Turan, şubat ayında gerçekleştirilen TÜSİAD Genel Kurulu’nda ekonomide “her şeyin yolunda olmadığını” belirtmiş ve yargıyı eleştirerek, “Hukukun üstünlüğünü hemen ve tam olarak tesis etmeden; ne ekonomide, ne toplumda, ne iç, ne de dış politikadaki sorunlar çözülebilir,” ifadelerini kullanmıştı.
Açıklamaları sonrası soruşturma başlatılan ve gözaltına alınan Turan, yurt dışı çıkış yasağı içeren adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜSİAD’a sert eleştirilerde bulunarak, “Eski Türkiye’yi özlüyor olabilirsiniz, ancak yeni Türkiye’de haddinizi bileceksiniz,” demişti.
Yaşanan gelişmelerin ardından AK Parti’li Zeybekci, 29 Nisan’da Turan’ı ziyaret etti.
Orhan, “nazik ziyaret” için Zeybekci’ye teşekkür etti.
Zeybekci, görüşmeye ilişkin Ekonomim’e şu açıklamalarda bulundu:
‘Şık Değildir’
“Ekonomi bakanlığım döneminde, sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın ve iş dünyası temsilcilerinin dünyayı rahatça dolaşabilmesi için AK Parti hükümeti olarak yeşil pasaportlar verdik. TÜSİAD başkanının ifadeye çağrılması, bu şekilde mevcutlu bir şekilde gerçekleştirilmesi şık değildir.”
‘Kişisel Görüşüm, Partimi Bağlamaz’
“Bu benim kişisel görüşüm ve bunu her platformda dile getiren biriyim. Burada AK Parti genel başkan yardımcısı olarak oturmanın sorumluluğuyla konuşuyorum. Fakat bu sadece benim görüşüm, partimi bağlamaz. TÜSİAD başkanına önceden haber vererek, ‘Şu gün şu saatte gelin ifadenizi verin’ denilebilir; o da gelir.”
‘Bu Kararı Kabullenmiyorum’
“Ülkede binlerce insanı istihdam eden ve milyarlarca dolarlık iş yapan, sektörde ilk üçte yer alan birine yurt dışı çıkış yasağı koymanın, yargının kararı olarak geçerlidir ama ben o pasaportları veren bakan olarak bunu kabullenemiyorum. TÜSİAD başkanının yurt dışına kaçmasının engellenmesi gibi bir durum yaşanmasını normal bulmuyorum. Bu nedenle, TÜSİAD başkanını bu karardan sonra telefonla ilk arayan kişi oldum.”
Ziyaret İçin Erdoğan’a Danışmamış
“Cumhurbaşkanıyla istişare ederek mi ziyarete gittiniz?” sorusuna, “Hayır,” yanıtını verdi.
‘Belki Dil Sürçmesi Olmuştur’
“TÜSİAD’ın yargı başta olmak üzere pek çok konuda eleştirileri vardı,” ifadesi üzerine, “Yargı dememek gerekir, belki bir dil sürçmesi olmuştur. Eğer TÜSİAD başkanının adaletin hızlı işlemesi ve hukukun üstünlüğü ile ilgili bazı temennileri olduysa bunu doğru bulurum. Herkes bunu her zaman ifade edebilmelidir.”
“Ancak yargının siyasallaşmasına dair bir söylem doğru olmaz. Hiçbir siyasetçinin bunu dile getirmemesi gerekir; hissetse bile. Yargının bu tür ithamlardan arınması gerekir,” dedi.
“Herkes her şeyi söyleyebilmeli; ancak, ‘Yargı siyasallaşmıştır, aldığı kararlar siyasidir’ dersek, bunun bir sonucu olur.”
