

Yedisu fayının üzerindeki artan deprem uyarıları sonucunda Tunceli, depreme hazırlık çalışmalarına hız kazandırdı. Eski yapılarını terk eden vatandaşlar, yeni konutlara yerleşme çabası içerisinde. Deprem riski yüksek olan Pülümür ilçesinde de hazırlık faaliyetleri devam etmekte.
İlçenin Erzincan sınırında bulunan ve Doğu Anadolu ile Güneydoğu Anadolu’yu Karadeniz’e bağlayan en kısa güzergâhı temsil eden Mutu Köprüsü, olası bir deprem nedeniyle yıkılma riskiyle karşılaşabilir. Yedisu fayının aktif durumunun bölgedeki büyük bir depremin kaçınılmaz olduğunu söyleyen uzmanlar, yapısal olarak dayanıksız olan Mutu Köprüsü’nün böyle bir sarsıntıya dayanamayacağı konusunda uyarılarda bulunmaktadır.
Köprü, hem stratejik bir ulaşım noktası hem de çevre köylere bağlantı sağlayan önemli bir geçit olarak büyük bir öneme sahiptir.
‘Pülümür Geçmişte Ciddi Depremler Atlattı’
Pülümür Belediye Başkanı Müslüm Tosun, ilçenin Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fay hatlarının kesiştiği noktada yer aldığını ifade ederek, “İlçemiz geçmiş yıllarda ciddi depremler atlatmış, gelecekte de depremsel risklerin devam ettiğini belirtmektedir. Burada konut yapımıyla ilgili belli mesafeler alındı ve rezerv alanları ilan edildi” dedi.
‘Muhtemel Depremde Bu Yol Kapanacaktır’
Olası bir deprem anında ilçenin giriş ve çıkış noktalarının kapanabileceği konusunda uyarılarda bulunan Başkan Tosun, “Erzincan tarafında tek bir köprü var. Bu köprü, 1950’li ve 1960’lı yıllarda inşa edilmiş, oldukça eski ve hasar görmüş bir köprüdür. Olası bir depremde bu yol kapanacaktır. Karayolları Bölge Müdürlüğü, jeolojik etüt ve sondaj çalışmaları gerçekleştirdi; yapım süreci başladı ancak henüz kesin bir sonuç alınamadı” şeklinde konuştu.
‘Depremde Destek Anlamındaki Tek Nokta’
Köprünün yapılması büyük bir gereklilik arz etmektedir. Muhtemel bir deprem sırasında destek anlamında tek nokta burasıdır. Tunceli tarafında deprem sırasında kaya düşme riskleri bulunduğunu belirten Tosun, bu köprünün özel bir önem taşıdığını vurguladı.
Köprüde meydana gelebilecek bir hasarın, sadece ulaşımı değil, aynı zamanda arama ve kurtarma operasyonlarını da olumsuz etkileyeceği ifade edilmektedir. Bu nedenle, bölgedeki altyapının deprem dayanıklılığının artırılması adına acil önlemler alınması beklenmektedir.