CHP'nin Yüksek Seçim Kurulu Temsilcisi Mehmet Hadimi Yakupoğlu, partinin 38. Olağan Kurultayı'nın iptali için açılan ve 30 Haziran’da görülecek davaya dair yazılı bir açıklama yaptı.
2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 21. maddesinin, “Siyasi partilerin genel merkez, il ve ilçe kongreleri ile il kongresi ve büyük kongre (kurultay) delegelerinin seçimleri, yargı gözetimi altında gizli oy açık tasnif esasına göre yapılır'' ifadesini hatırlatan Yakupoğlu, ''Yargı denetiminde yapılan ilçe seçim kurulu tarafından gerçekleştirilen bir seçimin iptali asliye hukuk mahkemesinden istenemez'' şeklinde konuştu.
“İnceleme Bile Yapamaz”
Siyasi Partiler Kanunu’nun 121. maddesine de dikkat çeken Yakupoğlu, “Bu hükmün kanuni anlamı, hukuk mahkemelerinin seçimlerin iptali ya da irade fesadı gibi hususlarda herhangi bir şekilde inceleme dahi yapamayacaklarıdır. Çünkü bu durum görev tanımlarının dışındadır” değerlendirmesini yaptı.
Kurultay Divan Başkanlığı’nın, gündem maddesi seçimler sonrasında 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun ve 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu çerçevesinde yetkisini Çankaya İlçe Seçim Kurulu’na devrettiğini vurgulayan Yakupoğlu, şunları kaydetti:
– Bu dava, Kurultay Divan Başkanlığı'nın yetkisini devrettiği Çankaya İlçe Seçim Kurulu tarafından kesinleştirilen delege seçmen listeleri doğrultusunda oluşturulan sandık kurullarıyla yapılan oy kullanımları ve sayım işlemleriyle ilgili değil, tüm bu süreçlerle ilgili şikayetlerin ve ilçe seçim kuruluna itirazların yapıldığı bir sonuç değildir.
– Bu nedenle, bu tür bir iptal yetkisi oluşturulamaz. Anayasamızın 79. maddesine göre, seçim sonuçlarını 'Tam Kanunsuzluk' yetkisiyle iptal edebilecek tek makam, Yüksek Seçim Kurulu’dur. Seçimler konusundaki yargıya müdahale edilmesine olanak verecek bir karar tartışmanın kendisi bile benim için kabul edilemez.
“Seçim Hukukunda Geri Vites Yok”
CHP'nin Olağan Kurultayı'nın iptal edilmesinin, 12 Eylül 1980 sabahına uyanmakla eşdeğer olacağını belirten Hadimi Yakupoğlu, şöyle devam etti:
– Anayasamızın 79, 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 21 ve 298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunun 112. maddeleri ile Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının bertaraf edilmesine yol açar. Demokrasi ile ilgili tüm kurumların askıya alınması, seçim yargısının ana unsuru olan Yüksek Seçim Kurulu ve ilçe seçim kurullarının kapılarına kilit vurulması gibi sonuçlar doğurur.
– 6 Kasım 2023 tarihinden itibaren Cumhuriyet Halk Partisi, Genel Başkanımız, Parti Meclisimiz ve Merkez Yönetim Kurulumuz tarafından alınan tüm kararların geçersiz sayılacağını ve seçilen belediye başkanları ile meclis üyelerinin adaylıklarının iptal edilmesi riski ile karşı karşıya kalacağını belirtmek isterim. 30 Haziran 2025 itibariyle Cumhuriyet Halk Partisi'nin tüm kurullarının iptalinin dahi gündeme gelmesi bir felaket olacaktır. Olağanüstü Kurultay sürecinin iptali ne hukuken ne de kanunen mümkün olmayacaktır. Seçim hukukunda geri vites yoktur.
