CHP, birçok yerel yöneticisi tutuklu olduğu halde 30 Haziran’daki kurultay davası için hazırlıklarını sürdürüyor. Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterdikleri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da dahil olduğu bu süreçte, parti yönetimi önemli kararlarla karşı karşıya.
Kasım 2023'te yapılan oylamayla mevcut ana muhalefet lideri Özgür Özel, Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerine genel başkan seçilmişti. Ancak kurultayın iptali istemiyle açılan davada 'mutlak butlan' (yok sayılması) kararı çıkabileceği, böyle bir durumda Kılıçdaroğlu'nun tekrar partinin başına döneceği düşünülüyor.
Parti yönetimi bu durumu beklemese de 'kayyum atanması' ihtimalini göz ardı etmiyor. Özel ve parti yönetimi, hazırlıklarını her fırsatta sürdürüyor.
Bu süreçte Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Parti Meclisi Üyesi Engin Özkoç, Kılıçdaroğlu ile bir araya geldi. Bu üç isim, eski genel başkana mutlak butlan kararını tanımamasını önermiş, ancak Kılıçdaroğlu karşı çıkmıştı: “Partiyi kayyuma mı bırakayım?”
YAVAŞ: TORUNLARIMIZ DAHİ BİZİ AFFETMEZ
Tartışmalar devam ederken Mansur Yavaş’dan dikkat çeken bir açıklama geldi. Yavaş, eski ve mevcut liderlere 'tek yumruk olma' çağrısı yaptı:
“Bugün öyle bir dönemden geçiyoruz ki, bir ve beraber olmaktan başka şansımız yok. Bu sadece partimizin meselesi değil, muhalefet partilerinin sorumluluğudur. Birlikte hareket etmezsek, sadece bugünü değil, geleceğimizi de kaybederiz. Hatta torunlarımız bile bizi affetmez.”
Yavaş, iktidarın partilerine ve belediyelerine yönelik yürüttüğü itibarsızlaştırma kampanyasına da dikkat çekerek, “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız da dahil, 11 belediye başkanımız cezaevinde. Haklarında bir iddianame bile yok. Bu durumda, partimizin 38. Olağan Kurultayı ile ilgili açılan davaya hukuken bakmak gerekirse, iktidarın istediği sonucu alması mümkün değil. Tek yetkili anayasal kurum YSK'dır,” dedi.
Bunun yanında Yavaş, siyasallaşmış bir yargı düzenine karşı endişelerini dile getirerek, “Parti içindeki tartışmaların, ülkemizin demokratikleşme mücadelesine katkıda bulunamayacağı aşikardır,” ifadelerini kullandı.
Yavaş, ayrıca, “Cumhur İttifakı'nın dayattığı başkanlık rejimini sona erdirmek ve ülkemizi demokratik parlamenter sisteme kavuşturmak için çalışmak benim en büyük hedefim,” dedi.
30 Haziran'daki dava süreci üzerinden tartışmaların yürütülmesinin, partinin temel hedeflerine zarar vereceğini vurgulayan Yavaş, “Tartışmaların bir an önce sonlanması şarttır. Önceki genel başkanımız ve mevcut genel başkanımız etrafında bir bütünlük sağlanmalı. Aksi takdirde hepimizin siyaset yapmasının bir anlamı kalmaz.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
