reklam
reklam
DOLAR38,7543% -0.02
EURO43,1068% -1.25
STERLIN51,1205% -0.92
FRANG45,9229% -1.51
ALTIN4.013,44% -3,14
BITCOIN104.369,280.761
reklam

Ek atama isteyen öğretmenlerden protesto: 100 bin ücretli öğretmen varsa 100 bin açık vardır

Yayınlanma Tarihi : Google News
Ek atama isteyen öğretmenlerden protesto: 100 bin ücretli öğretmen varsa 100 bin açık vardır
reklam

2024 KPSS’ye ek atama talep eden yüzlerce öğretmen adayı, Ulus Meydanı’nda bir araya gelerek eylem gerçekleştirdi. Protestocular, “ölen eğitim sistemi ve öğretmenliğin gıyabi cenaze namazını kıldıkları” temsili bir tabutla meydana geldiler. Tabutun içine derece yapmış öğretmen adayları sınav sonuç belgelerini bıraktı ve atanamayan öğretmen adaylarının anneleri de karanfil bıraktı.

Eylem sırasında öğretmenler, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e haklarını helal etmediklerini belirttiler.

Protestonun konseptine uygun olarak siyah giyinen öğretmen adayları, “gıyabi cenaze namazı” sonrasında ellerindeki siyah balonları gökyüzüne bıraktı.

Öğretmen adayları adına basın açıklamasını okuyan Saime Turgut, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Bugün burada bir umutla değil, bir kıyımın ardından toplandık. 2024 yılında gerçekleştirilen Kamu Personeli Seçme Sınavı (KPSS) sonrasında yapılan 15 bin öğretmen ataması, birçok branşta büyük hayal kırıklığına neden olmuştur. Cumhuriyet tarihinde ek atamalarda dahi verilmeyen bu sayı, yıllarını KPSS hazırlığı için harcayan, gece gündüz emek veren binlerce öğretmen adayının adaletsiz bir branş dağılımıyla hayallerinin, emeklerinin ve onurlarının yok sayıldığını gösteriyor. Özellikle lise düzeyinde olmak üzere tüm eğitim kademelerindeki 72 branşta görev yapan öğretmen adayları için belirlenen kontenjanlardaki dengesizlik, bireysel mağduriyetlerin yanı sıra ülke eğitimine uzun vadede ciddi zarar verecektir.

“BİZ ÖĞRETMENLER VAZGEÇMEYİZ”

Siz bu ülkenin çocuklarına öğretmen istemiyor musunuz? Boş geçen dersler, öğretmensiz sınıflar ne olacak? Bir yanda binlerce öğretmen açığı, öte yanda mesleğine adım atamayan yüz binlerce idealist genç… Bu nasıl bir çelişkidir? 80 üzeri KPSS puanı alarak ilk 50-100-200’e giren öğretmen adaylarının bile atanamama riskiyle karşı karşıya kalmaları, sistemin adaletsizliğini gösteriyor. Bu kürsüde sadece kelimeler yükselmiyor, umutlar, emekler, gözyaşları, ailelerimizin beklentileri ve milyonlarca öğrencinin hayalleri yankılanıyor. Biz öğretmenler vazgeçmeyiz. Çünkü biz vazgeçersek, bu ülkenin yarınları da vazgeçer. Unutmayın, bir ülke, öğretmenine verdiği değer kadar güçlüdür. Biz burada sadece kendimiz için değil, Türkiye’nin geleceği için konuşuyoruz.

“ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİĞE TERK EDİLEN SİSTEM ÖĞRETMENLİK MESLEĞİNİN İTİBARINI DÜŞÜRMEKTE”

Ücretli öğretmenliğe terk edilen sistem, öğretmenlik mesleğinin itibarını düşürmekte, meslek etiğini hiçe saymakta, öğrencilerin akademik başarılarını olumsuz etkilemekte ve biz derece yapan öğretmenlerin atanmasına engel olmaktadır. Bu nedenle, ülkenin geleceğini eğitecek biz öğretmenlerin sesini kısmak mümkün değildir. Bu sadece bir eylem değil, bir varoluş mücadelesidir. Eğer sınıfımız yoksa, sokaklar bizim kürsümüzdür. Tahtamız yoksa, megafon bizim sesimizdir.

