reklam
reklam
DOLAR39,1011% 0.04
EURO44,4609% 0.52
STERLIN53,0381% 0.6
FRANG47,6494% 1.01
ALTIN4.204,13% 1,96
BITCOIN108.385,60-2.19
reklam

DEM Parti: Türkiye’nin Yeni Bir Anayasaya İhtiyacı Var

Yayınlanma Tarihi : Google News
DEM Parti: Türkiye’nin Yeni Bir Anayasaya İhtiyacı Var
reklam

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, basın toplantısı gerçekleştirdi. Doğan, konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan‘ın Macaristan dönüşünde yaptığı Anayasa çağrısıyla ilgili bir soru aldı.

Doğan, Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya ihtiyaç duyduğunu belirterek, “Kim diyebilir ki Türkiye bu antidemokratik uygulamalara neden olan bir darbe Anayasası ile yönetilebilir?”</strong ifadelerine yer verdi.

Doğan, Anayasa tartışmalarının siyasi hesap ve çıkar mücadelelerinin ‘üstünde’ tutulması gerektiğini iddia etti.

Muhalefette birçok kişi, Anayasa değişikliğinin Cumhurbaşkanı ve AKP Lideri Erdoğan‘ın yeniden aday olma fırsatını artıracağını belirterek karşı çıkmıştı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de mevcut Anayasa’yı bile uygulamayan AKP iktidarı ile yeni bir Anayasa masasında yer almayacaklarını duyurmuştu.

Doğan, görüşlerini şu şekilde sıraladı:

  • Yeni Anayasa konusunda DEM Partisi’nin fikri, yıllardır olduğu gibi çok net. Türkiye’nin kesinlikle yeni bir Anayasa’ya ihtiyacı var. Bu konuda genel bir itiraz olduğunu düşünmüyorum, herkes aynı noktaya dikkat çekiyor. Farklı bir yaklaşıma ihtiyaç duyuyoruz.
  • Yeni Anayasa tartışmalarını, diğer siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmalıyız.
  • Herkesin kendini değerli hissettiği, Türkiye’de tüm bireylerin aidiyet duygusunu yaşayabileceği bir yeni Anayasa’ya ihtiyacımız var.
  • Biz, tam anlamıyla yeni bir Anayasa’dan bahsediyoruz. Eşitlikçi bir kardeşlik hukukunun oluşturulması, herkesin özgünlüklerinin yasal teminat altına alınması şart.
  • Bu konuyu inkâr etmek, mücadelemizin önemli sebeplerinden birini görmezden gelmek olur. Kim diyebilir ki Türkiye bu antidemokratik uygulamalara neden olan bir darbe Anayasası ile yönetilebilir?
  • Bugün geldiğimiz noktada, darbe Anayasası çerçevesinde yapılan uygulamalar hakkında tespitlerde bulunuyoruz. Mevcut yasaların uygulanması halinde bile Türkiye’de nelerin değişebileceğini konuşuyoruz. Elbette, Türkiye’nin yeni, özgürlükçü, demokratik, kapsayıcı ve kucaklayıcı bir Anayasaya ihtiyacı var.

ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?

Cumhurbaşkanı ve AKP Lideri Erdoğan, Macaristan dönüşünde beraberindekilere şunları ifade etmişti:

Türkiye değişiyor, dünya değişiyor. Yeni bir çağda yaşıyoruz, daha yeni bir çağa doğru ilerliyoruz. Bu kadar hızlı değişen dünyada, eski Türkiye’nin özellikle darbenin şartlarında hazırlanmış, ne kadar değişiklik yapılırsa yapılsın darbeci zihniyetin satırlarında dolaşan bir anayasa ile ilerlemek mümkün müdür? Darbecilerin yazdığı Anayasa ile toplumu bir araya getirmenin ne denli zor olduğunu 40 yıldır deneyimlemiyor muyuz? Bugün yaşadığımız birçok sorunun temelinde, darbe Anayasası bulunmaktadır. Siyasi hayatım boyunca Türkiye’nin sivil, demokratik ve özgürlükçü bir anayasaya ihtiyacı olduğunu ifade ettim. Bugün de aynı noktadayım. Artık darbecilerin yazdığı bir anayasayla Türkiye’nin geleceğe yürümesi mümkün değil. Artık sivillerin oluşturduğu bir Anayasa’ya gereksinimimiz var. Bu kapsamda AK Parti olarak bir çalışma gerçekleştirmekteyiz. Bazı arkadaşlarımıza bu konuyla ilgili görevler verdik. Burada önemli olan, Cumhuriyet Halk Partisi’nin de bizimle işbirliği yaparak ortak bir sivil Anayasa oluşturma sürecine katılacak mıdır? Gelin el ele verelim, komisyonlarımızı oluşturalım ve sivil Anayasa çalışmalarını bir an evvel hayata geçirip milletimize sunalım. Hem milli olsun hem de yerli olsun. Böyle bir Anayasa’yı inşallah Türkiye görsün, yaşasın. Bunun için hiçbir sebep yok. İlk dört madde konusunda bir sorun bulunmuyor. Yani AK Parti olarak bizim böyle bir kaygımız yok, diğer siyasi partilerin çoğunun da bu hususta bir sorunu yok. İlk dört madde ile ilgili sorun olmadığına göre, yalnızca yol haritasını belirleyeceğiz. Komisyonlarımızı hızla oluşturabiliriz. Başbakanlık dönemimde böyle bir çalışmayı gerçekleştirmiştik, tekrar yapabiliriz, fazla zaman almaz. Yeni Anayasayı yalnızca kendimiz için değil, ülkemiz için istiyoruz. Tekrar seçilme veya aday olma gibi bir kaygım yok. Atacağımız adımlarla ülkemizin itibarını nasıl artırabiliriz, esas derdimiz bu. Bu noktada Türkiye’nin milli geliri çok güçlendi. Göreve geldiğimizdeki rakamlara kıyasla, şu anki rakamlar oldukça yüksek. İhracatımız artık 265-270 milyar dolar seviyelerine ulaştı. Ayrıca, kişi başına düşen milli gelir de önceki yıllara göre önemli bir artış gösterdi. Rezervlerimiz de artmaya başladı ve döviz rezervi açısından hazinemiz güçlü bir durumda.

reklam

YORUM YAP