

Almanya’nın Köln kentinde bulunan Ford fabrikasında işten çıkarmalar bekleniyor. Yüzyıllık geçmişe sahip bu fabrikada, ilk kez resmi sendika grevi yaşanıyor ve işçiler geleceğe dair kaygılarla boğuşuyor.
14 Mayıs tarihinde gerçekleştirilen 24 saatlik iş bırakma eylemi, Ford Almanya tarihindeki ilk örgütlü grev olarak kayıtlara geçti. IG Metall sendikası tarafından düzenlenen grevde, fabrikadaki 11 bin 500 çalışanın 10 binden fazlası yer aldı.
Ford yönetimi, 2027 yılına kadar Köln’deki 2 bin 900 çalışanın işine son vermeyi hedefliyor. Fabrikada çalışanların büyük bir bölümü Türkiye kökenli göçmenlerden oluşturuyor. Üretim geliştirme mühendisi Ahmet Çözmez, üç kuşaktır Ford ile olan bağlarını anlatırken, “Artık eskisi kadar güvende hissetmiyoruz, endişeliyiz.” ifadelerini kullanıyor.
GÜVEN DUYGUSU ZEDELENDİ
Ford Köln fabrikasında önemli bir Türk işçi nüfusu bulunmakta. İşçi temsilcisi ve mühendis Ahmet Çözmez, DW Türkçe’ye verdiği bilgiler doğrultusunda, dedesi Süleyman Çözmez’in 1970 yılında “misafir işçi”</strong; olarak İstanbul'dan trenle Köln'e geldiğini ve Ford'da montaj hattında çalışmaya başladığını aktarıyor.
Babası Mustafa Çözmez de hem üretim alanında çalışmış hem de işçi temsilcisi olarak görev alarak, Ford’un denetleme kurulunda yer almış.
Üç kuşaktır Ford ile iç içe olan Çözmez ailesi, fabrikanın uzun yıllar “güvence” sağladığı bir işyeri olduğunu düşünüyordu. Ancak işten çıkarmalar ve grev durumu, bu güven duygusunu sarsmış durumda.
YATIRIMLAR HENÜZ BEKLENEN SONUCU VEREMEDİ
Almanya otomotiv sektöründeki ekonomik zorluklar ve elektrikli araçlara geçişte yaşanan sıkıntılar, Ford’un Avrupa’daki geleceğini tehdit ediyor. Köln fabrikasında üretilen elektrikli araçlar, beklenenden daha düşük bir talep görüyor ve yapılan iki milyar euroluk yatırım karşılık bulabilmiş değil.
IG Metall sendikası, işten çıkarmaların önüne geçmek ve işçi haklarını korumak için mücadelesine devam ediyor. Ancak sendika, müzakerelerin Ford’un ABD merkezli yönetimiyle yapılacak görüşmelere bağlı olduğunu belirtiyor.
Ekonomistler, Almanya’da meydana gelen bu krizin hem ulusal hem de küresel otomotiv sektörü üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda uyarıyor. İşçiler ve sendika, belirsizliklere rağmen mücadeleyi sürdürmekte kararlı.
FABRİKANIN TARİHİNDEKİ İLK RESMİ GREV
Almanya’nın Köln kentindeki Ford fabrikasında 14 Mayıs 2025’te yapılan 24 saatlik iş bırakma eylemi, fabrikanın yüzyıllık tarihinde kaydedilen ilk resmi grev oldu. Daha önce 1973 yılında Türk işçiler öncülüğünde gerçekleştirilen sınırlı “yabani grev” ise resmi sayılmamakta.
Bu yeni grev, sadece Köln’deki Ford çalışanlarını değil, Almanya’nın çeşitli bölgelerinden IG Metall sendikası üyeleri ve diğer sektörlerden çalışanların da desteğiyle wide çaplı bir hal aldı. Uluslararası düzeyde de destek mesajları aldılar. Grevin temel amacı, Ford’un 2027 yılına kadar planladığı 2 bin 900 işçi çıkarma kararına karşı durmak ve istihdam güvenliğini sağlamaktı.
FORD’UN BU DURUMA GELMESİ
Ford fabrikasının içinde bulunduğu durum, Avrupa otomotiv sektörünün genel sorunlarını gözler önüne seriyor. Almanya’da Ford, Volkswagen, Mercedes-Benz ve BMW gibi devler, ekonomik kriz ve sektör dönüşümü ile başa çıkmaya çalışıyor.
Elektrikli araç geçişindeki gecikmeler: Almanya’da elektrikli araç üretimi giderek artarken, Ford bu alanda rakiplerine göre daha yavaş kalmış durumda. Köln fabrikasında elektrikli modeller üretiliyor fakat satışlar beklenen seviyelerin altında kalıyor.
Satışlardaki azalma: 2023 yılı itibarıyla Ford Fiesta modelinin üretimi durduruldu. Binek otomobil pazarındaki daralma ve düşük karlılık, durumu daha da kötüleştiriyor.
Küresel ekonomik etmenler: Almanya, üst üste resesyona sürüklenirken, tüketiciler yeni otomobil alımını erteliyor. Ayrıca, ABD’nin otomobil ve parça ithalatına uyguladığı gümrük vergileri de otomotiv sektörüne ek yük getiriyor.
Karmaşık üretim zinciri: Küresel otomotiv üretiminde meydana gelen herhangi bir sorun, tüm sektörü olumsuz yönde etkiliyor. Ford’un Almanya’daki zayıf durumu, yalnızca yerel değil, uluslararası etkiler de yaratabilir.