Bize 15 bini çok görenlere sesleniyoruz: Öğretmen açığını kabul ediyorsanız; gençlerin göçünü, tükenmişliğini, yoksulluğunu görüyorsanız ve bu ülkenin aydınlık geleceğini istiyorsanız, öğretmenine sahip çıkın. Emeğe, bilime, adalete sahip çıkın. Ek atama hakkımızı bize verin.

“ATAMALARDA MÜLAKAT DEĞİL, LİYAKAT ESAS ALINMALIDIR”

Atanamayan öğretmen yoktur, atamayan bir sistem vardır. Bu sistemin mağdurları olarak taleplerimiz nettir; ücretli öğretmenlerle idare edilmeye çalışılan eğitim sistemi için, en az ücretli öğretmen sayısı kadar ek atama yapılmalıdır. Adaletsiz dağıtılan branş kontenjanları, adaletli, şeffaf ve ihtiyaca uygun bir şekilde dağıtılmalıdır. Atamalarda mülakat değil, liyakat esas alınmalıdır. Öğretmenlerin insanca yaşaması için, atama süreci keyfi değil, planlı olmalıdır.”

“15 BİN DEĞİL 100 BİN ATAYACAKSINIZ”

Öğretmen adaylarının eylemine destek için Ulus Meydanı’nda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, şu ifadeleri kullandı:

“Ücretli öğretmen demek, ücretli köle demektir. İstanbul’da 11 bin, 12 bin, 13 bin lira civarında maaş alanlar var. Türkiye’de 100 bine yakın ücretli öğretmen bulunuyor. Ben buradan bu iktidarı hala destekleyenlere, iktidar mensuplarına soruyorum; ücretli doktor var mı? Doktor olmayıp da hastanede ücretli doktor olarak çalışan var mı? Ücretli pilot var mı? Hayır. Ücretli mühendis var mı? Yok. Ziraat mühendisi olmayıp da ücretli ziraat mühendisi olarak çalışan var mı? Yok. Siz eğitime nasıl olur da bu kadar aşağıda bir hizmet alanı olarak bakıyorsunuz? Ücretli öğretmen demek, eğitimin yüzde 60-70 oranının eğitimle alakasının olmaması demektir. Peki, bu ücretli öğretmenlerin hangilerinin ücretli öğretmen olacağını seçen bir sistem var mı? Hayır. Kim AK Parti teşkilatlarına yanaşırsa, kim bürokrasinin içinde yer alırsa… 100 bine yakın insan derslere giriyor. Böyle bir eğitim sistemi nasıl olabilir? Eğer bir ülkede 100 bin ücretli öğretmen varsa, bu 100 bin öğretmen açığı olduğu anlamına gelir. 15 bin değil, 100 bin atayacaksınız kardeşim.”

“BAKAN UTANMADAN, SIKILMADAN, MEGOLAMANCA YİNE HİKAYE ANLATIYORDU”

Son günlerde Milli Eğitim Bakanlığı önünde eylem yapan mülakat mağduru öğretmenlerin sözcülüğünü yapan Özkan Özdemir’in, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “megoloman” ifadesini kullanmasına tepki gösteren Özçağdaş, “Bu iktidar dedi ki, ‘mülakatları kaldırıyorum kardeşim.’ Mülakatları kaldırıyorum diyenler, utanmadan, sıkılmadan, yüzsüz bir şekilde mülakat yapmaya karar verdiklerini söylediler. Eğitim alanında bizler, sendikalar, eğitim fakülteleri, uzmanlar burada. Hepsi dediler ki, ‘Bölgesel eşitsizlikler olur. Yapmayın.’ Dün Milli Eğitim Bakanı’na eleştirisini dile getiren, hakkını arayan öğretmene ‘megaloman’ diyen bakan, utanmadan, sıkılmadan yine hikaye anlatıyordu.”

reklam

YORUM YAP