Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Komuta Kademesi ile birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) 39’uncu Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı’nda incelemelerde bulundu. Güler, burada görev yapan Mehmetçiklere terörle mücadele ve Doğu Akdeniz’deki stratejik dengeler hakkında önemli mesajlar verdi.
Güler, şöyle konuştu:
“Dünyada çok boyutlu gelişmelerin yaşandığı ve her geçen gün risklerin arttığı hassas bir süreçten geçiyoruz. Jeopolitik önemi büyük olan ülkemizin bu dönemde güçlü ve uyanık olması zorunludur. Milli Savunma Bakanlığı olarak, ülkemizin ve asil milletimizin güvenliğini sağlamak adına en kapsamlı faaliyetleri yürütüyoruz. Kahraman personelimizle yurt içinde ve sınır ötesinde terörle mücadelede büyük başarılar elde ettik. Terör örgütü, bu operasyonlar sonucunda sona yaklaşmış durumdadır. Ayrıca, hudutlarımızı da en etkili tedbirlerle koruyoruz.”
ETKİN ROLLER ÜSTLENİYORUZ
“Birçok coğrafyada güvenlik, barış ve istikrar için etkin roller üstleniyoruz. İcra ettiğimiz görevlerle uluslararası güvenlik mimarisinin vazgeçilmez üyeleri arasında yer alıyoruz. Kıbrıslı soydaşlarımızın güvenliği bizim için her zaman önceliklidir. Yarım asır önce Kıbrıs Türkü’nün maruz kaldığı zulüm ve baskılar karşısında kahraman ordumuzun başarıyla gerçekleştirdiği Kıbrıs Barış Harekâtı, hem Kıbrıslıların can güvenliğini sağladı hem de Ada’daki güvenlik, barış ve istikrarın anahtarı oldu.”
‘TÜRK ASKERİNİN BURADAKİ VARLIĞI KRİTİK ÖNEMDEDİR’
“39’uncu Piyade Tümenimiz, Ada’ya ilk çıkan birlik olma şerefini kazanmıştır. Barış Harekatı’nın her iki aşamasında da kahramanca mücadele eden bu Tümen, Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünün güvencesidir. Türk askerinin buradaki varlığı, sadece Ada’nın değil, bölgedeki güvenliğin sürdürülmesi açısından da kritik önemdedir.”
“Enerji kaynaklarının keşfi ile birlikte, çeşitli aktörlerin Kıbrıs’ın güneyinde siyasi ve askeri faaliyetlerini artırmaya çalıştığını görüyoruz. Bu çerçevede, Rum tarafının tek taraflı anlaşmalarını ve askeri tatbikatlarını dikkatle izliyoruz. Ülkemizin haklarını koruma konusundaki kararlılığımızı sürdüreceğiz. Türkiye, herhangi bir oldubittiye kesinlikle izin vermeyecektir.”
‘TÜRK HALKININ EŞİT ULUSLARARASI STATÜSÜNÜ…’
“Kıbrıs Türk halkının huzur ve güvenliği için askerî varlığımız son derece önemlidir. Türkiye, tarihî sorumluluklarının bilinciyle, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin çıkarlarını korumak için uluslararası hukuka bağlı olarak haklarını kullanacaktır. Kıbrıs Türk halkının eşit statüsünü teyit etmeyen hiçbir çözüm kabul edilemez.”
“Muhataplarımızı tarihî gerçeklere uygun ve makul çözüm yolları bulmaya davet ediyoruz. Hem Kıbrıslı Türklerin hem de Rumların müreffeh geleceği için en ideal yol budur.”
Sonuç olarak Türkiye, güvenlik ve barış için Ada’da kalmaya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin meşru çıkarlarını desteklemeye devam edecektir. Burada görev yapan cesur arkadaşlarıma güveniyor, tarihî misyonu büyük bir özveri ile yerine getireceklerine inanıyorum. Şu vesileyle Kıbrıs Türk halkının mücadelesinin liderleri ve tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.”
Ayrıca, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin lideri Dr. Fazıl Küçük’e, kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a, aziz şehitlerimize, mücahitlerimize, gazilerimize ve onların değerli ailelerine saygılarımı sunuyorum. Hepinizi selamlıyor, görevlerinizde başarılar diliyorum.
