

İsrail’in İran’a yönelik askeri operasyonları, jeopolitik gerilimi artırarak Türkiye ekonomisindeki iyileşme umutlarını tehlikeye attı. Sözcü Gazetesi‘nde verilen habere göre, bu son gelişmeler enerji fiyatlarını yükselterek Türkiye’de enflasyon ve döviz kurları üzerinde yeni baskılar oluşturma potansiyeli taşıyor.
İran’ın petrol arzındaki olası kesintiler ve Hürmüz Boğazı‘ndaki riskler, ekonomistler tarafından ‘yüksek enflasyon ve eriyen rezervler’ uyarısıyla değerlendiriliyor. Bu durum, Merkez Bankası (TCMB) tarafından temmuz ayında beklenen faiz indirimlerinin de tehlikeye girmesine yol açabilir.
İNDİRİM ERTELENEBİLİR
Ekonomist Güldem Atabay, petrol fiyatlarının üç haneli seviyelere ulaşma olasılığının Türkiye için hem enflasyonu artırabileceğini hem de ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceğini belirtiyor. Atabay, “TCMB, faiz indirimlerinin ertelenmesi durumunda rezervlerini yeniden piyasaya sürmek zorunda kalabilir. Zayıf rezervler, siyasi gerekçelerle değil, bu tür jeopolitik risklere karşı korunmak adına tutulmalı” dedi.
19 HAZİRAN GÜNÜ KARAR ALINACAK
TCMB’nin haftalık repo ihalesiyle piyasaya likidite sağlaması, yatırımcılar tarafından faiz indiriminin hazırlığı olarak yorumlanmıştı. Ancak bu beklenti, İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla bozuldu. Artan gerilimin, küresel ekonomiyi ve enflasyonu olumsuz etkilemesi beklenirken, merkez bankalarının da hareket alanları daralıyor.
Bu bağlamda, TCMB 19 Haziran Perşembe günü gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında kararlarını duyuracak. Çoğu analist, faizde bir değişiklik beklemese de, üst bantta bir düzenlemenin sürpriz olmayacağına dikkat çekiyor. Bu nedenle, karar metnindeki ifadeler dikkatle takip edilecek. Amerikan Merkez Bankası (Fed)’nin faiz kararı da yatırımcıların gündeminde yer alıyor.
PETROL FİYATLARI 150 DOLARA ÇIKABİLİR
Güldem Atabay’a göre, petrol fiyatları üç haneli seviyelere, hatta 150 dolara yükselme potansiyeline sahip. Atabay, böyle bir senaryonun Türkiye için ciddi riskler barındırdığını vurguluyor: enflasyon üzerindeki baskı artabilir, faiz oranları tekrar yükselebilir ve ekonomik büyüme hızında bir düşüş yaşanabilir. Bu çerçevede Merkez Bankası, faiz indirim planlarını ertelemek zorunda kalabilir ve zayıf rezervleri yeniden piyasaya sürmek durumunda kalabilir. Ayrıca, artan gerginlik nedeniyle turizm gelirlerinde de düşüş görülebilir.”