Enflasyon Dar Gelirlinin Sırtına Ağır Bir Yük Bindirdi

İLKE ÇITIR / NEFES

Son on yılda hızla artan enflasyon, vatandaşın ekonomik durumunu kötüleştirdi. En düşük memur maaşı 50 bin 501 liraya, en düşük emekli maaşı ise 16 bin 881 liraya yükseltildi. Ancak, 22 bin 104 liralık asgari ücrete herhangi bir artış yapılmadı. Maaş zamları enflasyon karşısında yetersiz kalmış durumda ve bu durum, dar gelirli kesimin sırtına büyük bir yük bindirmiştir. 2015 yılında ev kirasını karşılamak için 750 lira harcayan biri, bugün aynı miktar parayla yalnızca iki kilo kiraz alabiliyor. 2015'te 1.500 liraya alınan bir buzdolabı şimdi 1 kilo dana kuşbaşı et karşılığında satılmakta. On yıl önce çeyrek altın almak için harcanan parayla ise şimdi ancak 1 kilo çay alınabiliyor.

TAŞ MI YİYECEĞİZ?

NEFES'e konuşan emekliler, geçim derdinden dolayı yaşlarına rağmen çalışmak zorunda kaldıklarını dile getirdiler. Bazı emekliler sokakta çanta satarak, bazıları ise çöpten kıyafet toplayarak yaşam mücadelesi veriyor. 70 yaşındaki emekli Mustafa Kemal Ünalan, “25 bin lira kiraya veriyorum, aldığım maaş 35 bin lira. Benim ailem 10 bin lira ile ne yiyip içecek? Herhalde taş yiyeceğiz, çorba falan içemeyeceğiz. Emekli olduğum 2001 yılında o zamanki asgari ücretin üç katı kadar emekli maaşı alırdık. Şimdi kirayı bile ödeyemiyorum, şu hale bak!” diye isyan etti.

Açlığa Mahkum Edildik

MUZAFFER ŞİMŞEK (73): “Ben bu ülkeye 32 sene boyunca hizmet ettim ancak mevcut hükümet beni açlığa mahkum etti. Aldığım maaş kirayı karşılamıyor. Bodrum katındaki evin kirası 19 bin lira. Param olmadığı için kafeye gidemiyorum. Bir limonata içmek benim hakkım değil mi? Saraydakiler gösteriş içinde yaşarken, halk açlık sınırının altında hayatta kalmaya çalışıyor.”

Çöpten Kıyafet Giyiyorum

ZEHRA CANAN (73): “Elektrik ve su için 1.500 lira fatura ödüyorum. Üzerimdeki tüm kıyafetleri çöpten topluyorum. Hükümet görsün, çöpten giyiniyorum. Kaldırımda satış yapmadan önce teneke, plastik topluyordum. Ev kiramız 10 bin lira. Eşimin emekli maaşından bir kuruş bile kalmıyor. Gıda ihtiyaçlarımızı kredi kartıyla karşılıyoruz. Bir ay ödeyebiliyoruz, diğer ay ise yine borçlanmak zorunda kalıyoruz.”

Maaşım Kiraya Yetmiyor

ASLAN PEKER (68): “Benim emekli maaşım kiraya ve faturalara yetmiyor. Çalışmadığım takdirde mutfağıma ekmek koyamam. Bugün bir kilogram domates 45 lira, patates 25 lira, soğan 15 lira. Ne bulursak onu yiyoruz. Dışarıda bir döner ve ayran için 400 lira harcıyoruz. Parayı pul ettiler. 25 yıl BAĞ-KUR’da çalıştım ve yeni zamlarla birlikte ancak 19 bin lira maaş alacağım. Benim hakkım bu mu?”