

Tosunlar Mahallesi Manastır mevkisinde 2 Temmuz akşamı yangın meydana geldi.
Orman ekipleri hızlı bir şekilde müdahale etse de, alevler bölgede etkili olan güçlü rüzgar sayesinde hızla yayıldı.
Yangının tehdidi altındaki Suçıktı, Tosunlar, Üzümlü, Ortaköy ve Karadoğan mahalleleri tahliye edildi.
Ekipler yangının önüne geçmek için sürekli çalıştı ve enerjisi düşürüldü.
İzmir Ödemiş orman yangınında zarar gören alanlar havadan görüntülendi… pic.twitter.com/HEhazoUVa6
— Nefes Gazetesi (@nefesgazete) July 7, 2025
Rüzgarın hafiflemesiyle yangın 4 Temmuz'da kontrol altına alındı.
Üç gün süren yangında, tahliye edilen mahallelerdeki evler ve ağıllar kullanılamaz duruma geldi. Alevler ormanlık alanların yanında zeytinliklere de zarar verdi.
Yangında zarar gören alanlar dronla görüntülendi.
Sarp arazide yoğun çam ormanlarının yanı sıra zeytin bahçeleri de bulunan bölgede, yangın sonrası yeşil alanların karardığı görüldü.
Alevlerde yanan bazı evler iş makineleriyle yıkılırken, konutların yeniden inşa edilmesi sürecinde geçici barınma için konteyner kurulum çalışmaları devam etmektedir.
Hediye Köymen, kayınvalidesinin evinin yanmasından derin bir üzüntü duyduğunu ifade etti.
Uzun yıllar bu evde yaşadığını belirten Köymen, “Kaç sene ömrüm geçti burada. Komşu Köseler Mahallesi'nden buraya gelin geldim. Allah'ım sabır ver.” dedi.
Hayvancılıkla uğraşan 60 yaşındaki Necati Öksüz, yanan evinin başında uzun süre duramadı.
Alevlerin mahalleyi hızlı bir şekilde sardığını anlatan Öksüz, “Hayvanlarımız, samanlarımız vardı. Hayvanları kaçırdık. Gördüğünüz gibi evler yandı. Bir saatte yandı geçti evimiz. Dağlar, taşlar, her taraf kül oldu. Konteynerimiz kuruluyor. Devletimiz, milletimiz sağ olsun. Bu yangından hiçbir şey kurtulamazdı. Allah'tan gelene razıyız.” dedi.
“Evde Olsaydım Yanardım”
Yangın anında evde bulunmadığını, tedavi için ilçe merkezinde oğlunun yanında kaldığını belirten 73 yaşındaki İbrahim Kesimoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Rahatsızlığımdan dolayı hastaneye gidip geliyordum. Evde olsaydım yanardım. Tansiyonum düşük çıkıyordu, yürüyemiyordum. Evimiz ve ahırdaki saman balyaları yandı. Üstümüzdeki elbiselerle kaldık. Hayvanların yemini temin etmek için kredi çekmiştik. Ödeme günü yaklaşıyor. Bunların ötelenmesi veya başka bir destek sağlanırsa memnun oluruz. Ama hayattayım, buna seviniyorum. Yüce Allah böyle acıları Türk milletine bir daha yaşatmasın.”
“Ateşin Külleri Üzerimize Kar Gibi Yağmadı”
Kesimoğlu’nun eşi Fadime Kesimoğlu, yangına aniden yakalandıklarını ve can havliyle koyunları mahalle dışındaki bahçeye götürdüklerini dile getirdi.
Yangının ortasında kaldıklarını vurgulayan Kesimoğlu, “Ateşin külleri üzerimize kar gibi yağıyordu. Koyunlarımızı bahçeye götürdük. Allah'a şükür, eş dost sağ olsun yardım etti. Yangını önlemek için tarlayı sürdük. Saat 01.00'e kadar orada nöbet tuttuk.” şeklinde konuştu.