reklam
reklam
DOLAR39,8512% 0.1
EURO47,1029% 0.28
STERLIN54,9538% 0.5
FRANG50,5015% 0.58
ALTIN4.279,30% 1,21
BITCOIN106.681,52-0.768
reklam

Fiyatlara Tepkiler Artıyor: Kahvede Çay İçebilmek İçin 5 Kilo Satmak Gerek

Yayınlanma Tarihi : Google News
Fiyatlara Tepkiler Artıyor: Kahvede Çay İçebilmek İçin 5 Kilo Satmak Gerek
reklam

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, bölgedeki çiftçilerle bir araya geldi. Üreticiler, artan maliyetler ve ürün fiyatlarındaki belirsizlikler sebebiyle büyük sıkıntılar çektiklerini ifade etti. Bir üretici, “Üretip de batan tek ülkeyiz” dedi.

Bakırlıoğlu, Manisa'da çiftçilerle yaptığı görüşmelerde, Türkiye'deki tarım politikalarında planlama eksikliğinin ciddi sonuçlara neden olduğunu vurguladı. Geçen yıl domates üreticilerinin zararlarıyla ilgili bilgi vererek, ihracatın kısıtlanmasının iç piyasalardaki fiyatları düşürdüğünü ve bunun üreticileri ciddi şekilde etkilediğini söyledi.

Bakırlıoğlu, “Geçen sene 'Domates üreticisi zarar yaşıyor' dedik, ihracatı kapattınız ve fiyatları altüst ettiniz. 'Seneye millet domates ekmeyecek, kavun karpuz ekecek. O zaman da kavun karpuz fiyatları düşecek' demiştik. Bu gerçekler başımıza geldi. Tarımda planlama yapılmadığı sürece bu tür sorunlar kaçınılmaz olacaktır.” ifadelerini kullandı. Ayrıca, çiftçinin ekimden vazgeçmesi halinde ithalatın artacağını ve bunun da enflasyonu tetikleyeceğine dikkat çekti.

'5 KILO KARPUZ SATILMASI GEREK'

Görüşülen çiftçilerden biri, “Bir kilogram buğday 12,5 lira, bir ekmek 15 lira. Bir çay 10 lira. Kahvehanelerde insan kalmadı parasızlıktan.” şeklinde konuştu.

Bir diğeri ise söz alarak, “Kahveciye veresiye yazdıranlar var. Şakir Abi'nin kahvesinde deftere bakın. Karpuzu 3 liraya satıyor. Şimdi o da 2 liraya düşmüş. 65 kuruş da kırım parası. Kahvehanede çay içebilmek için adamın en az 5 kilo karpuz satması lazım. Gidelim kahveye, bize çay ısmarlaması için 10 kilo karpuz satması lazım.” ifadelerini kullandı.

Çiftçiler, mahsullerinin değer görmediğini vurgulayarak, ürünlerde büyük hayal kırıklıkları yaşadıklarını dile getirdi. Karpuzu 3 liraya sattıklarını, ancak bunun 2 lirasının masraflara gittiğini söyleyen bir üretici, “Para eden bir mahsul gösterin, bir tane bile yok.” dedi.

'MALİYETLER ARTTI, ZARAR MİLYONLARA ULAŞTI'

Üretici Sefa Elmaoğulları, karpuz üretim maliyetlerinin dekar başına 30 bin lirayı bulduğunu, ancak ürünlerini dekar başına yalnızca 12 bin liraya satabildiğini belirtti. Bu durumun dekar başına 18 bin lira zarar anlamına geldiğini ifade eden Elmaoğulları, yüz dönüm arazide bu zararın 1 milyon 800 bin liraya kadar çıktığını açıkladı. Elmaoğulları, “Bu adam Ziraat Bankası'na nasıl ödeme yapacak, nasıl gübre alacak?” dedi.

'ÜRETİP DE BATAN TEK ÜLKE'

Çiftçiler, geçmiş yıllarda domates ve karpuz gibi ürünlerinin tarlada kaldığını ve bu yıl da umutlarla sezona başladıklarını, fakat durumun daha da kötüleştiğini anlattılar. Ayrıca, marketlerin ürün kabul kriterlerinin giderek daha da katılaştığını belirttiler. Beş kamyon karpuz gönderdiklerini, ikisinin “bu büyük, bu küçük, bu yamuk” denilerek geri iade edildiğini aktardılar. İade edilen ürünlerin çoğunluğunun çöpe gittiği ifade edildi.

Manisa'nın Türkiye'de ipotekli tarla oranında birinci sırada yer almasının, tarlaların aslında çiftçilere ait olmadığını gösterdiğini belirten üreticiler, “Kendi tarlamızda icracıyız, işçiyiz, ameleliyiz.” diye konuştular. Bir çiftçi, “Tarih bize gösteriyor ki, üretip de batan tek ülke biziz.” dedi.

Çiftçiler, ürettikleri ürünlerin fiyatının belirlenmesi konusunda etkin bir hakları olmadığını belirterek, “Ben bunu ürettim kardeşim, bunun ederi budur, hakları budur diyemeyen tek çiftçi biziz.” dediler.

reklam

YORUM YAP