reklam
reklam
DOLAR38,7801% 0.01
EURO43,1243% 0.2
STERLIN51,2976% 0.26
FRANG46,0567% 0.42
ALTIN4.054,99% 0,49
BITCOIN103.663,26-0.315
reklam

Cezaevlerindeki acı tablo açıklandı: En az bin 412 hasta tutuklu var

Yayınlanma Tarihi : Google News
Cezaevlerindeki acı tablo açıklandı: En az bin 412 hasta tutuklu var
reklam

İnsan Hakları Derneği (İHD), cezaevlerindeki hasta mahpusların durumu hakkında bir rapor yayınladı. İHD Merkezi Hapishaneler Komisyonu tarafından hazırlanan bu rapora göre, Türkiye’deki cezaevlerinde en az bin 412 hasta mahpus bulunmakta. Ağır durumu olan 335 mahpusun 230’unun tek başına yaşamını sürdürmekte zorlandığı, 105’inin ise destekte ihtiyaç duyduğu belirtildi.

Raporda yer alan bilgiler, avukat-müvekkil görüşmeleri, mektuplar, aile ve yakınlarının başvuruları ile cezaevi ziyaretlerinde elde edilen bilgilere dayanmaktadır. İHD Diyarbakır Şubesi’nden yapılan açıklamada, bu verilere yer verildi.

Kalp hastası Esila Ayık’ın tahliye talebine ret

EN AZ BİN 412 HASTA MAHPUS VAR

Raporda, hasta mahpusların sağlık durumlarıyla ilgili bilgilerin hekimler tarafından değerlendirildiği ifade edilmekte. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan verilere göre, Türkiye’deki açık ve kapalı 395 hapishanede 7 Nisan 2025 itibarıyla 403 bin 60 tutuklu ve hükümlü bulunduğu kaydedildi.

Bu bağlamda, cezaevlerinde 161’i kadın ve bin 251’i erkek olmak üzere en az bin 412 hasta mahpus bulunduğu açıklandı. Ayrıca, durumu ağır kabul edilen 335 mahpusun 230’unun tek başına hayatını sürdürmekte zorlandığı ve 105’inin de desteğe ihtiyaç duyduğu belirtildi. Diğer yandan, 188 mahpusun ise hastalıkları nedeniyle sürekli kontrol edilmesi gerektiği ifade edildi.

HASTA MAHPUSLARIN 105’İ DESTEĞE İHTİYAÇ DUYUYOR

  • Yaşamını tek başına sürdüremeyen 230
  • Desteğe ihtiyacı olan 105
  • Sürekli kontrol edilmesi gereken 188
  • Ameliyat olması gereken 38
  • Tedavi edilmesi gereken 21
  • Tanı konulması gereken 34
  • Hastalığı takip edilmesi gereken 247
  • Ortopedik engeli olan 8
  • Görme engeli olan 23
  • İşitme engeli olan 2

Raporda ayrıca, kanser, kalp hastalıkları, hafıza sorunları, ruh sağlığı problemleri, tüberküloz, KOAH, diyabet, böbrek ve karaciğer hastalıkları gibi sorunları olan mahpusların durumu da ayrıntılı olarak ele alındı.

“İNSANLIK ONURUNA YAKIŞMAYAN NAKİL ARAÇLARIYLA YAPILMAKTA”

-Hastane sevkleri, insanlık onuruna yakışmayan nakil araçlarıyla gerçekleştirildiği ve bu durumun sağlık hakkı açısından ciddi problemler yarattığı ifade edildi. Özellikle epilepsi, astım ve atak geçirme riski yüksek olan mahpuslar için bu araçlar ciddi tehlikeler barındırmakta.

-Ring araçlarında yazın klimaların çalışmadığı, kışın ısıtılmadığı ve hijyen koşullarının sağlanmadığı belirtilmekte. Mahpuslar bu araçlarda uzun süre bekletilmektedir.

-Kelepçeli muayene uygulaması ve hasta-doktor mahremiyetini ihlal eden jandarma ve infaz memurlarının muayene odalarına girmesi de sağlık hakkı ihlalleri arasında yer almaktadır.

