reklam
reklam
DOLAR38,7786% 0.39
EURO43,8944% 0.27
STERLIN51,6488% 0.37
FRANG46,6481% 0.44
ALTIN4.143,57% 0,97
BITCOIN103.621,030.665
reklam

Diyarbakır’da Kadınlardan ‘Aile Yılı’na Tepki

Yayınlanma Tarihi : Google News
Diyarbakır’da Kadınlardan ‘Aile Yılı’na Tepki
reklam

Diyarbakır Şiddetle Mücadele Ağı ve Dicle Amed Kadın Platformu öncülüğünde çok sayıda kadın bir araya geldi.

Bu etkinlikte kadınlar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2025 yılını “aile yılı” olarak ilan etmesine karşı çıktı.

Kadına yönelik şiddet konusunda seslerini yükselten kadınlar, “Kadına ve kadın bedenine yönelik politikaları kabul etmiyoruz” sloganları ile yürüdü.

Yürüyüş, Büyükşehir Belediyesi’nden başlayarak Dağkapı Meydanı’na kadar devam etti. Diyarbakır Eğitim Sen 1 No’lu Şube Kadın Sekreteri Arzu Koç, yürüyüşün ardından katılımcı kuruluşlar adına bir basın açıklaması okudu.

“Bu Tercih Değil, Politik Bir Müdahaledir”

Koç, şöyle konuştu:

“Kadını anne, eş ve doğurucu olarak sınırlamaya çalışan, bedenimize, hayatımıza ve kararlarımıza müdahaleyi hedefleyen ataerkil siyasetin güncel ifadesidir. 2025’i “Aile Yılı” ilan eden zihniyet, yalnızca kadınlara ne yapması gerektiğini söylemekle kalmıyor; kadınların kim olduklarını unutturmayı ve onları tekil bir kimliğe hapsetmeyi amaçlıyor. Bizler biliyoruz ki bu bir tercih değil, politik bir müdahaledir. Erkekler tarafından “Normal doğum” pankartlarıyla statlara taşınan doğurganlık dayatması, kamusal alanda doğrudan bedenimize çizilmek istenen bir sınırdır. Bu sınırla, bizlere, yalnızca kadınlara ait olan yaşamlarımız, kararlarımız ve bedenimiz devlete, erkeğe ve aileye zimmetlenmeye çalışılıyor.”

“Yaşamlarımızı Hedef Alan Tehditler Görmezden Geliniyor”

Koç, konuşmasına devam ederken şu sözleri ekledi:

“Çıplak hakikat, yaşamda başkadır. Doğum hizmetlerinin yeterince yok olduğu, kadın doğum uzmanının bulunmadığı, ameliyathanelerin işlemeyen, hastaların yolda doğum yaptığı bölgelerde kadınlara doğum biçimi dayatmak, sağlık hakkının değil, ideolojik bir kontrolün ifadesidir. Bitlis, Şırnak, Adıyaman ve Van gibi yerlerde kadınların yaşamları riske atılırken; kadınların doğurması değil, yaşaması bile güvencede değildir. Bu koşullar altında “normal doğum”u teşvik etmek, kadınlara yönelik sistematik ihmalin üstünü örtme çabasıdır.

Bu politikalar yalnızca sağlıkla sınırlı değildir. Kadınlara “Aile Yılı” gibi uygulamalarla roller dayatılırken yaşamlarımızı tehdit eden gerçek tehlikeler görmezden gelinmektedir. Hakikat, her gün kadınların erkekler tarafından öldürülmesidir. Her geçen gün artan kadın cinayetleri, cinsel saldırı, cinsel taciz ve istismar olayları gerçektir. Kadınlar sokakta, iş yerinde, evde; kısacası yaşamın her alanında şiddetin hedefi haline gelirken, iktidar şiddeti önlemek için politikalar üretmek yerine bu yaşatmama kültürünü aile kutsamasıyla beslemektedir. Failler korunmakta, cezalar hafifletilmekte ve kadınlar sadece boyun eğmeye zorlanmaktadır.”

“Yaşamı Savunuyoruz”

Koç, “Eril iktidar, kadının bedenini, emeğini ve kimliğini denetleyerek toplumu şekillendirmeye çalışıyor” diyerek konuşmasına şöyle devam etti:

“Kadınları doğurmakla, aileyi büyütmekle görevlendiren bu sistem; aynı anda kadınları yoksullaştırmakta, şiddeti görünmez kılmakta ve onları hayattan dışlamaktadır. Ama biz buradayız. Biz bu coğrafyada inkâr edilmiş ve susturulmak istenen ama asla susmayan kadınlarız. Anneliği kutsayanlara karşı yaşamı savunuyoruz. Eşitlik istiyor, özgürlük talep ediyoruz. Bizi aileyle, doğurganlıkla sınırlamak isteyen her iktidarın karşısında durduk ve durmaya devam edeceğiz. İktidar, vajinal doğumu “normal/doğal doğum” diye nitelendirerek kadınları doğum biçimine göre ötekileştirmektedir. Kadınlar birçok ayrımcılığın öznesi haline gelirken, bu ötekileştirme üzerinden bir ayrımcılık daha yüklenmektedir. Kadının doğumu bir propaganda nesnesi olamaz!

Kadınların doğurmak zorunda olmadığını; yaşamak, direnmek ve değiştirmek hakkına sahip olduğuna inanıyoruz. Aile değil, özgürlük ideali bizimdir. Bedenimiz, kimliğimiz, hayatımız bizimdir. Bizden habersiz ilan edilen hiçbir yıl bizi temsil etmez ve etmeyecektir. Kadınlar birlikte güçlüdür; mücadelemiz geri döndürülemezdir.”

reklam

YORUM YAP