reklam
reklam
DOLAR39,2256% -0.17
EURO44,7279% -0.58
STERLIN53,1506% -0.49
FRANG47,7429% -0.44
ALTIN4.182,02% -1,29
BITCOIN104.549,011.442
reklam

Akla Ziyanlar!

Yayınlanma Tarihi : Google News
Akla Ziyanlar!
reklam

“Ekrem İmamoğlu’na yakın olan kişilerin ardı ardına vefat etmesi, korku filmlerini aratmazken, hastanede anjiyo sırasında beynine pıhtı atarak 42 yaşında hayatını kaybeden gazeteci Gökhan Özbek’in ani ölümü ile ilgili yaşanan sır perdesinin ortaya çıkarılması talep ediliyor.”

Bu tamamen bir şaka değil, paranoid şizofreni ürünü de değil. Tahminen uyuşturucunun neden olduğu halüsinasyon da söz konusu değil. Peki ne?
AKİT Gazetesi’nin bugünkü manşeti işte böyle.
Diyelim ki Gökhan Özbek, manşette belirtildiği gibi anjiyo sırasında beynine pıhtı attığı için yaşamını yitirdi. Fakat bunun altında bir sır gizeminin olduğu hissediliyor. Genç gazeteci İmamoğlu ile nasıl bir bağlantısı var?
Durum şöyle;
17 Ocak 2025’te yaptığı bir paylaşımda “23 Mart 2025. Not edin” diyerek İmamoğlu’nun başına gelecek olanları haber vermiş.

Gökhan Özbek’in kurultay öncesi Kemal Kılıçdaroğlu’nun iletişim danışmanı olduğunu unutmamak gerek. Bu durum ortaya çıkınca CHP’nin bir karışıklığa neden olduğu hatırlanmalı. Ancak şu soruyu da sormadan geçemeyiz: Eğer İmamoğlu’na yönelik bir komplodan haberi varsa, çok yakın olduğu söylenen Kılıçdaroğlu’na bu durumu bildirmemiş midir?
Kılıçdaroğlu “Gelmekte olanı” biliyor muydu?
Rakiplerinizi karalamak istediğinizde, işte bu kadar basit! Ortaya bir iddia atın… Sonrasında “ben sadece bir soru sordum” diyerek kendinizi aklayın.

*. *. *
Son günlerde yaşanan gelişmeleri akıl yoluyla değerlendirmek mümkün değil. Saray protokolünde bir yeri olan AKİT, konuyu öyle bir aşamaya taşımış ki, bunun neresini nasıl düzeltebilirsiniz!

CHP Kurultayı’nın “yok hükmünde” olması amacıyla açılan dava da ilginç sürprizlerle dolu. Davanın ana isimlerinden Kılıçdaroğlu’nun avukatı Tolgahan Erdoğan, iddianamenin merkezinde yer alan “delegelere dağıtılan 50 milyon dolarlık rüşvet” konusunu gündeme getiriyor.
Heyecan verici değil mi? Mitolojik efsaneler bile geride kalıyor!
Neyse ki Tolgahan Bey, kurultay sırasında Kadıköy’de bir kafede otururken yan masadaki iki UBER şoförünün konuşmalarına tanık olmuş.
Konuştukları şeylerden anladığına göre, şoförler (HAFTA SONUNA DENK GELEN) 4-5 Kasım günü Kapalıçarşı’dan 50 milyon dolar alındığına tanık olmuş.
Buna ne denir; iş çözülmüş!

*. *. *
Bu insanın onuruna yakışmıyor değil mi?
İktidar gücünüzle, pek çok kişiyi adeta rehin alacak, bu cezaevinden diğerine sürüp perişan edeceksiniz… Akıl dışı iddialarla suçlayacaksınız. Bari alay etmemeye çalışın! İtibarsızlaştırma çabalarında bulunmayın.
Hafta sonuna ve bayram tatiline denk gelen gözaltılarla işkence yapmayın.
Uzun yıllar önce tanıdığım sevgili Aykut Erdoğdu’nun başına gelenler gibi.
Eşi anlattı. Gözaltı kararını duyduğunda “Erdoğan’a hakaretten” zannetmiş. Sonrasında bir anda rüşvet parası teslimatıyla suçlandığını görmüş.
İddianın sahibi, İBB danışmanı Ertan Yıldız.
Daha doğrusu, onun İSTAÇ Genel Müdürü Mustafa Canlı’dan duyduklarından ibaret…
Böyle şey olur mu? Hayır, olmaz. Zira Mustafa Canlı 2020 yılında vefat etti. İddia edilenleri, suçlamaları bilmesi ve anlatmış olması imkansız.
Aykut Erdoğdu buna rağmen tutuklandı. Çünkü telefonu, Ertan Yıldız ile aynı baz istasyonundan sinyal vermekteydi.
Gerçi Ertan Bey’in odasının İmamoğlu’nun makam katında bulunması ve Aykut Erdoğdu’nun, eski bir milletvekili olarak sık sık İmamoğlu’nu ziyaret etmesi bu durumu gösteriyor… 2×2=4 basitliğinde.
Ancak günümüzde 2×2 bazen üç buçuk olabiliyor… Bazen de 8 falan!

*. *. *

Okurlarım, dostlarım sık sık soruyor:
“Eğer Erdoğan, koltuğunu bırakmamak için her şeyi yapmaya hazır ve bu güce sahipse… Arkasında ABD’yi ve içerde tarikatları da bulundurarak… Hak, hukuk, akıl devre dışı kalmışsa ne yapabiliriz? Bu duvarı nasıl aşabiliriz?”
Soruya somut bir cevap veremem elbette.
Fakat en azından Mustafa Kemal ve onun “İMKANSIZ YOLCULUĞUNU” hatırlatmak istiyorum.
Ona en çok güvenenler bile sonuçta Ankara ve çevresine razı olmasını beklememişler miydi? Ulaştığı zaferi kaç kişi tahmin edebiliyordu?
Evet, bugün bir Atatürk daha olmayabilir.
Fakat partisinin başında karanlığa meydan okuyan genç bir adamla, yanındaki milyonlarca genç var.

reklam

YORUM YAP