-Son dönemlerde hastanelere gitmekte zorluk çeken hasta mahpuslar, jandarma tarafından uygulanan insani olmayan arama yöntemi ve diğer uygulamalar nedeniyle olumsuz şartlarla karşılaşmaktadır.

-Hasta mahpuslar, zamanında revire çıkarılmamakta, polikliniklere sevkleri ise uzun süre gecikmektedir.

-Ağır hasta mahpuslar dahi kelepçeleniyor; diş çekimi, kan alma ve tüm muayene işlemleri sırasında kelepçeler çıkarılmıyor.

-Koğuşlarda yeterli ısı ve havalandırma sağlanmamaktadır. Havalandırma süreleri de kısıtlanmaktadır.

“TEMİZ SUYA VE SICAK SUYA ERİŞİM İMKANLARI KISITLANIYOR”

-Temiz ve sıcak suya erişim kısıtlıdır. Mahpuslar, temiz olmayan şebeke suyu nedeniyle içme suyunu kantinden almak durumunda kalmaktadır. Maddi imkanı olmayanlar ise sağlıksız su tüketmektedir.

-Mahpusların yiyecek bedelleri yetersiz, yemeklerin besleyici değeri düşük ve miktarı az. Kimi hapishanelerde mahpuslar aşırı kalabalık ortamlarda tutulmakta, bu da sağlık sorunlarını olumsuz etkilemektedir.

-Hapishanelerde yemekler sağlığa uygun olmayan kaplarda sunulmakta, mahpusların metal kap talepleri ise reddedilmektedir.

-Yüksek Güvenlikli Kapalı Hapishanelerde mahpuslar, tek kişilik hücrelerde tutulmakta. Hastalar ve engellilerin bir kısmı da benzer şekilde tekli odalarda kalmaktadır, bu da insan hakları ihlallerine yol açmaktadır.

“TEDAVİSİ YAPILMAYAN HASTA MAHPUSLARIN DA ACİLEN İNFAZLARI DURDURULMALIDIR”

-Türkiye’deki hasta mahpusların acil ve kalıcı tedavilerinin yapılması, hapishane koşullarında tedavi yapılamayan hasta mahpusların infazlarının durdurulması gerektiği vurgulandı.

-Ağır hasta mahpusların, hastane raporlarına dayanarak hemen serbest bırakılması ve tedavilerinin aileleri yanında sürdürülmesi talep edilmektedir. Devlet, bu süreçte sağlık sigortasını karşılamalıdır.

-Mahpusların fiziksel ve ruhsal sağlıklarına yönelik tehditler ortadan kaldırılmalı, insan onuruna uygun uygulamalar geliştirilmelidir. Yetersiz önlem alan ve etkisi olan kişiler hakkında etkin soruşturmalar yapılmalıdır.

-Cezaevi yönetimleri, hasta tutukluların diyetle uyumlu yiyecek sağlamalıdır.

-Hasta mahpusların revire çıkarılması ve hastaneye sevkleri hızlandırılmalı, tedavi ve kontroller uzman hekimler tarafından yapılmalıdır. Hapishanelerde sağlık personeli sayısının artırılması önemli bir gereklilik olarak öne çıkmaktadır.

-Ağır hastaların nakli için ring araçları yerine ambulansın kullanılması gerektiği vurgulanıyor.

-Adli Tıp Kurumu’nun sağlık sebebiyle infazın ertelenmesi konusundaki kararlarında son merci olmaktan çıkarılması ve tam teşekküllü hastanelerin raporlarının kabul edilmesi gerekir.

-Sağlık sebepleriyle infaz erteleme kararları Cumhuriyet savcılarının takdirine bırakılmamalı, hastanelerin raporları esas alınarak ceza infazları ertelenmeli, hasta mahpusların infaz ertelemesi önündeki engeller kaldırılmalıdır.

-Cumhurbaşkanının sağlık nedeniyle mahpuslara af yetkisini düzenleyen genelgenin değiştirilmesi ve Cumhurbaşkanının ağır hasta mahpuslarla ilgili yetkilerini ayrım gözetmeksizin kullanması gerekmektedir.

-Türkiye’nin mevcut ceza infaz rejimi, BM Mandela Kuralları ile uyumlu hale getirilmelidir; Terörle Mücadele Kanunu kapsamında infazda ayrımcılığa son verilmelidir.

reklam

YORUM YAP