

ABD Başkanı Donald Trump’ın ilaç politikası, Avrupa sağlık sistemleri üzerinde önemli baskılar yaratıyor. Trump yönetimi, ilaç üreticilerinden Amerikan hastaları için fiyatları düşürmelerini talep ederken, bu farkın Avrupa’da yapılacak zamlarla kapatılmasını istemektedir.
Financial Times’ta yer alan habere göre, Trump’ın direktifleri doğrultusunda başlatılan müzakerelerde, küresel ilaç şirketleri ile Beyaz Saray arasında fiyat indirimleri üzerinde görüşmeler sürdürülüyor. Ancak uzmanlar, bu girişimin Avrupa’da ilaç fiyatlarının artmasına ya da bazı ülkelerde yeni ilaçların hiç piyasaya çıkmamasına yol açabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
“EN ÇOK KAYRILAN ULUS” POLİTİKASIYLA BASKI ARTIRILIYOR
Trump’ın Mayıs ayında duyurduğu kararname çerçevesinde uygulanan politika, ilaç üreticilerinin ABD’de uyguladıkları fiyatları, kişi başı GSYİH’si ABD’nin yüzde 60’ı kadar olan ülkelerdeki en düşük seviyeye çekmesini öngörüyor. Bu durum, ilaç şirketlerini, Avrupa gibi daha düşük fiyatlarla satış yapılan pazarlarda fiyat artışı yapmaya zorlamaktadır.
İngiltere’de bu durum, Ulusal Sağlık Hizmeti (NHS) ile devam eden fiyat anlaşması görüşmelerinde hissedilir şekilde etkisini gösteriyor. İlaç şirketleri, Trump’ın politikalarını gerekçe göstererek İngiliz sağlık sisteminden daha yüksek fiyat taleplerinde bulunuyor. Kaynaklara göre, şirketler NHS’te düşük fiyata razı olurlarsa, ABD yönetiminin bu fiyatı örnek alarak kendi pazarlarında da indirim talep edeceğinden endişe ediyorlar.
AVRUPA ÜLKELERİ ZAMLARA DİRENİYOR, İLAÇ GELMEME RİSKİ VAR
Avrupa ülkeleri, bütçe kısıtlamaları ve uzun süreli sözleşmeler dolayısıyla yüksek fiyatlara karşı direnç gösteriyor. Ancak bu direnç, bazı ilaçların Avrupa pazarına geç ya da hiç girmemesi riskini doğurmakta. Trump daha önce Avrupa’yı “bedavacı” olmakla suçlamış ve ucuz ilaçların ABD’nin pahalı sistemi sayesinde mümkün olduğunu ileri sürmüştü.
Forefront Advisors’tan siyasi risk analisti Dustin Benton’a göre, bu politika “Avrupalılar daha fazla öderse, Amerikalılar daha az öder” varsayımı üzerine inşa edilmiştir. PwC’den Philip Sclafani ise hedefin fiyatların ABD’de düşmesi, Avrupa’da ise yükselmesi olduğunu ifade etmektedir.
TİCARET ANLAŞMALARI ÜZERİNDEN DOLAYLI BASKI
Trump yönetimi, ilaç fiyatlarını ticaret anlaşmaları üzerinden de bir baskı aracı olarak kullanmaktadır. İngiltere ile yapılan müzakerelerde Londra, ilaç şirketlerinin faaliyet ortamını iyileştirme sözü verirken, Avrupa Birliği bu konuda daha temkinli bir yaklaşım sergilemekte; zira ilaç fiyatlandırması üye ülkelerin yetki alanında kalmaktadır.
İngiltere Sağlık Bakanlığı, “İlaç maliyetlerini yönetmede etkili mekanizmalarımız var” açıklamasında bulunmuştur. Danimarka “serbest fiyatlandırma” uygulamasına devam edeceğini duyururken, Almanya fiyat belirlemede ilacın fayda analizinin belirleyici olduğunu vurgulamaktadır. Çekya Sağlık Bakan Yardımcısı Jakub Dvořáček ise ABD’nin AB genelinde referans fiyatlama sistemini dayatmaya çalıştığını, ancak bunun göründüğü kadar kolay olmadığını belirtmiştir.
İLAÇ SEKTÖRÜNDE ORTAK BİR ŞİKÂYET: AVRUPA AZ ÖDÜYOR
İlaç sektörü uzun zamandır Avrupa’daki düşük fiyatlardan şikayetçi. İngiliz İlaç Endüstrisi Derneği CEO’su Richard Torbett, Trump’ın politikasının bu görüşü doğruladığını ifade etti: “İngiltere, ilaç için bu kadar az ödeme yaparsa, yatırım kaçırır.”
Ancak uzmanların uyarıları var: ABD ilaç harcamalarını azaltmayı hedeflerken, Avrupa’nın ciddi fiyat artışlarını kabul etmesini beklemek gerçekçi görünmüyor. Sclafani, “İlaç fiyatlarının iki katına çıkacağı bilgisini Avrupalı halka anlatmak oldukça zor olur” şeklinde yorumda bulundu.