reklam
reklam
DOLAR39,1011% 0.04
EURO44,4609% 0.52
STERLIN53,0381% 0.6
FRANG47,6494% 1.01
ALTIN4.204,13% 1,96
BITCOIN108.322,64-2.534
reklam

Böyle ihanet görülmedi: 2 bin yıllık antik şehre kepçelerle girdiler

Yayınlanma Tarihi : Google News
Böyle ihanet görülmedi: 2 bin yıllık antik şehre kepçelerle girdiler
reklam

Muğla’nın Datça ilçesinde yer alan ve Türkiye’nin en kıymetli antik alanlarından biri olan Knidos Ören Yeri‘nde, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından başlatılan “çevre düzenlemesi” çalışmaları çerçevesinde alana iş makinelerinin (kepçelerin) girmesi, kamuoyunda geniş yankılar uyandırdı.

Arkeolojik uzmanlar ve yerel yöneticiler, kepçelerle gerçekleştirilen müdahalelerin tarihi dokuya zarar verebileceğinin altını çizerken, çalışmaların tam turizm sezonunun başlangıcında başlatılması yerel halk ve sivil toplum kuruluşlarından tepki aldı.

Açılan çukurlar ve iskele yolunda yapılan müdahaleler tarihi dokuya zarar verebilir

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Datça İlçe Başkanı Sezai Öz, konuyla ilgili yaptığı açıklamada uygulamalara karşı çıkarak şunları dile getirdi:

“Biz bakanlıkla çatışmanın değil, iş birliğinin tarafıyız. Knidos’un ve bu toprakların ortak değeri olan kültürel mirasımızı birlikte korumak istiyoruz. Ancak Datça Belediyesi’ne ait tapulu bir taşınmazın bulunduğu batı tarafında açılan çukurlar ve iskele yolunda yapılan müdahaleler, tarihi dokuya zarar verebilir.”

Sezai Öz, özellikle mülkiyet hakları, yerel yönetimlerin planlama yetkileri ve halkın iradesinin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurguladı. Açıklamasında yürütülen çalışmalara dair çağrısını şöyle sürdürdü:

“Knidos’taki hukuka aykırı uygulamalar derhal durdurulmalı ve süreç Datça Belediyesi ile şeffaf ve katılımcı bir yaklaşımla yürütülmelidir. Kamuoyunun güveni esas alınmalıdır. Çünkü Knidos yalnızca bir arkeolojik alan değil, binlerce yıllık bir halk belleğidir.”

Arkeologlar Ne Diyor?

Arkeolojik camia, bu tür alanlarda mekanik müdahalelerin ciddi riskler taşıdığına dikkat çekiyor. Ulusal mevzuat ve uluslararası normlar, arkeolojik kazıların genellikle el aletleriyle, bilimsel yöntemlerle ve uzman gözetiminde yürütülmesi gerektiğini belirtiyor. Alanın sit alanı olması sebebiyle çalışmaların Koruma Kurulu onayına tabi olduğu da hatırlatılıyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan henüz konuyla ilgili resmi bir açıklama gelmedi.

reklam

YORUM YAP