

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 23 Nisan’da meydana gelen depremin ardından bakanlık tarafından İstanbul genelinde hasar tespit çalışmaları başlatıldığını duyurmuş ve vatandaşlara, “Riskli görülen hiçbir binaya girmeyin, ihbarlarınızı yapın, inceleyelim” çağrısında bulunmuştu. Ancak vatandaşlar, dönüşüm sürecinde yaşanan anlaşmazlıklardan dolayı ağır hasarlı binalarında yaşamaya devam etmek zorunda kaldıklarını ifade ediyor. Bahçelievler Yenibosna’da Zafer Mahallesi Seher Sokak’ta bulunan, 1998 yılında yapılmış olan binanın sakinleri bu durumu yaşayanlardan sadece biri.
“Deprem Olduğunda Geliyorlar, Deprem Bittikten Sonra Kimse Ne Uğrar, Ne Sorar”
6 katlı ve 14 daireli binanın hak sahiplerinden Ramazan Ateş, yaklaşık 5 senedir uğraştıklarını ancak hak sahipleri arasında uzlaşma sağlanamaması nedeniyle binanın dönüşümünün gerçekleşemediğini belirtti. Ateş, yaşadıkları duruma ilişkin, “Bizle ilgilenen yok. Deprem olduğu zaman geliyorlar. Deprem bittikten sonra kimse ne uğrar, ne sorar” diyerek tepkisini dile getirdi.
6 Şubat depremlerinin ardından binaların deprem dayanıklılığını ölçtürmek amacıyla karot testi yaptırmak istediklerini belirten Ateş, “Karot için başvurduk, geldiler. Bina sakinleri kabul etmedi. Çünkü durum ortada, alınsa zaten bina çökecek vaziyette” dedi. Ateş, son olarak hak sahiplerinin dönüşüm için uzlaştığını ancak bu kez de dönüşüm gerçekleşirse, binada 14 yerine 12 daire bulunacağını, ayrıca yeni imar planında binanın bulunduğu arsanın bir kısmının yola katılması nedeniyle dairelerin 40’ar metrekare küçüleceğini öğrendikleri için uzlaşının bozulduğunu ve yeni bir çıkmaza girdiklerini ifade etti.
“Daireler Küçülüyor”
Yeni imar planına göre, binanın bulunduğu arsanın bir bölümünün yol olarak belirlendiğini ve bu düzenleme nedeniyle yapılacak yeni binada evlerinin 40 metrekare küçülerek yaklaşık 70 metrekareye düşeceğini belirten Ateş, şöyle konuştu:
– “Biz diyoruz ki, siz bu yolu istimlak etmişsiniz, 40 metreye bizden almışsınız, bunun ücretini ödeyin. Diyor ki, zamanında başvurmamışsınız. Müteahhit miyiz, biz nereden bilelim, askıya aldınız, bize tebliğ ettiniz mi de biz gelip itiraz etmedik. Siz tebliğ etmediniz, biz de itiraz edemedik. Biz bilmiyoruz bu konuları. E siz bizim hakkımızı almışsınız, diyorsunuz ki yıkacağız, sizden de bu kadar para talep edeceğiz.”
“Hisseli Bina, Kentsel Dönüşümün Önünde Sorun”
6 katlı mevcut binada 2’si bodrum katta olmak üzere 14 daire bulunuyor. İmar planına göre yeni yapılacak bina ise 5 katlı olacak. Binanın 1 katının kaçak olmasına rağmen, arsa hissesi olarak satış yapılmış olması nedeniyle 14 hak sahibi bulunuyor. Binanın dönüşüme girebilmesi için, 12 hak sahibinin, yeni binada iptal olacak 2 dairenin hak sahiplerine daire bedellerini ödemesi gerekiyor. Birçok hak sahibinin bu bedeli karşılayamayacağını ifade eden Ateş, “İnsanlar zor bela toplamışlar almışlar. Buraya da Belediye izin vermiş, kendi kafasına göre yapmamış buraları. Doğalgazını, elektriğini vermişler, her şeyini vermişler, vergilerini alıyorlar. Bizim sıkıntımız devam ediyor.” diyerek duruma tepki gösterdi.
Diğer bir hak sahibi Abdulhalim Doğan da hisseli binalarla ilgili “Kentsel dönüşümün önünde şöyle bir sorun var. Binalar hisseli olduğu için, binaların içinde kaçak katlar var. Müteahhit gelmek istediğinde böyle bir sorun çıkıyor. O kaçak katı vermiyor. Bu sefer kalan kişi, ‘ben hakkımı istiyorum’ diyor. Bu hak da kalan kişilere düşüyor. Sıkıntı burada” şeklinde konuştu.
“Bir Çözüme Ulaşmasını İstiyoruz”
23 Nisan’daki depremin ardından bina sakinlerinin başvurusu üzerine Bahçelievler Belediyesi’nden görevlilerin hasar tespit için geldiklerini aktaran Ateş, “Deprem olduktan sonra apartman sakinleri başvurdu. Belediye gece aradı bizi, gündüz geldi baktı, ‘Hasarlı, burada oturmayın’ dedi. Ama şu an insanların taşınacak bir durumu yok. Çekip gittiler, o kadar. Biz başvurmuşuz yaptırmak için, gücümüzün yettiği kadar yapabilelim. Ama şartlar yüksek olduğu için yaptıramıyoruz. Bu binanın bir çözüme ulaşmasını istiyoruz. Bu binanın yeniden yapılıp, yeniden insanların burada yaşamasını sağlasınlar” ifadelerini kullandı.
“Ada Bazında Da Yapmıyorlar”
Gülşen Ateş ise, “Her seferinde işi zorlaştırıyorlar. Yüksek bina vermiyorlar, evleri küçültüyorlar. Ada bazında da yapmıyorlar. Ada bazında yapsalar bir şeyler olacak” dedi.
“Kırık Duvarları Seyrederek Ölümü Bekliyoruz”
Ateş ayrıca binanın durumunun psikolojilerini etkilediğini ve çatlakları görmemek için üzerlerini sıvayla kapatarak kendilerini rahatlatmaya çalıştıklarını anlattı. “Herkes evindeki çatlağı doldurdu. Psikolojimiz yerlerde, kimse uyumuyor gece. Alçıyla doldurduk, bekliyoruz böyle. Kendimizi emniyete aldığımızı düşünerek yaşıyoruz öyle. Bütün gün kırık kolon seyrediyoruz, kırık duvarları seyrederek bekliyoruz ölümü” diye konuştu.