

AKP Genel Başkanvekili Efkan Ala, parti genel merkezinde düzenlenen bir basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi.
Ala, anayasaların ülkelerde krizleri önlemek amacıyla yapıldığını belirterek Türkiye’de ise anayasaların kriz bir kaynağı haline geldiğini ifade etti. Şu ifadeleri kullandı:
– “Bu durum 60, 61, 71 ve 80’de de yaşandı. 28 Şubat, e-muhtıra, 17/25 Aralık ve 15 Temmuz’da da anayasa her zaman krizin kaynağı oldu. Oysa anayasalar bir çözüm aracı olmalı.”
– “Millet, siyasetin ülkeyi yönetmesini istiyor; ancak anayasa, siyasetinin yönetmesini engellemeye çalışıyor. Çünkü anayasayı millet yapmadı. Siyaseti kurumsallaştırmak gerekiyor. Şu anda güçlü liderler ve siyasi iktidar, vesayet odaklarını etkisiz hale getirmeyi başardı.”
– “Ancak anayasal konumlarını hala sürdürüyorlar. ‘Sivil irade Türkiye’yi yönetecek’ anlayışı, milletin kabul ettiği bir durum. Devlet kurumları da bu durumu destekliyor. Bunun için düzenlemeler yapılması gerekiyor.”
Ala, tüm partilerin yeni bir anayasaya ihtiyaç duyduğu konusunda hemfikir olduğunu belirterek, “O zaman hep birlikte yeni anayasayı tartışmalıyız. Herkesin taleplerini ifade edebileceği bir ortam yaratmalıyız” dedi.
Ala, 1876’dan beri var olan 200 yıllık birikimle Türkiye’nin yeni bir anayasayı hazırlayabileceğinin altını çizdi.
Yeni Anayasa Konuşulabilir Hale Geldi
Siyasetin geçmişte benzer konularda ilerlediğini ancak müdahalelerin sık olduğunu dile getiren Ala, “60’dan bu yana demokrasimiz neredeyse bir ara rejim halini aldı” dedi:
– “AK Parti sayesinde artık iktidar arayışı sandıkta yürütülmekte. Bu büyük bir değişim. Artık kimse Genelkurmay ya da Anayasa Mahkemesi koridorlarında iktidar aramıyor.”
– “Bu ortamda, Türkiye’nin mevcut siyasi ve ekonomik durumunda yeni bir anayasayı tartışmak partiler için daha rahat hale geldi.”
– “Eğer silahlar siyasetin yerine geçerse, Türkiye huzur içerisinde birçok düşünceyi rahatça tartışma fırsatı bulabilir. Bu da ülkenin sivilleşmesini ve hak ve özgürlüklerde ilerleme sağlamasını mümkün kılacak.”
Muhtelif İhtiyaçlarla Birlikte Yapmak İstiyoruz
Anayasa yapım sürecinde tüm siyasi partilerin uzlaşmasının önemine değinen Ala, “Bir çoğunluğumuz olsa bile muhalefetle birlikte anayasayı yapmak istiyoruz. Toplumun geniş kesimlerinin rızası olan bir anayasa, Türkiye’nin önünü açacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
MİT Raporlarını Bekliyoruz
Türkiye’nin “terörsüz bir ülke” hedefine yönelik gelişmeler kaydettiğini kaydeden Ala, terör örgütünün silah bırakma süreci hakkında iyimser olduğunu belirtti. Yaz aylarında sürecin tamamlanmasını beklediklerini söyledi.
Güvenlik birimlerinin provokasyonları önlemek için çalıştığını vurgulayan Ala, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin önerdiği Meclis’te kurulacak komisyonun sürecin güvenlik birimleri tarafından tamamlanmasının ardından faaliyete geçeceğini ifade etti.
Ala, “MİT raporları gelecek ve Meclis gerektiğinde devreye girecektir. Aşama aşama ilerliyoruz. Gelecekte atılacak adımları acele etmeden değerlendirmek önemli.” şeklinde konuştu.
Sesli Reformlar Sürecini Başlatmak İstiyoruz
AK Parti’nin kapsamlı bir reform programı hazırladığına işaret eden Ala, şunları söyledi:
– “Önümüzdeki dönemde ‘sesli reformlar’ sürecini başlatmak istiyoruz. Türkiye’nin kamu yönetimi, piyasası, hak ve özgürlükleri ve dönüşüm alanlarında eş zamanlı düzenlemeler yapabilmesi için bir reform planı hazırladık.”
– “Bu reformlar sosyal politikalardan ekonomik dönüşüme kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Bu adımları atmazsak orta gelir tuzağında kalırız ve üst gelir grubuna çıkamayız.”
– “Eğitim ve sanayi gibi alanlarda dönüşüm yapmadan yüksek teknoloji üreten ülkelerle rekabet edebilir miyiz? TOGG örneği gibi yüksek teknolojiyle üretilen projelerimiz var.”
Ala, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizerek, büyükşehir belediye sayısının 2’den 30’a çıkarıldığını hatırlattı ve bu konuda daha fazla yetki verilmesi için çalıştıklarını ekledi.
“Vatandaşlara daha yakın hizmet sunan, hızlı karar alabilen birimler oluşturmalıyız” diyen Ala, bu süreçte sivil toplumun ve paydaşların görüşlerinin alınmasının önemli olduğunu belirtti.