450.219
reklam

İzmir’de Sağlık Çalışanlarının Eylemi: Bakanlık Sorunları Görmezden Geliyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
İzmir’de Sağlık Çalışanlarının Eylemi: Bakanlık Sorunları Görmezden Geliyor
reklam

Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur, İzmir’de düzenlenen eylemde açıklamalarda bulundu. Uğur, ADSM’lerin mevcut sağlık sistemindeki aksaklıkların artık görünmez olamayacak hale geldiğini vurgulayarak, “Bu merkezlerde yalnızca dişler değil, emek de çürümekte. Genel Sağlık-İş olarak, ADSM’lerdeki adaletsizlikleri kamuoyuna aktarıyor ve sağlık emekçilerinin yaşadığı eşitsizlikleri cesaretle ortaya koyuyoruz. Ancak Sağlık Bakanlığı ya kulaklarını tıkıyor ya da deyim yerindeyse kaş yaparken göz çıkarıyor” dedi.

‘İnsani Olmayan’ Koşullar

Uğur, ADSM’lerdeki çalışma koşullarını “bilimsellikten uzak ve insani olmayan” olarak tanımlayarak, “Sendikamız, kamu kurumlarındaki bu olumsuzlukları ve sağlık emekçilerini yoksulluğa sürükleyen durumları sürekli gündeme getirmiştir. Ancak liyakatten uzak bir yönetim anlayışı, sorunları çözmek yerine daha da derinleştirmektedir” ifadelerini kullandı.

‘Ekonomik Şiddetle Karşı Karşıyayız’

Uğur, sağlık emekçilerinin karşılaştığı sorunları şöyle sıraladı:

“ADSM’lerde görev yapan sağlık emekçileri, canla başla mücadele etmekle kalmayıp, aynı zamanda ekonomik şiddetle de yüzleşmektedir. Çalışma koşulları iyileştirilmediği gibi, zaten yoksulluk sınırında olan maaşlar her geçen gün azalmaktadır. Sağlık emekçilerinin ek ödemeleri hakkında sürekli mağduriyetler yaşatılmakta, Sağlık Bakanlığı tarafından deneme yanılma yöntemiyle çalışma barışları bozulmaktadır.”

Uğur, sağlık hizmetinin bir ekip işi olduğunu vurgulayarak, “Tedavi süreci yalnızca hekimlerin değil, asistanların, teknisyenlerin, memurların ve temizlik görevlilerinin ortak emeğiyle yürütülmektedir. İnsan hayatına dokunan bu zorlu görevlerin karşılığı sefalet değil, insanca bir yaşam olmalıdır” dedi.

Bakanlık Tedbir Almıyor

Uğur, “Defalarca MHRS sürelerinin yetersiz olduğunu ve tedavi için yeterli olmadığını dile getirdiğimiz halde hiçbir olumlu adım atılmamış; bu durum hem hizmet bekleyen hastaları hem de mesleklerini icra etmeye çalışan sağlık emekçilerini mağdur etmiştir. Bu merkezlerdeki oda yetersizliği nedeniyle hasta mahremiyeti hiçe sayılmakta, hasta haklarına aykırı davranılmaktadır. Kalitesiz tıbbi malzemelerle nitelikli hizmet verildiğini iddia etmektedir” sözlerini kullandı.

Uğur, “Bakanlığın adeta kendi haline bıraktığı bu merkezlerde, sağlık emekçilerinin olası şiddet vakalarına karşı korunmasına dair hiçbir önlem alınmamaktadır” dedi.

Kadrolu Çalışma Modeli Esas Alınmalı

Uğur, taleplerini şu şekilde sıraladı:

“Sağlık emekçileri, ödeyemedikleri faturaları, kirayı veya çocuklarının okul masraflarını değil sadece hastalarını düşünebilecekleri ücretler almayı istemektedir. Bu ücretlerin ‘taban, teşvik, sabit’ gibi sürpriz iniş-çıkışlarla değil, ‘emekliliğe yansıyan tek kalem maaş’ olarak verilmesini talep etmektedirler. 2008 öncesi ve sonrası göreve başlayanların hak kayıpları giderilmelidir. Enflasyon farkı tüm ücretlere aylık olarak yansıtılmalı ve kamu emekçilerinin alım gücü korunmalıdır. Sözleşmeli modellere son verilerek kadrolu, güvenceli çalışma modeli esas alınmalıdır.”

reklam

YORUM YAP