

Olay, 27 Nisan akşamında Canik ilçesi Devgeriş Mahallesi’ndeki benzin istasyonunun yanındaki oto yıkama alanında gerçekleşti. Adem Kaya, otomobilini yıkarken bitişikteki yamaçta bir heyelan meydana geldi.
Kaya, eşi Çiğdem Kaya ve kızları Açelya Mina ile Ayla Kaya, heyelan sonucu enkaz altında kaldı. Olayı görenlerin ihbarı üzerine çok sayıda polis, sağlık, itfaiye ve AFAD ekipleri olay yerine yönlendirildi. Arama kurtarma çalışmaları sonucu, kol, bacak ve burnunda yaralanmalarla Çiğdem Kaya kurtarıldı.
Çiğdem Kaya hastaneye kaldırılırken, yaklaşık 3 saat süren çalışmalar sonucunda Adem Kaya ile iki kızının cansız bedenine ulaşıldı. Adem Kaya ve iki kızı, Terme ilçesi Karaçalı Mahallesi’nde gözyaşları arasında toprağa verildi.
Akaryakıt istasyonu hem heyelan riski hem de yürütülecek soruşturma nedeniyle kapatıldı. İstasyonun geleceği ise yapılacak olan soruşturmanın neticesine göre belirlenecek.
‘DUVAR YAPMA GEREĞİ DUYMADIK’
Samsun Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma kapsamında 1 Cumhuriyet başsavcı vekili ve 1 Cumhuriyet savcısı görevlendirdi. Yapılan incelemeler sonrası akaryakıt istasyonu sahibi Mehmet Zeki Gedikli ve mesul müdür K.Y. (62) gözaltına alındı. Şüpheliler adliyeye sevk edildi, Gedikli tutuklanırken, K.Y. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
“BELEDİYE BİZİ UYARMADI”
Mehmet Zeki Gedikli’nin savcılıkta verdiği ifade gün yüzüne çıktı. Gedikli, ifadesinde şu şekilde konuştu:
“İş yerinin bulunduğu araziyi 1996’dan beri sahibim. Belediyeden gerekli izinleri alarak benzin istasyonu açmak için inşaat işlemlerine başladım. Arazi üzerinde bazı yerlerde temeller mevcuttu ve bunların üzerine inşaat yaptık.
Olayın gerçekleştiği yerin kayaları sertti ve duvar gereği duymadık. Belediye sonrasında incelemesine gitti ancak bize duvar yapılması gerektiği yönünde bir uyarıda bulunmadı.
İşletmemin yakınında başka bir inşaat vardı ve iklim koşulları bu kadar yağışlı değildi. Ayrıca yakınlarda dinamit patlatılmış ve inşaat yapılmıştı. Bölge, büyük yağışlar aldı.
Kayanın üzerindeki malzemelerin esneyip düştüğünü düşünüyorum. İki yıl önce o duvardan yolun üzerine taş düşüyordu. Bu kazada benim bir kusurum yok, suçsuzum.”