reklam
reklam
DOLAR39,9179% 0.1
EURO47,0938% 0.31
STERLIN54,5755% 0.19
FRANG50,2618% 0.22
ALTIN4.266,74% 0,17
BITCOIN109.487,490.608
reklam

Eski Milli Atlet Taş Ocağında Çalışıyor

Yayınlanma Tarihi : Google News
Eski Milli Atlet Taş Ocağında Çalışıyor
reklam

Ortaokul yıllarında beden eğitimi öğretmeninin yönlendirmesiyle atletizme adım atan 3 çocuk babası Muzaffer Koçyiğit, lise döneminde 3 bin, 5 bin ve 10 bin metrelerde kazandığı Türkiye şampiyonlukları ile “yılın en iyi sporcusu” unvanını elde etti.

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümünü kazanarak yüksek öğrenim hayatına devam eden Koçyiğit, üniversite yıllarında da başarılı bir sporcu olarak dikkat çekerken, üçüncü sınıfta yaşadığı sakatlık nedeniyle pistlere veda etmek zorunda kaldı.

Atlet Muzaffer Koçyiğit

Daha sonra antrenörlük kariyerine yönelen Koçyiğit, milli takıma birçok yetenekli atlet kazandırarak aile bütçesini desteklemek için taş ocağında işe başladı.

Taş ocağında kaya kesme ve yontma işleriyle ilgilenen Koçyiğit, zorlu bir işte çalışmasına rağmen spor hayatından kopmadı ve iş sonrası gönüllü antrenörlük yaparak Türk atletizmine yeni yetenekler kazandırmaya devam etti.

Koçyiğit antrenman yaparken

Geçmişte Türkiye'yi uluslararası alanda temsil eden atletlerin antrenörlüğünü üstlenen Koçyiğit, şu anda da sınırlı zamanına rağmen Türkiye rekortmeni sporcular Muhammed Miraç Şahin ve Sinem Yurt ile çalışmalarını sürdürmekte.

Koçyiğit, atletizm hayatını başarılarla dolu bir şekilde geçirdiğini ve özellikle uzun mesafe ile maraton koşularında Türkiye’nin önde gelen atletleri arasında yer aldığını belirtti.

Ömer Halisdemir Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümünü tamamladığını ifade eden Koçyiğit, Aksaray’da antrenörlük yapmaya başladığını da dile getirdi.

Milli takım antrenörlüğüne yükseldiğini vurgulayan Koçyiğit, “Üniversite dönemimde de sporculuk yaptım, kulüplerde yarıştım. 3 bin, 5 bin ve engelli branşlarında şampiyonluklarım var. Lisede yılın en iyi sporcusu seçildim ve 3 bin ile 5 bin metrede en iyi performansı gösteren sporcu oldum. Bu başarılar yaşamımı olumlu yönde etkiledi.” ifadelerini kullandı.

Koçyiğit ve sporcuları

“Fabrikadan Arta Kalan Zamanlarımda Sporcu Yetiştirdim”

Aksaray'daki antrenörlük döneminde 2003 yılında memleketi Kayseri'ye döndüğünü ve ailesini geçindirmek amacıyla taş ocağında çalışmaya başladığını anlatan Koçyiğit, şu şekilde devam etti:

“Kayseri Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nde antrenör kadrosuna bir türlü alınamadım. Olmayınca çalışmak ve ailemi geçindirmek zorundaydım. Arkadaşlarımın önerisiyle bu işe başladım. Taşın ustası oldum, atölyede kesimlerini gerçekleştirdim, fabrikada makinelerini kullandım. Bu iş benim kişiliğime uygun geldi. Antrenörlüğe geri dönmek istesem de mevcut şartlar buna uygun olmadı. İçimde bir ukde kalmaması ve katkıda bulunmak amacıyla fabrikanın arta kalan zamanlarında sporcu yetiştirdim.”

Spordaki azimli karakterinin taş ocağındaki işine de yansıdığını söyleyen Koçyiğit, “Prensipli bir şekilde çalıştığım için iş yerleri de her zaman bana iyi ücretler teklif etti. Bu işi bırakmak istesem de nasip olmadı. Demek ki ekmeğimizi taşla kazanmamız gerekiyormuş.” şeklinde konuştu.

Taş ocağında çalışan Koçyiğit

“Sporcuları Adeta Taş Gibi İşliyorum”

Koçyiğit, zaman zaman umutsuzluğa kapılsa da ağır bir iş gününün ardından sporcu yetiştirmekten vazgeçmediğine dikkat çekti.

Zamanının kısıtlı olmasına rağmen sevdiği spordan uzak kalamadığını belirten Koçyiğit, “Şampiyon sporcular yetiştirdim. Zamanım olsaydı daha çok ve kalitesi yüksek sporcular yetiştirirdim. Taş işlemek ağır bir iş, herkesin yapabileceği bir iş değil. Taşa şekil veriyor, santim santim, milim milim ölçülerle çalışıyorum. Aynı şekilde sporcularımızı da geliştirerek, şampiyon olmaları için elimden geleni yapıyorum. Onları adeta taş gibi işliyorum. Bugüne kadar birçok özel gün ve düğüne katılamadım. Akşamları öğrencilerimle antrenman yaparak vakit geçiriyorum. Zamanım çok kısıtlı, bunu öğrencilerime harcıyorum. Bazen yılgınlık hissediyorum ama yeni nesil öğrenciler var. Onların hayatına dokunmak beni mutlu ediyor.” dedi.

Koçyiğit ve öğrencileri

“Çocuklarının Yanına Gitmeden Bizim Yanımıza Geliyor”

Sporculardan 17 yaşındaki Nurcan Akpınar, orta mesafe koşucusu olarak Muzaffer Koçyiğit ile birlikte bu spora başladığını ve 8 yıldır beraber çalıştıklarını belirtti.

Hocalarının fedakarlıkla kendileriyle ilgilendiğini dile getiren Akpınar, “Hocamız çalıştığı için antrenmanlara bazen geç geliyor ama zor bir işte çalışıyor. Kendisinin iş nedeniyle bazı sakatlıkları oluyor ama bizi hiçbir zaman mahrum bırakmıyor. Muzaffer hocam sabahtan akşama kadar çalıştıktan sonra, çocuklarının yanına uğramadan bizim yanımıza geliyor. Antrenmanlarımızda 3 saat boyunca bizimle ilgileniyor. Kendisine çok teşekkür ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

reklam

YORUM YAP