Genel Sağlık İş Sendikası üyeleri, 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü vesilesiyle toplu sözleşme taleplerini iletmek amacıyla Sağlık Bakanlığı önünde basın açıklaması düzenledi. Üyeler, “Sadaka değil hakkımızı istiyoruz”, “Hemşireliğin meslek onurunu öldürdünüz” ve “Sağlıkta dönüşüm programına son verilsin” yazılı dövizler taşıyarak “İnsanca yaşamak istiyoruz”, “Sağlıkta şiddet sona ersin” ve “Sağlıkta ticaret ölüm demektir” sloganları attı.
ÖNLÜKLERİNİ BAKANLIK ÖNÜNE BIRAKTILAR
Basın açıklaması esnasında hemşirelerin problemlerine dikkat çekmek amacıyla iki hemşire, önlüklerini çıkararak Sağlık Bakanlığı’nın önüne bıraktı. Genel Sağlık İş Sendikası üyeleri, Türkiye’nin farklı illerinden getirilen toprakları hemşirelerin bıraktığı önlüklerin üzerine döktüler.
‘FİNLANDİYA’DA 6 KİŞİLİK İŞİ TÜRKİYE’DE 1 HEMŞİRE YAPIYOR’
Genel Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Derya Uğur, Türkiye ve Finlandiya’daki sağlık hizmetlerini karşılaştırarak, “Finlandiya’da bin 934, Almanya’da bin 233 hemşire bulunurken, Türkiye’de 356 hemşire vardır. Yani Finlandiya’da 6 hemşirenin yaptığı işi Türkiye’de 1 hemşire üstlenmektedir. Aldığı ücretler ise insanca bir yaşam sunmaya yetmemektedir” ifadelerini kullandı.
‘TOPLU SÖZLEŞME GÖRÜŞMELERİ BAŞLAYACAK’
Uğur, şunları kaydetti:
“Ülkemizde, siyasi iktidarın yanlış ekonomi politikaları nedeniyle ekonomik kriz her geçen gün derinleşirken, kamu emekçileri açısından kritik bir dönüm noktasına gelinmiştir. Kamuda çalışan 4 milyona yakın memur ve 2,5 milyon memur emeklisi için 2025-2026 yıllarında alacakları maaş zamlarının, sosyal ve özlük haklarının belirleneceği 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri başlayacaktır.”
TALEPLERİ SIRALADILAR
– Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerine yapılan tüm ödemeler, en az yoksulluk sınırı üzerinde olmak şartıyla (taban, teşvik, nöbet vb.) emekliliğe yansıtılarak tek kalemde ödenmelidir. Enflasyon farkı tüm ücretlere aylık olarak yansıtılmalı, kamu emekçilerinin alım gücü korunmalıdır.
– Gelir vergisi dilim oranları yüzde 15’te sabitlenmelidir. Sözleşmeli modellere son verilerek kadrolu ve güvenceli çalışma modeli esas alınmalıdır. Fiili hizmet süresi zammı yıl başına 90 gün olarak tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını kapsayacak şekilde düzenlenmelidir.
– Sağlık hizmeti sunulan kurum ve kuruluşlarda şiddeti önlemeye yönelik etkili ve uygulanabilir Sağlıkta Şiddet Yasası acilen hayata geçirilmelidir. 5510 mağduriyetine son verilmeli, emekli olanlar ile çalışanlar arasındaki emekli aylığı ve özlük hakları farklılıkları giderilmelidir. Tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanları giyim yardımından yararlanmalıdır.
– Giyim yardımında günün koşullarına uygun gerçekçi bir artış yapılmalıdır. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının yakınları için 7 gün 24 saat kreş ve yaşlı bakım evi hizmeti sağlanmalıdır. Hizmet verilemeyen yerlerde maddi destek sağlanmalıdır. Başta üniversite hastaneleri olmak üzere tüm sağlık ve sosyal hizmet iş kolundaki kamu kurum ve kuruluşlarında mazeret atamalarında yaşanan problemler giderilmelidir.
– Sözleşmeli yöneticilik modelinden vazgeçilerek, tüm yöneticilerin ehliyet ve liyakat kriterlerine göre atanması sağlanmalıdır. Sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının iş yükünü artıran personel eksiklikleri giderilmeli ve gerekli personel istihdamı yapılmalıdır. Aile Sağlığı Merkezleri, hizmet vermesi gereken kamu binalarında güvenliği sağlanacak biçimde verimli çalışmaya uygun hale getirilmelidir. 7 gün 24 saat hizmet üreten sağlık ve sosyal hizmet alanında gece çalışma saat ücretleri, normal nöbet saati ücretinin, aylık ücretin saat başına düşen tutarının en az iki katı olarak ödenmeli, bu nöbet ücretleri resmi ve dini bayramlar için yüzde 100 artırılmalıdır.
– Kamu tarafından idari izin ilan edilen günler, aylık mesai saatlerinden düşülmeli ve idari izin günlerinde çalışan personele çalışma karşılığı nöbet ücreti ödenmelidir. Sendika üyelik ve üyelikten çekilme süreçlerinin e-devlet üzerinden yapılabilmesi için gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Sağlık meslek görev tanımları, mevcut yönetmelikler de dahil olmak üzere sendikalar ve meslek orgütleri ile birlikte kurulacak komiteler tarafından ivedilikle yeniden düzenlenmelidir.
– Faaliyet alanına göre çok tehlikeli sınıftaki sağlık hizmeti sunucularının tamamı riskli birim olarak değerlendirilerek tüm hak edişleri buna göre düzenlenmelidir. Aile ve sosyal hizmet bakanlığına bağlı yatılı kuruluşlarda çalışan personel için sosyal hizmet tazminatı 100 puan, diğer kuruluşlarda ve merkez teşkilatında çalışanlar için 50 puan olmalıdır.
Listemizdeki bu uzun talepler, sağlık alanındaki göz ardı edilen ve kronikleşen sorunların bir göstergesidir. Sağlık sisteminin bu kötü durumdan kurtarılması için atılacak adımların, bu sorunların farkında olunmasını gerektirdiği vurgulanmalıdır. Doktorlar için ‘giderlerse gitsinler’ diyen, sağlık emekçilerini ‘gidin yakalarına yapışın’ diyerek halkı kışkırtan iktidar mensuplarıyla sendika liderlerinden oluşan bir ortamda bu taleplere karşı olumlu sonuç alınması imkansız görünmektedir.
