

Antalya’nın Aksu ilçesinde domates yetiştiriciliği yapan çiftçiler, karşılaştıkları zorlukları dile getirdi.
Üreticiler, hükümetten öncelikli olarak mazot fiyatlarında indirim talep ederken, uygun koşullarda kredi yardımı da istiyorlar.
33 yaşındaki Gürkan Karabağlı, çocukluğundan beri ailesiyle birlikte çiftçilik yaptığını belirtti. Okulu bırakma nedeninin tarımla geçim sağlayabileceklerine olan inancı olduğunu ifade eden Karabağlı, mevcut durumda ciddi ekonomik sıkıntılar içinde olduklarını aktardı:
– “Geçen yıl fidenin tanesini 5,5 liraya alıyorduk, en fazla 7 liraydı. Bu yıl 17 liraya satın alıyoruz. Ama domatesin haldeki alış fiyatı şu an itibarıyla 5-6 lira. Toplama işlemi için para veriyoruz, sandık yükleme ücreti de cabası.”
– “Mazot zaten çok pahalı. Küçüklüğümüzden beri bu sektördeyiz. Her şey mücadeleyle geçiyor. Sürekli çalışıyoruz; sabah akşam demeden. Kışın soba yakıp, soğukta sabahladığımız zamanlar oluyor. Ama şu andaki durum ortada. Bu işi bırakmayı düşünüyorum çünkü para kazanamıyoruz.”
Karabağlı, destek çağrısında bulunarak, “Bize yardımcı olunmasını bekliyoruz. Biz de halk için üretiyoruz. Eğer biz üretmezsek, tüketici de olmayacak. Sadece şunu istiyorum; bize kolaylık sağlansın, bir şeyler yapılsın. Kredi desteği ya da fiyat iyileştirmesi olsun, bir şeyler yapılmalı. Bu şekilde 5-10 liraya batarız” dedi.
‘Torunlarım Bile Rezil Oluyor’
66 yaşındaki Gülsüm Karabağlı ise bel fıtığı ve geçirdiği 25 ameliyata rağmen uzun yıllardır tarım işçiliği yapmaya devam ediyor. “Ne dizim kaldı ne bacağım. Belimden tam 25 kez ameliyat oldum. Bu işi yıllardır yapıyorum. Zamanında okuyamadık, bir meslek edinemedik. Biz çiftçiyiz” dedi.
Karabağlı, “Kazanabiliyor musunuz?” sorusuna şöyle cevap verdi: “Nerede? İşçi, gübre, ilaç, mazot… Hiçbir şeyden kar kalmıyor. Domatesi 30-40 liradan satsak belki kazanırız. Ama bir işçi getirsen 1000 lira.” dedi. “Torunlarım bile rezil durumda. Bu işin içinden çıkamadık. Bu yıl belki ilaç borçlarımızı ödeyemeyeceğiz” diye ekledi.
Halde domatesin 5 liradan alındığını ifade eden Karabağlı, “Bu durumdan hiç memnun değiliz. Biz hakim olamayız, o zaman kimse domates de bulamaz” diyerek sitemde bulundu. Karabağlı, çiftçiye verilen akaryakıt fiyatının mutlaka indirilmesi gerektiğini vurgularken, pazarda domatesin kilosunun 20-25 lira arasında olduğunu da sözlerine ekledi.
‘Çiftçi Olarak Tarihten Silindik’
Karaçallı köyünde yaşayan 51 yaşındaki üretici Nuray Kaya, yıllardır devam ettirdiği çiftçiliği bırakma aşamasına geldiğini söyledi.
Serasında yetiştirdiği domateslerin dalında kaldığını belirten Kaya, artan maliyetler ve düşük alım fiyatlarının üreticiyi tamamen bitirdiğini ifade etti.
Kaya, “Biz çiftçiyiz ama evimizde unumuz bile yok. Serada domateslerimiz dalında kaldı. Bugün yevmiyeyle çalıştırdığımız işçiler bizden daha çok kazanıyor. Biz çiftçi olarak tarihten silindik, yerin dibine girdik” açıklamasında bulundu.
Kaya, 17 liraya fidan aldıklarını ve domatesin maliyetinin ilaç ve gübreyle birlikte 25-30 lira arası olduğunu belirterek, yetkililerin seraya gelerek üretim sürecini yerinde görmelerini istedi:
– “Ayakta kalmamız için öncelikle mazotun, gübrenin ve diğer maliyetlerin düşürülmesi gerekiyor. Bugün domatesi 20 liraya, ertesi gün 3 liraya ve bir başka gün 40 liraya satmak bizi kurtarmıyor. Sabit bir maliyet belirlenmeli.”
– “Bugün yevmiyeci getirsem, 300-500 kasa domatesi 5 kişiye toplatsam 5 bin lira masraf çıkar, kendim dahil değilim. Antalya haline gönderdiğimizde kilosunu 3 liraya alıyorlar.”
– “Bu sıcakta, 50 derece altında kim 3 liraya bu ürünü toplar? Yetkililer gelip bizimle domates toplamasın, sadece otursunlar ve biz çalışırken bu işin ne kadar zor olduğunu görsünler.”
‘Battık, Ayakta Duracak Gücümüz Kalmadı’
51 yaşındaki Nuray Kaya, “Biz battık, artık ayakta duracak gücümüz kalmadı” dedi ve seracılıkla geçirdiği hayatının en zorlu dönemini yaşadığını ifade etti. Yıllardır serada üretim yapmasına rağmen bu yılın kendileri açısından tamamen bitiş noktası olduğunu kaydeden Kaya, komisyonculara, ziraatçılara ve fidan tedarikçilerine borçlandıklarını belirtti.
Ürettikleri domatesin kilosunun hal piyasasında 3 liraya gittiğini ancak pazarda 50-60 liraya satıldığını vurgulayan Kaya, “Biz kazanamıyoruz. 9 ay boyunca ilaç, gübre, yevmiye masrafı yapıyoruz. Bizden alanlar ‘mazot pahalı’ diyor ama biz onlardan daha fazla maliyetle üretim yapıyoruz. Aracılar bizden daha çok kazanıyor” diye konuştu.
Kaya, üreticinin ayakta kalabilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Sadece mazotumuzu, gübremizi, maliyetimizi düşürsünler. Düşük faizli kredi versinler. Aksi halde bu işi sürdüremeyiz.”