CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan, Ankara’da Sosyal Demokrasi Derneği (SDD) ve Friedrich Ebert Stiftung (FES) iş birliğiyle düzenlenen “Türkiye’de, Suriye’de ve Dünyada Yeni Gelişmeler Çerçevesinde Türkiye’deki Mülteciler” konulu çalıştayda açıklamalarda bulundu.
Önceleri Türkiye’de genel nüfus sayımı için bir günlüğüne sokağa çıkma yasağı uygulanıyordu. Ancak e-devlet gibi dijital çalışmalar sayesinde bu yöntem artık geçerli değil. CHP’li Bakan, göçmen sayısını netleştirmek amacıyla bu yöntemi yeniden gündeme getirdi.
Bakan şunları belirtti:
“Türkiye’deki yabancı uyruklu sayısına dair spekülasyonları sona erdirmek için, sokağa çıkma yasağı uygulanacak bir sayım yapılmalıdır. Bu öneri ilk olarak bizim tarafımızdan dile getirilmiş, sonrasında diğer partilerce de ifade edilmiştir. Yabancı uyruklulara vatandaşlık verilmesi hususundaki genel yaklaşımımız; Türkiye Cumhuriyeti’nin bayrağına, kuruluş değerleri ve felsefesine bağlı bireylerin vatandaş olabileceği inancını taşımaktadır.”
Bakan ayrıca, CHP’nin göç politikalarını kapsamlı bir şekilde incelediklerini vurguladı:
“Göç yönetimimiz, tüm bu yaklaşımların dengeli bir şekilde yürütülmesi gerektiğine dayanmaktadır. Biz bir taraftan güçlü ve kararlı bir duruş sergileyerek, düzensiz göçü sona erdirmeyi; diğer taraftan mevcut düzensiz göçmenleri ise ülkelerine planlı bir şekilde, insani koşulları göz önünde bulundurarak geri gönderen adil bir göç yönetimi öneriyoruz. Suriyelileri düzensiz göçmen olarak değerlendirdiğimi belirtmek isterim.”
Suriyelilerin geçici koruma statüsüne de dikkat çeken Bakan, bu durumun sona ermesi gerektiğini ifade etti:
“Geçici koruma statüsünün tanımına göre, ‘ülkesine geri dönemeyen, ülkesinde can güvenliği ve temel hakları tehdit altında olan kişilere geçici süreyle sağlanan korumadır’. Günümüzde, Suriye’deki iç savaş sona ermiş, ülkede rejim değişikliği yaşanmış ve bölgesel dengeler derin bir şekilde değişmiştir. Bu nedenle, Suriyelilerin Türkiye’deki geçici koruma statüsünün hukuken sona ermesi gerekmektedir. Sığınma gerekçesi ortadan kalktığında, geçici koruma statüsü de hukuki zeminini kaybedecektir.”
