

TFF 1. Lig’de relegasyona uğrayan Ankaragücü, 24 Mayıs’ta olağanüstü genel kurula hazırlık yapıyor. Bu kritik seçim öncesi Gazi Ercüment Tekin ve Bent Ahlat kendilerini aday olarak duyurmuşken, beklenmedik bir açıklama geldi.
Ankaragücü’nün önceki yönetiminde taraftardan sorumlu yöneticilik yapmış olan Gülsen Yılmaz, aday olmayacağını belirtse de, söyledikleri gelecekteki adaylığının ipuçlarını veriyor.
Gülsen Yılmaz’ın ifadeleri şöyle:
“Başkan adayı olacağıma dair bir durum söz konusu değil. Böyle bir açıklama yapmadım. Bana başkanlık için bir teklif gelmedi. Bizde görev istenmez, verilir. Eğer Faruk Koca tarafından bir görev teklifi gelir ise bunu kabul ederim. Bunu, siyasi kariyerimi tehlikeye atmak riski ile söylemekteyim.”
“Teklif Gelirse Reddetmem, Süper Lig’e Çıkarım”
“Bana başkan adayı olmam için bir teklif gelirse bunu reddetmem. Başarılı olurum ve takımı önce 1. Lig’e, ardından Süper Lig’e taşırım. Görev verilirse bunu kabul ederim, tüm gücümü ortaya koyarım. Hırslı ve çalışkan bir insanım. Para her şey değil; emek ve insanlık da bir o kadar değerli. Bu iddiamı Faruk Bey’e de ilettim. O da bu durumu önemli buldu. Ancak onun, aklında başka adaylar olduğunu düşünüyorum.”
“Ciddi Kaynaklar Bulabilirim”
“Bu elbette ciddi bir sorumluluk. Büyük paralar gerekiyor. Ancak Faruk Bey’in bu konuda bir katkı sağlayacağını düşünüyorum. Ayrıca Ankara’daki iş insanları ve esnaf çevremle önemli kaynaklar bulabilirim. Ankara’nın dinamiklerini harekete geçirmeliyiz. Şehirde çok sayıda varlıklı insan bulunuyor. Onları harekete geçirir, bu paraları kayıt altına alarak kamuoyuna duyurabilirim.”
“Benim Dönemimde Durum Farklıydı”
“Son dönemlerde taraftarlarımız arasındaki sorunlardan dolayı üzgünüm. Bu konuda gerekli uyarıları da yaptım. Benim dönemimde durum böyle değildi. Farklı bir strateji izliyordum. Taraftarlarla yakın ve samimi ilişkilerim vardı. Sorunları çözmek adına onlarla bir araya gelir, sohbet eder ve yemek organizasyonları düzenlerdim. Bu toplantılar sayesinde problemleri çözmeye çalışıyorduk. O dönemde daha içten bir ortam vardı.”