

Gazeteci Ercüment Akdeniz ile Yıldız Tar’ın da aralarında bulunduğu dört kişi, PKK/KCK silahlı terör örgütüne bağlı olduğu iddia edilen Halkların Demokratik Kongresi (HDK) soruşturması kapsamında yaklaşık iki ay önce tutuklandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteciler hakkında bir iddianame hazırladı. İddianamede, “PKK/KCK silahlı terör örgütünün talimatı doğrultusunda kurulan HDK içerisinde yer aldığı, görüş ve düşüncelerini benimsediği, örgüt adına ve lehine çeşitli etkinlikler gerçekleştirdiği, örgüt hiyerarşisine uygun davrandığı ve PKK/KCK’nın hedefleri doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu” şeklinde iddialar yer aldı.
GEZİ EYLEMLERİ DE İDDİANAMEDE
Ercüment Akdeniz ile ilgili iddianamede, “Taksim Yayalaştırma ve Gezi Parkı projelerine karşı 29/06/2013 tarihinde bir eyleme katıldığı, grubun bir parçası olarak düzenli bir şekilde hareket ettiği” bilgisi yer aldı. Akdeniz, bu suçlamayla ilgili olarak, “Bana gösterilen fotoğraflardaki kişinin ben olduğum vurgulanıyor. Ancak o dönemde emniyet ve yargı organlarında çok sayıda FETÖ/PDY mensubu bulunduğu için bu tespitlerin fotomontaj olabileceği ihtimali üzerine düşünüyorum. Gördüğünüz ikinci fotoğraf ise Gezi eylemlerinden önce barışçıl bir eylem hakkımızı kullanarak sanat çevreleriyle birlikte Gezi Parkı’na gittiğimiz ve basın açıklamasından sonra alandan ayrıldığımız güne ait.” şeklinde ifade verdi.
“BEN GEZİ EYLEMLERİNE KATILMAK İÇİN KİMSEDEN TALIMAT ALMADIM”
Akdeniz’in iddianameye yansıyan Gezi eylemleri ile ilgili ifadeleri şu şekilde oldu:
“Benim buraya gitme nedenim, parkta bulunan ağaçların kesilmemesiyle alakalıydı. Gösterilen son fotoğraf, emniyet güçlerinin parka müdahale edip onu boşalttıktan sonra, barışçıl bir şekilde sona ermesi için yapılan müzakerelere aittir. O dönemde herhangi bir gözaltı işlemi olmamıştır. Gösterilen ilk fotoğraftaki kare ise eylemlerin sona ermesinin ardından, valilik yasağının kalkmasının ardından Taksim Meydanı’na gittiğimiz güne ilişkindir.
O gün emniyet güçleri tarafından 2911 sayılı kanuna muhalefet suçlamasıyla gözaltına alındım ve sonraki adli süreçte bu dosyadan beraat ettim. Ben Gezi eylemlerine katılmak için hiç kimseden talimat almadım, amacım demokratik ve barışçıl bir eylem yoluyla taleplerimi duyurmaktı.”
GAZETECİLERİN TELEFON GÖRÜŞMELERİ DELİL OLARAK SUNULDU
Ercüment Akdeniz ve Yıldız Tar’ın basın açıklamaları ile gösteri yürüyüşlerini haberleştirmek amacıyla gerçekleştirdikleri telefon görüşmeleri, HDK üyeliğine delil olarak iddianamede yer aldı.
Savcılık, sanıkların Türk Ceza Kanunu’nun 314/2 maddesi uyarınca “silahlı örgüt üyeliği” suçlamasıyla beş yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti. Ayrıca, Terörle Mücadele Kanunu’nun 3 ve 5. maddeleri uyarınca artırımlı ceza isteminde bulundu.