İktidarın Asgari Ücret Planı

Hükümet, yüksek enflasyonun etkilerini çalışanların üzerinden atmakta ve reel ücretleri düşürme konusunda kararlılığını sürdürüyor.

Haziran ayında vergi gelirlerinin yüzde 36'sını faiz ödemelerine harcayan ve yalnızca bir ayda faiz için 275,7 milyar TL gibi rekor bir miktar kullanan hükümet, çalışanlarına gelince farklı bir tutum sergiliyor.

2025 yılı Haziran ayı itibarıyla Türk-İş tarafından açıklanan açlık sınırı 26 bin 115 TL seviyesine ulaşırken, asgari ücret ise 22 bin 104 TL düzeyinde kalmaktadır.

Fark Giderek Açılıyor

2025 yılı asgari ücreti, ilk ayda 22 bin 131 TL'lik açlık sınırının altında kalmıştı. Geçen beş ay içinde bu fark giderek büyüyerek 4 bin 11 TL'ye ulaştı.

Muhalefetten gelen asgari ücret zammı taleplerine hükümet ve ekonomi yönetimi kulaklarını tıkarken, açlık sınırı ile fark yıl sonuna doğru daha da artacak.

Beklenen Enflasyon Kadar Zam

Ekonomi yönetimi, asgari ücrette 2026 yılı için Merkez Bankası'nın (TCMB) açıkladığı enflasyon beklentisi kadarıyla değil, gerçekleşen enflasyon kadar zam yapmayı planlıyor. Şu an için bu beklenti 2026 yılı sonu itibarıyla yüzde 12 seviyesinde.

Böyle bir durumda asgari ücret 2026 yılında 24 bin 756 TL'ye yükselecek ve Aralık 2026'ya kadar bu seviyede kalacak.

TCMB'nin 2027 yılı için öngördüğü yüzde 8'lik enflasyon tahmini asgari ücrete yansıdığı takdirde, 2027 sonu itibarıyla asgari ücretin 26 bin 737 TL olması bekleniyor.

Açlık Seviyesinin Altına Demir Atacak

Bu şartlar altında asgari ücret, seçimlerin erkene alınmaması durumunda uzun bir süre açlık seviyesinin altında kalacak. Açlık sınırı, TCMB'nin uzun süredir yakalayamadığı enflasyon tahminleri doğrultusunda 2026 sonunda 29 bin 280 TL, 2027 sonunda ise 31 bin 622 TL seviyesine ulaşacak.

Türk-İş'e göre, bekar bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 33 bin 537 TL olarak belirlenmiş durumda ve bu rakam asgari ücretin yüzde 51,7 oranında üstünde bulunuyor.

Yoksulluk Sınırının Dörtte Biri

Dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcama tutarı, açlık sınırını ifade etmektedir. Gıda harcamaları ile birlikte diğer tüm temel ihtiyaçlar için ailenin karşılaması gereken toplam gelir ise yoksulluk sınırı olarak adlandırılmaktadır.

Haziran 2025 itibarıyla yoksulluk sınırı 85 bin 66 TL seviyesinde, bu değer Ankara için geçerli. Ancak İstanbul'daki yoksulluk sınırı bu rakamdan oldukça yüksek.

İstanbul Planlama Ajansı'nın (İPA) araştırmasına göre İstanbul’da dört kişilik bir ailenin ortalama yaşam maliyeti, haziranda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 47,13 artış göstererek 93 bin 465 liraya ulaşmış durumda.

Hanede dört asgari ücret bulunsa bile, İstanbul'da bu yaşam maliyeti karşılanamamaktadır.