CHP’de kurultay meselesi, parti içi tartışmalara zemin hazırladı. Eski genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu, eğer mutlak butlan kararı çıkarsa yönetime döneceğini açıkladı. Genel Başkan Özgür Özel ise “Biz kayyuma da butlana da partiyi bırakmayız” sözleriyle Kılıçdaroğlu’nu dolaylı olarak hedef aldı. Kurultay çekişmesi gazetelerin manşetlerinde yer alırken, CHP içindeki başka bir tartışma da giderek büyüyor.
19 Mart'ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik gerçekleştirilen operasyonun ardından, CHP yönetiminin önceliği Ekrem İmamoğlu ve ekibi oldu. İstanbul'un ilçelerinde ve çeşitli illerde mitingler düzenlenmekte. Ancak son zamanlarda CHP içerisinde, “Partinin başka bir gündemi yok. Tüm ilgimiz Ekrem Başkan’da. Operasyona karşı durmak elbette önemli fakat iktidara yönelen bir partinin ‘Türkiye'yi nasıl yöneteceğine dair projeleri de öne çıkarılması gerekiyor’ şeklinde eleştiriler gündeme gelmeye başladı. CHP kulislerinde İran-İsrail savaşının yanı sıra bölgedeki diğer olaylara ilişkin parti görüşünün kamuoyuyla ya geç ya da eksik paylaşıldığına dair eleştiriler artıyor. Cumhuriyet’e konuşan Özgür Özel, “Parti içinden eleştiri var mı?” sorusuna şu yanıtı verdi:
SAHADA KARŞILIĞI VAR
“Siyasi partilerde eleştiri olabilir. 47 yıl sonra birinci parti olduk, belediyelerin yüzde 65’ini kazandık, tüm anketlerde birinci sıradayız ve tarihimizin en büyük saldırısıyla karşı karşıyayken ‘CHP iyi yönetilemiyor. İmamoğlu’na fazla sahip çıkılıyor’ gibi eleştirileri doğru bulmuyorum. Zaten sahada da tutumumuzun karşılığı var, eleştiri yok.”
Kurultay ile ilgili mutlak butlan konusunun “geç” kalındığı ve “şaibe” iddialarına gereken yanıtın hemen verilmemesinin sıkıntı yarattığını düşünenler de mevcut. Kılıçdaroğlu’nun en sert eleştirisinin “kurultayla ilgili şaibe” konusundaki partinin hukuk kurullarını işletmemiş olması olduğunu belirtiyorlar. Bu noktada Özgür Özel’in düşüncesi ise şöyle:
KAYYUMA BIRAKMAYIZ
“Siyasi Partiler Kanunu’nda kayyum yok, Çağrı Heyeti var. O konuda da ‘40 gün içinde seçim yapılır’ deniyor. Kayyum, partiyi yönetmiyor, seçimleri yapıyor. Biz kayyuma da, butlana da partiyi bırakmayız. Seçmen, siyasetçiye, delege ise genel başkana bir bayrak verir. O bayrağı taşımayı beceremezseniz, ne size ne kurumunuza güven kalır. Eğer biz 19 Mart’ta Erdoğan’ın darbesine direnmeyip, ‘Bırakalım, yargı kararını versin’ deseydik, Saraçhane’ye gitmeyip, milyonlarla birlikte bu mücadelenin içinde yer almasaydık, İstanbul’un iradesine kayyum atanacak ve İBB’yi 4 yıl boyunca yönetecekti. Olağanüstü kurultayda delegeden bir kez daha onay aldık ve geçerli oyların tamamını aldık. Delege iradesini tazeledik. Bunu bir kenara bırakamam. Sayın genel başkan, kayyum meselesini yanlış biliyor olabilir ama CHP’yi, kurultayda seçilmemiş kimse yönetemez. 81 il başkanı ve belediye başkanları da buna itiraz ediyor. AKP’nin oyununa gelmemek gerekir.”
NEDEN GÖRÜŞMEDİLER?
Özel’e yöneltilen eleştirilerin ana noktası ise şu: “Özgür Başkan, mutlak butlan ya da kayyum konuları gündeme geldiğinde Kemal Başkan’la hemen görüşmeliydi. Sorunu birlikte çözme iradesini gösterebilirdi. Ancak bu gerçekleşmedi.”
Kılıçdaroğlu'nun görüşü net: “Şu anda konuşulacak bir konu yok. Ne zaman karar çıkacak, bu konuda bir belirsizlik var. Karar çıktığında durumu Özgür Bey ile değerlendiririz. İsterse davet ederim, istersek konuşuruz.”
Sarayın Ekmeğine Yağ Sürüyorlar
30 Haziran’daki kurultay davası duruşması yaklaşırken, CHP içerisindeki tartışmalar artış gösteriyor. CHP’liler, önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nu doğrudan eleştirmeye başladı. Tepkiler şöyle:
– CHP Grup Başkanvekili Murat Emir: Kayyum planı saraydan çıkarıldı. Bu planın bir parçası olan herkes aslında sarayın ekmeğine yağ sürmektedir. Birkaç kişinin hırsı ve koltuk sevdası nedeniyle CHP’yi kaotik bir duruma sokmaya izin vermeyeceğiz. Mutlak butlan kararı vermeye cesaret edenler, bu cesareti ‘Mutlak butlan kararı alındığında gelir otururum’ diyen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan alıyorlar. Hiç kimsenin bu oyunun bir parçası olma hakkı yok. Gelinen nokta hayli tehlikeli. Artık siyasi iktidar, bazı aparatlar aracılığıyla beğenmediği seçimleri ve değişiklikleri yok saymakta ve en büyük rakibini kaosa sürüklemek için fırsat kollamaktadır.
– CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal: CHP’yi mahkeme salonlarında yıpratmaya çalışanlar, AKP’nin yıllardır yapamadığını içeriden gerçekleştirenlerdir! Bu kumpaslara geçit vermeyeceğiz. Bu parti mahkeme salonlarında değil, halkla birlikte savaş meydanlarında kuruldu ve yine halkla yoluna devam edecektir! CHP’yi içeriden çökertmeye çalışanlar bilmelidir ki: Halkın seçtiğini yok saymak, sizi partili değil; sarayın aparatı yapar.
