İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TV100’de katıldığı bir programda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Uzun yıllar birlikte çalıştığı MHP lideri Devlet Bahçeli ile yaşadığı sorunların kendisini üzdüğünü belirtti.
Dervişoğlu, “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile aranızın kötü olması sizi üzüyor mu?” sorusuna şu yanıtı verdi:
– “Üzüyor. Böyle bir dostumdan, ‘Ağabey’ dediğim insandan, ‘hocam’ dediğim insandan, ‘genel başkanım’ dediğim insandan, zor zamanlarda fikirlerine başvurduğum insandan zaman zaman muzdarip oluyorum.”
– “Keşke ne ben ne de o siyasetçi olmasaydık da hukukumuzu koruyabilseydik diye düşündüğüm anlar oluyor. Ben hizmette kusuru olmayan bir kişiyim. O açıdan baktığınızda…”
– “Gerek üniversitedeki hocamla olan ilişkimde, aynı ülküyü paylaştığımızdan doğan sorumluluk açısından… Siyaset sahnesinde öğrendiğim birçok şeyin yaşanması beni oldukça üzüyor. Bu durumdan dolayı üzülüyorum.”
İYİ Parti’nin ittifaklara yönelik tutumunu değerlendiren Dervişoğlu, “Yakın bir dönemde seçim takvimi olmadığı için ve seçimin bazı manipülasyonlara açık hale gelme ihtimaline dayanarak, yolculuğumuzu şu an tek başımıza sürdürüyoruz” dedi.
‘Söylenmesi Gerekenleri Söylemediler’
Dervişoğlu’nun “Herkes bir, biz tekiz” ifadesinin, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’a yönelik çağrı sonrasında yaşananlarla ilgili olduğunu hatırlatarak, şu şekilde devam etti:
– “Siyasi partiler, kendi gelecek kaygılarına kapılarak, Türkiye ve Türk milleti adına söylenmesi gereken sözleri söylemediler.”
– “Biz, millet ve memleket söz konusu olduğunda sessiz kalmanın gaflet olacağını belirterek ‘Bu suskunluk devam ederse, hepiniz bir, biz tekiz’ dedim. Süreci anlayamadılar. Bu durumu eleştirirken, söylenmesi gerekenleri dile getirmedikleri için bu ifademin muhatabı oldular.”
‘Direnme Hakkımızı Kullanabiliriz’
Dervişoğlu, “direnme hakkı” konusunun hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:
– “Bu hakkı Anayasa’dan alıyorum, sadece Anayasa’dan değil, Atatürk’ün gençliğe hitabesinden de alıyorum. Direnme hakkı ilk kez kullanılmıyor.”
– “1 Mart tezkeresinde TBMM’de direnilmedi mi? Türkiye, hain darbeye karşı Cumhurbaşkanı’nın çağrısıyla direnmedi mi? Cumhurbaşkanı bunu yaparken milleti başka bir yola mı yönlendirdi?”
