reklam
reklam
DOLAR40,2356% 0.16
EURO47,0064% -0.15
STERLIN54,0825% -0.26
FRANG50,4900% 0.1
ALTIN4.331,62% -0,08
BITCOIN120.622,931.434
reklam

Doğu Perinçek'ten Af Teklifi

Yayınlanma Tarihi : Google News
Doğu Perinçek'ten Af Teklifi
reklam

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, partisinin İstanbul İl binasında “Feshedilen PKK Terör Örgütü Mensuplarının Devletle ve Toplumla Bütünleşmelerine İlişkin Af Kanunu Önerisi” başlığıyla basın toplantısı gerçekleştirdi.

Perinçek'e Genel Sekreter Özgür Bursalı, MYK Üyesi Şule Perinçek, MKK Üyesi İbrahim Okan Özkan ve MKK Üyesi Günnur Bayburt katıldı. Perinçek, şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin ‘terörsüz Türkiye’ hedefi doğrultusunda yürütmekte olduğu süreç, aslında ‘bütünleşen Türkiye’ süreci olarak adlandırılmalıdır. Terörü ortadan kaldırmak önemli bir amaçtır, ancak terörle irtibatı olan bireylerin Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti ile bütünleşmeleri stratejik bir hedef olarak görülmelidir.

Milli demokratik devrimimizin temel amaçları arasında, Türkiye topraklarında yaşayan tüm insanlarımızın Türk milletinde birleşmesi vardır.

Bu nedenle, önerilen af yasasının adını 'Feshedilen PKK Terör Örgütü Mensuplarının Devletle ve Toplumla Bütünleşmelerine İlişkin Af Kanunu' olarak belirliyoruz.

Şeyh Sait ve Seyit Rıza

Önerilen Af Kanunu'nun 13. maddesi, cumhuriyete karşı silahlı ayaklanmalarda simge haline gelmiş olan Şeyh Sait, Seyit Rıza gibi figürlerin kamu alanlarında bulundurulmasına son verilmesini öngörmektedir. Bu durum, devletle ve toplumla bir bütün olma kararının bir yansımasıdır.

Bu tür simgelerin kamu alanlarında varlığı, bölünmeyi teşvik etmekte ve silahlı ayrılıkçılığı özendirmektedir. Bu simgeler, Türk ve Kürt halklarını bir araya getiren hedeflere hizmet etmezken, ortak geleceğimize dair duygu ve kararlılığı da zayıflatmaktadır. Gelecek nesilleri benzer bölücü yolculuklara yönlendirmenin Türk ve Kürt kardeşliğini değil, düşmanlığı artıracağı açıktır. Bu bağlamda, feshedilen PKK mensuplarının 'Barış ve Demokrasi Grubu' adıyla silah bırakma töreninin, Kürt lider Mahmut Berzenci’nin karargâhında yapılması kayda değer bir gelişmedir. Emperyalizme karşı verilen mücadeledeki dayanışma ruhunu simgeler.

Artık, Türkiye Cumhuriyeti devletiyle Türk milletinin bütünleşme zamanıdır. Türkiye'nin içinde bulunduğu süreç, PKK'nın silah bırakmasını isteyen güçler ile bunun önünü kapamak isteyen güçler arasında bir cepheleşme halindedir.

Silah bırakmak, bağımsız bir devlet kurmaktan vazgeçmek ve ortak milli kültürümüz dışında ayrılıkçı bir yaklaşım sergilemekten kaçınmak anlamına gelir. Çünkü silah, ayrı bir devlet kurmanın temel koşulunu teşkil eder.

PKK'nın silah bırakmasını isteyenlerle önlemek isteyenler arasındaki bu çatışma, uluslararası düzlemde de etkisini göstermektedir. PKK'nın silah bırakmasını engellemeye çalışan güçlerin başında ABD ve İsrail gelmektedir. Bu nedenle, PKK'nın silah bırakması ile gerçekleştirilecek adımlar, dış tehdidin azaltılmasına da katkıda bulunacaktır.

İç Cepheyi Güçlendirme Amacı

Örgütle ilişkisini kesenler ile terör faaliyetlerini sürdürenler arasında net bir ayrım yapmak, Türkiye'nin güvenliği ve teröre karşı etkin sonuçlar almak için gereklidir. Türkiye Cumhuriyeti devleti, mevcut tarihsel koşullar ve Abdullah Öcalan’ın cesur çağrısını değerlendirerek, PKK'nın sona ermesi ve silah bırakmasını kolaylaştıracak önlemleri hayata geçirmek zorundadır.

Örgütle bağı kesilen ve silah bırakma iradesini gösteren Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ile, vatandaşlıktan çıkarılan PKK mensuplarının ağır cezalara çarptırılması, silah bırakma amacına hizmet etmeyecektir. Bu durum, iç cepheyi güçlendirmek, Türkiye’nin bütünleşmesine, toplumsal barışa ve ekonomik kalkınmaya katkıda bulunmak hedeflerine de zarar verecektir.”

reklam

YORUM YAP